Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
Le Pain
Muratcan Işıldak
Köşe Yazarı
Muratcan Işıldak
 

Konu Yok

Yalçın Küçük döneminden başlayan Soner Yalçın ile devam eden ( araya kurtlar vadisi vb kurgu dizilerle ) popülerleşen bir yaklaşım hâkimiyet kazandı. Bilginin ve bilenin küçümsendiği, hep gizli ilişkilere, anlatılmayan gerçeklerin olduğuna vurgu yapan, (Lozan tartışmalarını hatırlayın) yalan yazan tarih vs gibi vurgularla bilginin değersizleştiği ve lümpen zihniyetin hakim kılındığı bir süreç. AK Parti iktidarı bunu besledi ve kendisi de bundan beslendi. Bugün Nobelli bir akademisyenin bile TV’lerdeki profesyonel tartışmacılar karşısında bir şansı yok. Ve bu lümpen yaklaşımın muhalif kesimde de alıcısı çıktı. Hatta kendini Erdoğan'a muhalif olarak tanımlayan ama yabancı otoriter liderlere özenen kişi var ki şaşırırsınız. Pek çok kişi kendi keyfine göre otoriter arıyor aslında. Soru(n) şu: İYİ Parti'nin (ve aslında Türkiye'nin) önceliği HDP'yi Türkiye partisine dönüştürmek, dönüşmesini istemek mi, yoksa 2023 seçimlerini mi kazanmak? Acil, önemli, hayati olan hangisi?  Bu duruma ek olarak; HDP seçmeni belki de ülkedeki en politik seçmen kitlesi. Bu nedenle tercihini değiştirmesi veya HDP'ye sırtını dönmesi çok çok zor. 7 Haziran 2015'den beri HDP hakkında söylenmeyen, yapılmayan pek bir şey kalmadı, kapatma davası dahi açıldı. Ancak anketlerde oyu hala 11-14 arası geliyor... Bu sosyolojiyi iyi okumak lazım. Son söz: Muhalefeti elinde seçimi kazandırabilecek ve başarısı test edilmiş bir model var aslında: 2019 İstanbul seçimleri. Gerek 1. seçimde gerekse mağduriyetin de eşlik ettiği 2. seçimde muhalefetin adayı İmamoğlu doğru söylem ve kampanya stratejisi ile AKP'nin göz bebeği olan İstanbul'u ellerinden almayı başardı. Bu başarıda temel faktör İmamoğlu'nun herkesi kapsayan, dışlamayan bir söylemi üretebilmiş olmasıdır. Bu söylemle birlikte başarıyla yürütülen bir pozitif kampanya da eklenince 1. Seçimi kazandı ki bana göre bu başarısı 2. seçimi kazanmasından daha önemliydi. Zira 2. seçimi alacağı, seçimin daha iptal edildiği 6 Mayıs günü belliydi. AKP tarihi bir hata yaptı, kendisini rezil etti. Muhalefet bu modeli yeniden uygulamaya koysa Türkiye'de de seçim alınır. Çünkü seçmen kavgadan bıktığı gibi, bir de üzerine 2019'dan daha kötüye gitmiş ekonomik şartlarda yaşıyor. Pozitif, kapsayıcı bir söylem şart. Şunu da eklemek isterim: Milliyetçi - ülkücü siyaset HDP olmadan da AKP'yi yenebilmenin yolunu epeydir arıyor. Buradaki amaç HDP'nin belirleyici olma gücünü kırmak. Makul ve meşru bir amaç. Ancak bunu başarabilmek neredeyse imkânsız. Zira Cumhur ve Millet ittifakları arasında yakın bir denge var ve 2018'den beri bu dengenin Millet ittifakı (veya 6'lı masa) lehine 50+1'i bulacak kadar bozulmadığı görülüyor. Seçime en çok 6 ay kalan bir sürede bu dengenin bozulma ihtimali de pek mümkün değil, aksine Cumhur İttifakı giden oyların bir kısmını geri toplamaya başladı. Dolayısıyla HDP seçmeni 2023'de de 2019'da olduğu gibi önemli ölçüde belirleyici olacak gibi bir görüntü tekrar mevcut siyasi gündemde... O halde muhalefet buna göre pozisyon alabilmelidir.
Ekleme Tarihi: 07 Ocak 2023 - Cumartesi

Konu Yok

Yalçın Küçük döneminden başlayan Soner Yalçın ile devam eden ( araya kurtlar vadisi vb kurgu dizilerle ) popülerleşen bir yaklaşım hâkimiyet kazandı. Bilginin ve bilenin küçümsendiği, hep gizli ilişkilere, anlatılmayan gerçeklerin olduğuna vurgu yapan, (Lozan tartışmalarını hatırlayın) yalan yazan tarih vs gibi vurgularla bilginin değersizleştiği ve lümpen zihniyetin hakim kılındığı bir süreç. AK Parti iktidarı bunu besledi ve kendisi de bundan beslendi. Bugün Nobelli bir akademisyenin bile TV’lerdeki profesyonel tartışmacılar karşısında bir şansı yok. Ve bu lümpen yaklaşımın muhalif kesimde de alıcısı çıktı. Hatta kendini Erdoğan'a muhalif olarak tanımlayan ama yabancı otoriter liderlere özenen kişi var ki şaşırırsınız. Pek çok kişi kendi keyfine göre otoriter arıyor aslında.

Soru(n) şu: İYİ Parti'nin (ve aslında Türkiye'nin) önceliği HDP'yi Türkiye partisine dönüştürmek, dönüşmesini istemek mi, yoksa 2023 seçimlerini mi kazanmak? Acil, önemli, hayati olan hangisi?  Bu duruma ek olarak; HDP seçmeni belki de ülkedeki en politik seçmen kitlesi. Bu nedenle tercihini değiştirmesi veya HDP'ye sırtını dönmesi çok çok zor.

7 Haziran 2015'den beri HDP hakkında söylenmeyen, yapılmayan pek bir şey kalmadı, kapatma davası dahi açıldı. Ancak anketlerde oyu hala 11-14 arası geliyor... Bu sosyolojiyi iyi okumak lazım.

Son söz:

Muhalefeti elinde seçimi kazandırabilecek ve başarısı test edilmiş bir model var aslında: 2019 İstanbul seçimleri.

Gerek 1. seçimde gerekse mağduriyetin de eşlik ettiği 2. seçimde muhalefetin adayı İmamoğlu doğru söylem ve kampanya stratejisi ile AKP'nin göz bebeği olan İstanbul'u ellerinden almayı başardı.

Bu başarıda temel faktör İmamoğlu'nun herkesi kapsayan, dışlamayan bir söylemi üretebilmiş olmasıdır. Bu söylemle birlikte başarıyla yürütülen bir pozitif kampanya da eklenince 1. Seçimi kazandı ki bana göre bu başarısı 2. seçimi kazanmasından daha önemliydi. Zira 2. seçimi alacağı, seçimin daha iptal edildiği 6 Mayıs günü belliydi. AKP tarihi bir hata yaptı, kendisini rezil etti.

Muhalefet bu modeli yeniden uygulamaya koysa Türkiye'de de seçim alınır. Çünkü seçmen kavgadan bıktığı gibi, bir de üzerine 2019'dan daha kötüye gitmiş ekonomik şartlarda yaşıyor.

Pozitif, kapsayıcı bir söylem şart.

Şunu da eklemek isterim:

Milliyetçi - ülkücü siyaset HDP olmadan da AKP'yi yenebilmenin yolunu epeydir arıyor.

Buradaki amaç HDP'nin belirleyici olma gücünü kırmak.

Makul ve meşru bir amaç. Ancak bunu başarabilmek neredeyse imkânsız. Zira Cumhur ve Millet ittifakları arasında yakın bir denge var ve 2018'den beri bu dengenin Millet ittifakı (veya 6'lı masa) lehine 50+1'i bulacak kadar bozulmadığı görülüyor.

Seçime en çok 6 ay kalan bir sürede bu dengenin bozulma ihtimali de pek mümkün değil, aksine Cumhur İttifakı giden oyların bir kısmını geri toplamaya başladı.

Dolayısıyla HDP seçmeni 2023'de de 2019'da olduğu gibi önemli ölçüde belirleyici olacak gibi bir görüntü tekrar mevcut siyasi gündemde...

O halde muhalefet buna göre pozisyon alabilmelidir.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.