Bir insanı sevmek, onun gerçeklerini anlamaktır
Engin Geçtan’ın önemli eserlerinden olan “insan olmak” kitabından günümüzde daha da çok aradığımız bazı vurguları sizlerle paylaşmak istiyorum. Günlük hayat içinde verilen mesajları şöyle bir takip edelim.
*O bensiz yapamaz!" sözü aslında,
"Ben onsuz yapamam!" gerçeğinin saptırılmasından başka bir şey değildir...
*İnsanları gerçekten seven biri, bunu sürekli dile getirme gereğini duymaz, sevgisini yaşantıya çevirir.
*“Dünyada iki tür insan vardır: Yaşayanlar ve yaşayanları seyredip eleştirenler…
Seyretmek ölümü, katılmak ise yaşamı simgeler. Yaşamak, kendisi olabilmeyi ve yaşama etkin bir biçimde katılabilmeyi tanımlar.”
*Yapamam ki!" gerekçesiyle gerçekleştirmekten kaçındığımız davranışların çoğu aslında yapmak istediklerimizdir. Yapmak istemediklerimiz zaten aklımıza gelmez.
*Kendisine değer vermeyen insan başkalarının duygusal ihtiyaçlarını da algılayamaz.
*Eğer bir insan, abartılmış bazı davranışlar gösteriyorsa gerçekte o davranışların tam karşıtı duygular yaşamakta olduğunu da düşünmek gerekir.
*Acı da verse hoşlanmadığımız kendimizle yüzleşebilmeli ve bu yüzden asla kendimizi lanetlememeliyiz. Kendini lanetlemek ya da kendine acımak insanın sorumluluklarını görebilmesini engeller.
Son olarak;
Günümüz özeti
Bir grubun genç üyelerinin eğitimi ne kadar yoğun ve tek yönlü olursa, üyeler de o ölçüde birbirine benzerlik gösterir ve bireysel farklılıklar azalır. Böylece sınırlı ve değişmez görüşleri olan bir toplum oluşur.