27 yıllık Mücadele Gazetesi el değiştirdi, 15 yıllık Flaş Gazetesi de günlük yayın hayatına son vererek 15 günde bir yayınlanma kararı aldı...
Hani derler ya...
Siyasetçinin parası pul...
Karısı dul olur...
Gazeteciliğin ondan da kalır yanı yok...
Fazlası var eksiği yok...
Bu meslek öyle bir meslek ki...
Alkol bağımlılığı gibi...
O mürekkep kokusunu bir yaladın mı...
Bırakmak, vazgeçmek çok zordur...
44 yıldır bu mesleği hasbel kader götürüyoruz ve götürmeye çalışıyoruz...
1972 yılının Temmuz ayında merhum Gazeteci Yalçın Ata ile aynı gün başladığım gazete muhabirliğinde gazetecilik ile ilgili birazcık bir şeyler öğrendikten sonra 1987 Temmuz ayında yerel gazete çıkarmaya karar verip Yeni Ufuk ismiyle Çine ilçesinde besmele ile başladığımız bu mesleğe adım attıktan sonra çok şeyler öğrendim...
Bu memleketin seçilmişlerinin ve atanmışlarının aferin diyerek arkalarından koşturmaları...
Gazetecileri peh pehliyerek ekmeği yanından arkalarından koşturmaları...
Birde tehdit, şantaj haber yapmasını bilmiyorsa bu kutsal mesleği icra edenler kar gibi yavaş yavaş eriyorlar...
Bilhassa seçilmişlerden aldıkları gazla bilgililik ve güçlülük kompleksine giren arkadaşlarımız birlikte iş yapma yerine ayrışmaya başlıyorlar...
Kendi içlerinde köpeğin kediyi boğduğu gibi meslektaşlarına boğmaya çalışıyorlar...
Yıllardır söylerim...
Gelin güç birliği yapalım diye...
Çok güzel olduğunu söylerler ama...
Bir türlü bir araya gelemezler...
Yılda bir kez olsun...
5 gazeteci arkadaşın bir araya gelip çay içtiğini yemek yediğini görmedim...
Nasıl güçlü olacağız...
Nasıl ayakta duracağız...
Gazeteci meslektaşlarımız vefat ediyordu hiç kimsenin haberi olmuyordu...
Yıllarca evzindim...
27 yıl önce Mücadele Gazetesi yayın hayatına başladı...
Yine 27 yıl önce 1990 yılında Aydın Gazeteciler Cemiyeti kuruldu...
Ve Mücadele Gazetesi'nin sahibi merhum Mustafa Çezik'in başkanlığında hasbel kader yönetime girdim...
Bir gün bir konuyu kendisiyle paylaştım, yanlış olduğunu söyledim, bir hafta sonra hem yönetim kurulundan çıkarıldım hem de üyelikten çıkarıldım ve yıllarca cemiyete alınmadım... Benim gibi birçok gazeteci arkadaşım da öyle idi...
20 yıl Mustafa Çezik hem Mücadele Gazetesini ve Aydın Gazeteciler Cemiyeti'ni Mücadele Gazetesi'ne ait ofisten paşalar gibi yürüttü...
20 Yıl sonra AGC yönetimini Suat Deniz devraldı...
Mücadele Gazetesi yavaş yavaş mücadelesini kaybetmeye başladı...
2 dönem 5 yıl Suat Deniz yönetti...
Denizin hırçın dalgalarında yok olunca aday olmama kararı aldı...
AGC'nin tabelası indi eşyalarının nerede olduğu bilinmez duruma geldi ve Anadolu Ajansı'na ait bürodan yönetilmeye başladı...
Zorunlu emekli oldu ve Denge Gazetesi'nde işe başladıktan sonra dengemi buldum dedi...
2 yıl önce AGC Başkanlığına aday oldum ve projelerimi meslektaşlarıma anlattığımda herkes hayran kaldı...
Bir aday zor bulunan cemiyete...
4 aday çıktı...
Benim söylediğim yol değil, bencillik kompleksine bürünmüş bir anlayışla...
Aydın'da gazeteciliği yok etmek isteyen kesimlerin desteği ile Semra Şener AGC başkanlığına seçildi...
Semra Şener AGC'nin yönetimine, devlet memurluğundan emekli olmuş veya görevini devam eden, bir toplantıda yemek ve rakı varsa giden, yoksa es geçen, dükkan kirası ödemeyen, işçi parası ödemeyen, devlete vergi vermeyen, kısacası kar ve zarar riski olmayan insanlardan oluşturdu...
Gelinen durum içler acısı...
Yazık oldu onca emeğe...
Yazık oldu onca harcanan paraya...
Yazık oldu onca geçen ömre...
Yazık Flaş Gazetesi'ne...
Bu işin kahrını çeken meslektaşlarım...
Vakit geç değil...
Gelin eteğinizdeki taşı dökün...
İnatlaşmanın kimseye faydası yok...
Bir olalım, diri olalım, iri olalım, güçlü olalım...