Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
Le Pain
Yaşar Çelebi
Köşe Yazarı
Yaşar Çelebi
 

Hediye(!)...

Noel baba ne getirdi? İşgüzar patron, başkan, dernek, politikacılar kurum ve şirketler doğum günü, yılbaşı, bayram gibi özel günleri çok severler. Bu günleri dört gözle beklerler. Bu günlerde verilmesi gereken hediyeler(!) rahatlıkla verilir. Yoksa; Bayram değil, seyran değil enişten seni niye öptü’ diye sorarlar adama... Neler yoktur ki o cicili-bıcılı paket(çik)ler içerisinde; Kaleminden, pastasına, ses kayıt cihazından, tabletine, saatinden, gözlüğüne kadar... yükte hafif, değerde ağır herşey olabilir. Netice de tertemiz düşüncelerle verilen hediyelerdir bunlar.  Peki ’’Gazeteci’’ sıfatlı biri bunları almalı mı? Yoksa; ’Burası Türkiye’, 'Benim gazetecim işini bilir' anlayışı ile mi düşünmeli? Aşağıdaki alıntı Türkiye Medya Derneği, ’Türkiyeli Gazeteciler İçin Etik İlkeler Kitapçığı’ndan alınmıştır; " (--)Gazeteciler haber kaynaklarıyla ilişkilerinde dikkatli davranmalıdırlar, Hediye, Özel muamele veya Para almak gibi çıkar ilişkilerine girmemelidirler." diye yazarken, Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi'nde: "Bir gazeteci, yazdığı bir konuyla ilgili olarak hediye alıyor, maddi çıkar sağlıyorsa aradaki ilişkinin niteliği gazeteci-haber kaynağı ilişkisi olmaktan çıkar... (--)" diyor. Piyasadaki genel düşünce ise; 'Hediyenin niteliğine bakılması gerekir' yönünde... Ayrıca, maddi değeri değil de, sembolik değeri bulunan hediyelerin kabul edilmesinde bir mahzur olmadığı savunuluyor. Fakat ortada bu değerleri takdir edecek, üst sınır belirleyecek bir kurum yok. Tek değer; KARAKTER VE VİCDAN RAHATLIĞI. Hediye deyip geçmeyelim, kutuda (zarfta) durduğu gibi durmuyor... İçkinin şişede durmadığı gibi. Mesele ahlak meselesidir... Mesele inandırıcılık meselesidir... Mesele saygınlık meselesidir... Mesele hediye, rüşvet ve avantanın birbirine karışmaması meselesidir. Sorumsuz davranış ve umursamazlıklar, kirli ilişkilerin doğmasına, ahlaki olmamasına rağmen normal karşılanmasına yol açabilir. Ve gazeteler zamanla, KAZANÇ ve MESLEK İTİBARINI kaybederler. İtibarlarını kaybetmeden yaşayanlara, Saygılarımla.
Ekleme Tarihi: 18 Aralık 2016 - Pazar

Hediye(!)...

Noel baba ne getirdi?

İşgüzar patron, başkan, dernek, politikacılar kurum ve şirketler doğum günü, yılbaşı, bayram gibi özel günleri çok severler. Bu günleri dört gözle beklerler.

Bu günlerde verilmesi gereken hediyeler(!) rahatlıkla verilir.

Yoksa; Bayram değil, seyran değil enişten seni niye öptü’ diye sorarlar adama...

Neler yoktur ki o cicili-bıcılı paket(çik)ler içerisinde; Kaleminden, pastasına, ses kayıt cihazından, tabletine, saatinden, gözlüğüne kadar... yükte hafif, değerde ağır herşey olabilir.

Netice de tertemiz düşüncelerle verilen hediyelerdir bunlar. 

Peki ’’Gazeteci’’ sıfatlı biri bunları almalı mı? Yoksa;

’Burası Türkiye’, 'Benim gazetecim işini bilir' anlayışı ile mi düşünmeli?

Aşağıdaki alıntı Türkiye Medya Derneği, ’Türkiyeli Gazeteciler İçin Etik İlkeler Kitapçığı’ndan alınmıştır;

" (--)Gazeteciler haber kaynaklarıyla ilişkilerinde dikkatli davranmalıdırlar, Hediye, Özel muamele veya Para almak gibi çıkar ilişkilerine girmemelidirler." diye yazarken, Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi'nde: "Bir gazeteci, yazdığı bir konuyla ilgili olarak hediye alıyor, maddi çıkar sağlıyorsa aradaki ilişkinin niteliği gazeteci-haber kaynağı ilişkisi olmaktan çıkar... (--)" diyor.

Piyasadaki genel düşünce ise; 'Hediyenin niteliğine bakılması gerekir' yönünde...

Ayrıca, maddi değeri değil de, sembolik değeri bulunan hediyelerin kabul edilmesinde bir mahzur olmadığı savunuluyor.

Fakat ortada bu değerleri takdir edecek, üst sınır belirleyecek bir kurum yok.

Tek değer; KARAKTER VE VİCDAN RAHATLIĞI.

Hediye deyip geçmeyelim, kutuda (zarfta) durduğu gibi durmuyor... İçkinin şişede durmadığı gibi.

Mesele ahlak meselesidir... Mesele inandırıcılık meselesidir... Mesele saygınlık meselesidir... Mesele hediye, rüşvet ve avantanın birbirine karışmaması meselesidir.

Sorumsuz davranış ve umursamazlıklar, kirli ilişkilerin doğmasına, ahlaki olmamasına rağmen normal karşılanmasına yol açabilir.

Ve gazeteler zamanla, KAZANÇ ve MESLEK İTİBARINI kaybederler.

İtibarlarını kaybetmeden yaşayanlara,

Saygılarımla.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.