Önce şu temel gerçeği paylaşayım… Her türlü ihtilafta taraflar genellikle kendilerinin haklı olduğuna inanır, hep karşı taraf suçlanır... Ayrıntılara fazla dikkat etmezseniz, tarafların kendilerini savunurken kullandıkları argümanları haklı da bulabilirsiniz. -Savaşlar da öyledir: Mutlaka ilk saldıran biri vardır; ama hiç kuşkunuz olmasın, onun da cebinde neden saldırdığını açıklayabileceği bir gerekçesi bulunur. -Bu durumda, sağlıklı bir değerlendirme için, gelişmelere daha geniş açıdan bakmaktan başka bir yol yok. -Geçmişe damgasını vuran 2. dünya savaşına boşuna “paylaşım savaşları” denilmiyor… İmparatorluklar tasfiye edilmiş, onların yerine küçük sınırlara sahip ulus devletler almış… Ardından birkaç ülkenin çıkarlarına göre oluşan bir “yenidünya düzeni” için o savaşlar gerekliydi… -İsterseniz günümüzdeki gelişmelere göz atalım... 13 yıldır ülkemizde tek başına iktidar olan Ak Parti hükümetleri siyasette söylem ve eylemleri değiştirmiş daha fazla iktidar koltuğunda kalabilmek için… Geçmişte şehirlerarası toplu taşımacılığın yapıldığı şose yollar vardı… Daha sonra rahat bir yolculuğun yapılabildiği otoban yollar yapıldı… Otobanların kenarında fazla yerleşim birimleri varsa otoban kalitesinde oralara giriş ve çıkışların olduğu bölünmüş yollar yapıldı… Ardından bütün büyükşehirler… Bütün büyükşehirlerin arasına Aydın ili girdi… 2. dünya savaşından kalan ganimetlerin paylaşıldığı gibi… Hükümetle belediyeler arasında ganimet paylaşım savaşı başladı… -Kim haklı şimdi? -“Haklı-haksız” birbirine karışıyor bu olayda... -Yıllardır siyasi partiler birbiriyle kavgalı iki komşu gibi hareket etmişler… İktidar partileri kendi partisinden olmayan belediye başkanlarını gerek bürokratik engel çıkartarak gerekse ekonomik baskılar uygulayarak güçsüz kılmaya çalışmışlar… -Nasıl yorumlayacağız bu olayları? -Acaba ülkemiz siyasetçilerinin kendi deneyimi gelişmelere ışık tutabilir mi? -“Aydın ilinin en ciddi sorunları” listesinde başta gelen “Ekonomik sorunlardı” -Sonuç? Büyükşehir ile iktidar partisi milletvekilleri Aydın’ı yeniden savaş alanına döndürmemeli… -En fazla huzur ve istikrara ihtiyaç duyduğumuz bir dönemde Aydın ilinin önünü açacak, ekonomik kalkınmayı getirecek yatırımlarının önünün açılması için gayret sarfedilmeli… -Aslında bu kadar siyasi savaşa gerek yok bence. Savaşın iki tarafında da Türk insanı var; dıştan ve doğrudan müdahaleler yerine, içeriden, ihtilaflar kaşınarak birbirimize düşürülüyoruz. -Bu oyuna figüran yazılmaktan hızla uzaklaşmalı Aydın; siyaseti ve devlet yönetimi bilenler uyarmalı…