Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
Le Pain
Süleyman Çokay
Köşe Yazarı
Süleyman Çokay
 

Karneleri yorumlamadan önce

• Çocuğunuz; – Varsın, bir çivi bile çakamasın… ama, dersleri iyi olsun. – Varsın, omuzlarda cenaze taşıyanlara bön bön baksın… ama, matematiği düzgün olsun. – Varsın, evin çalan telefonuna cevap veremesin… ama, notları yüksek olsun. – Varsın, eve gelen misafirlerinizle üç kelime konuşamasın… ama, fen lisesine gitmiş olsun. – Varsın, ağlayan bir çocuk görünce ona gülsün… ama, sınıfın birincisi olsun. – Varsın, kendisinin fazladan harçlığı olduğu halde; kantinden simit alamayan çocuklarla alay etsin…ama, öğretmenlerinin gözdesi olsun. – Varsın, başını okşayıp hatırını soran bir yetişkine dönüp; “ Ya siz nasılsınız efendim…” diyemesin… ama, yabancı dili mükemmel olsun. – Varsın, oyun arkadaşları olmasın… ama, sınavlarda “on” çeksin. – Varsın; – Taziye nedir, bilmesin, – Başın sağ olsun ne demek, anlamasın, – Geçmiş olsun kime denir, niçin denir, haberi olmasın, – Uğurlar olsun, ne anlama gelir farkında olmasın, – Ama… karneleri süper olsun. – Evet…varsın, tek dostu olmasın… ama, iyi gelir getiren bir mesleği olsun… öyle mi? • Bu çocuğu bu hale nasıl mı getirdiniz: – Bandı üç ay geriye sararak, çocuğunuzla “nelerden ibaret” olan iletişiminizi dinlemek ister misiniz? – “Oğlum, çıkar üstünü-başını… doğru derslerinin başına… – Kızım, öğrenemedin gitti şu işi… hafta içi sokak-mokak yasak… – Ne gezmesi… sen önce ödevlerini bitir. – Oyun mu… gelmeyeyim yanına… – Geçen dönemin berbat karnesini unuttuğumu sanma… – Birazdan tek tek bakacağım ödevlerine… – Yavrum, bıktım ama her akşam ders çalış demekten… – Şu odanın hali ne küçük bey… – Hayır efendim… siz de ana-baba olunca her akşam bol bol televizyon izlersiniz… – Haftaya veli toplantısı var biliyorsun değil mi küçük hanım… – Çocuklar… kesin şamatayı da elime sopa almayayım… • Çocuğunuzla bilmem ama bu tarzınızla kimseyle iletişim kuramazsınız. • Mesela, çocuğunuz hakkında şunları hiç merak ettiniz mi: – Elinin neye yatkın olduğunu, – Gönlünün neler arzuladığını, – Dilinin neye uyumlu olduğunu, – Gözlerinin zevkini, – Hangi oyunlardan hoşlandığını, – Neleri “merak” ettiğini, – Arkadaşları ile en çok hangi oyunları oynadıklarını, – Hangi oyunlarda başarılı olduğunu, – Futbolla ilgisini, basketle arasını, satrançla havasını… hiç merak ettiniz mi acaba. – Bisiklet sürmeyi öğrenip öğrenmediğini, – Resim dersiyle ilgisini, – Müzikle arasını… hiç mi sormadınız… • Öyleyse çocuğunuzla: – Ayağı yere basan bir iletişim kuramazsınız. – Her sözünüze tepkili olması, – Lafı ağzınıza tıkaması, – Bazen de sizi terslemesi, – Hayallerinizin suya düşmesi… hep bundandır… canım kardeşim. ÜSTÜN DÖKMEN
Ekleme Tarihi: 16 Haziran 2019 - Pazar

Karneleri yorumlamadan önce

• Çocuğunuz;

– Varsın, bir çivi bile çakamasın… ama, dersleri iyi olsun.

– Varsın, omuzlarda cenaze taşıyanlara bön bön baksın… ama, matematiği düzgün olsun.

– Varsın, evin çalan telefonuna cevap veremesin… ama, notları yüksek olsun.

– Varsın, eve gelen misafirlerinizle üç kelime konuşamasın… ama, fen lisesine gitmiş olsun.

– Varsın, ağlayan bir çocuk görünce ona gülsün… ama, sınıfın birincisi olsun.

– Varsın, kendisinin fazladan harçlığı olduğu halde; kantinden simit alamayan çocuklarla alay etsin…ama, öğretmenlerinin gözdesi olsun.

– Varsın, başını okşayıp hatırını soran bir yetişkine dönüp; “ Ya siz nasılsınız efendim…” diyemesin… ama, yabancı dili mükemmel olsun.

– Varsın, oyun arkadaşları olmasın… ama, sınavlarda “on” çeksin.

– Varsın;

– Taziye nedir, bilmesin,

– Başın sağ olsun ne demek, anlamasın,

– Geçmiş olsun kime denir, niçin denir, haberi olmasın,

– Uğurlar olsun, ne anlama gelir farkında olmasın,

– Ama… karneleri süper olsun.

– Evet…varsın, tek dostu olmasın… ama, iyi gelir getiren bir mesleği olsun… öyle mi?

• Bu çocuğu bu hale nasıl mı getirdiniz:

– Bandı üç ay geriye sararak, çocuğunuzla “nelerden ibaret” olan iletişiminizi dinlemek ister misiniz?

– “Oğlum, çıkar üstünü-başını… doğru derslerinin başına…

– Kızım, öğrenemedin gitti şu işi… hafta içi sokak-mokak yasak…

– Ne gezmesi… sen önce ödevlerini bitir.

– Oyun mu… gelmeyeyim yanına…

– Geçen dönemin berbat karnesini unuttuğumu sanma…

– Birazdan tek tek bakacağım ödevlerine…

– Yavrum, bıktım ama her akşam ders çalış demekten…

– Şu odanın hali ne küçük bey…

– Hayır efendim… siz de ana-baba olunca her akşam bol bol televizyon izlersiniz…
– Haftaya veli toplantısı var biliyorsun değil mi küçük hanım…

– Çocuklar… kesin şamatayı da elime sopa almayayım…

• Çocuğunuzla bilmem ama bu tarzınızla kimseyle iletişim kuramazsınız.

• Mesela, çocuğunuz hakkında şunları hiç merak ettiniz mi:

– Elinin neye yatkın olduğunu,

– Gönlünün neler arzuladığını,

– Dilinin neye uyumlu olduğunu,

– Gözlerinin zevkini,

– Hangi oyunlardan hoşlandığını,

– Neleri “merak” ettiğini,

– Arkadaşları ile en çok hangi oyunları oynadıklarını,

– Hangi oyunlarda başarılı olduğunu,

– Futbolla ilgisini, basketle arasını, satrançla havasını… hiç merak ettiniz mi acaba.

– Bisiklet sürmeyi öğrenip öğrenmediğini,

– Resim dersiyle ilgisini,

– Müzikle arasını… hiç mi sormadınız…

• Öyleyse çocuğunuzla:

– Ayağı yere basan bir iletişim kuramazsınız.

– Her sözünüze tepkili olması,

– Lafı ağzınıza tıkaması,

– Bazen de sizi terslemesi,

– Hayallerinizin suya düşmesi… hep bundandır… canım kardeşim.

ÜSTÜN DÖKMEN

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.