Ülkemizdeki bu saltanat ve koltuk sevdası bizi bitirecek… Kendilerine koltuk ve makam bulanlar, ellerine geçirdikleri tüm fırsatları vatan millet için değil, kendi eş dost ve akrabaları için kullanmakta, halkımız caresizlik ve sefalet içinde inim, inim inlerken, onlar varlıklarına varlık katmakla meşguller.
1979 yılında Belçika’nın Diest kentinde yaşarken balık avlama sporuyla uğraşıyordum ve düzenli olarak kulüpteki arkadaşlarla sadece sporcuların girebildiği Majestik kahvenin barında buluşurduk. Belçika eski Bölge milletvekili eski Başbakanı ve daha sonra Avrupa Parlamento Başkan Leo Tindemansla da orada tanışmıştık. Tindemans o zamanlar bölge milletvekiliydi ve Amerikan bilardosu oyuncusuydu. Tindemansla bütün spor etkinliklerinde şakalaşır, karşılıklı bir şeyler içer ve sohbet ederdik. Tindemans bütün etkinliklere bisikletiyle gelip giden, gayet sade giyinen, alçak gönüllü, sevecen, hoşgörülü ve adaletli bir halk adamıydı.
Tindamans Milletvekili, Dışişleri Bakanı, Başbakan oldu fakat mütevazı yasam tarzında hiç değişiklik olmadı ve 92 yaşında öldüğünde hala sevilen ve sayılan bir siyasetçiydi. İşte bizde ülkemizde Tindemans gibi halkını kucaklayan, halkın sorunlarına çare arayan, kaprislerinden kurtulmuş, mevki ve makamlarını halkın çıkarları için kullanan, ülke değerlerini değer katan iş adamları, siyasetçiler ve idareciler görmek istiyoruz. Seçilmiş ve atanmışlar el ele vererek halkın sorunlarına çözüm üretirlerse o zaman bu ülke kalkınır, o zaman marka kentler ve Dünya kentleri oluşur.