Her yeni yılda, her Bayramda tekrarlanan dilekler;
Bu son olsun, insanlar trafikte ölmesin...
Ülkemize barış kardeşlik gelsin...
Terör son bulsun...
Kadın, çocuk cinayetleri, tecavüzleri son bulsun...
Hepsi güzel temenniler, özlemli dilekler...
Güzelde...
Balık nereden kokar?
Ben ’’baştan’’ diye biliyorum.
Peki baştaki(politikacıların) birbirlerine diledikleri barış, kardeşlik, dostluk(!) mesajları ne?
Hepsi birbirinin bastığı yere kurşun sıkıyor.
Biri diğerine, NAMUSSUZ,
Diğeri birine, ŞEREFSİZ diyor...
Kimin namuslu, kimin şerefli olduğu belli değil.
Namus’un, Şeref’in ayaklar altında olduğu...
Veya anlamının bilinmediği bir dönem.
Hepsinin ağzından; Allah, Peygamber, Din terimleri eksik olmuyor maşallah...
Sakız gibi.
Biri, beş korumayla geziyor,
Diğeri beşyüz...
Biri, rüşvet yediğimi ispat et diyor,
Diğeri, ispat etmeyen Şerefsizdir...
Sanki; ‘Evet, ben hırsızlık yaptım, yaptım ama, nedenini bir sor bakalım...’ veya,
Katilin; ‘Benim suçum yok, içimden bir ses bana "öldür" emri verdi’, dediği gibi.
HUZUR VE SIHHATLE ÖBÜR BAYRAMLARA...
"Mademki yağmursuzsun ey kara bulut,
Bahçemi gölgeleme, başka yerde mekan tut." (Mevlana)
Saygılarımla...