•Birçok gencin ilk mağlubiyetten korkarak bütün cesaret ve iradelerini kaybetmeleri değil midir? Hiç kimse, nefes aldığı müddetçe kendisini bitmiş-tükenmiş görmemelidir. Kalp çarptıkça istikbalden ümit kesilmez. Tahammül gösterebilenler için mağlubiyetler bir kuvvet kaynağıdır. İnsanın başladığı işi tahammülsüzlük yüzünden yarım bırakması en büyük zaaftır. Hiç kimse işini başarısızlık anında terk etmemelidir. Evvela zorluklar aşılmalı, gerekiyorsa ondan sonra çekilmelidir. İşini adeta kaçarak bırakan bir adamın kendine itimadı sarsılır ki, bu başlı başına bir zarardır. Esas kötü etkisi, sonradan girişilecek işlerde de görülür.
• Hakiki tehlikeler karşısında insanların henüz keşfetmedikleri hakiki kuvvet ve kabiliyetleri görülür. Herkesin yedek kuvvetleri vardır. Bu yedek kuvvetlerin yardıma koşması için insanın zorlanması gerekir. Savaş şartları zorlamadan, yedekler askere alınmaz.
• Dayan ve vur! Rakibinin de ancak iki eli var.
• Başarmak, yenmek arzusu! Bu arzu çok defa her kuvvet ve kabiliyetten daha kuvvetlidir. Kabiliyet ve başarma arzusu yan yana gelince karşılarında durulmaz.
• Büyük adamlardan birisi şöyle der: Hayata atıldığım zaman en lüzumlu şeyin azim ve kudret olduğunu zannetmiştim. Yine aynı fikirdeyim. Fakat kırk yıl sonra bir şey daha anladım. Sabır olmadan bunların tek başına bir kıymeti yok. Hepsini manalandıran ve kuvvetlendiren, sabırdır. Azimle başlar ve devam ederiz. Bitirmek için ise sabır şarttır.
• Zamanı geçmek üzere olan bir şeye yetişmeye çalışmak, müspet manada acele etmektir. Zamanı gelmeyen bir işi yapmaya kalkmak olumsuz manada acele etmektir. Gençlik sabır ve tahammülü, ihtiyarlık atılganlığı ihmal edemez. Gençler hem tahammüle hem de teşebbüs gücüne sahip olmalıdır.
• Tren yolu yaparken bütün engellere rağmen ilerlemeye mecburuz.
Engel ve Zorlukların Kıymetini Bilin
• Hayatı yenmek isteyenlerin bilmesi gereken iki hakikat vardır:
1. Engel ve zorluklar hayatın mahiyeti icabıdır. Zorlukların önünden kaçan insanlar, bunu inanılmayacak kadar büyük bir bedelle öderler.
2. Hayatta engel ve zorluklardan daha berbat bir şey daha vardır ki, bomboş oturmak, her işten kaçınmak veya tembelliktir. Hayatın tehlikelerinden, meselelerinden kaçmak isteyenler, kaçmaya çalışırken düşerler.
• Her büyük başarı, büyük bir mücadelenin neticesidir. Mücadelenin zor tarafı fedakârlıktadır. Fedakârlık başlı başına bir mücadeledir. Hem canının her istediğini yapacaksın, hem de başarılı olacaksın; bu mümkün değil. Yükselen ağaç rüzgârın kamçısıyla iyice pişer, kuvvetlenir. Zorluklar hayatımızın bile taşıdır. İşte zengin çocuklarının ekseriya zayıf kalmalarının başlıca sebeplerinden biri de, bunların üstesinden gelmeye çalışacakların zorlukların olmamasıdır. Bunlar ağızlarında altın kaşıkla doğmuşlar, zavallılar kuvvetlenmek için hiç bir fırsat bulamamışlardır.
• Akıllı ve cesur bir adam sabah masasının başına şu cümle ile oturur: Bakalım yenilmesi gereken kaç zorluk var.
• Herkesin kıymeti ve şerefi, halletmekle vazifeli meselelerin büyüklüğü kadardır. Çözmeye çalıştığınız meseleden daha büyüklerini şu anda başkalarının çözmeye çalıştığını unutmayınız. Dünyada halledilmiş bunca meseleyi düşünün ve sizin meselenizin daha küçük olduğunu görün. İşin başındaki insanlar manevi dürbünlere sahip olmalıdırlar.
• Bir insanın en iyi dostu onun mesuliyetleridir. Kuvvetli bir insan mesuliyet almaktan korkmaz.