Şenol Öğretmen, 1965 yılında, Aydın, Çine’de,dünyaya gelmişti.
O’da diğer arkadaşları gibi öğretmen olmak istiyordu,
Ailesinin kısıtlı imkanları ile gönderdiği, Erzincan Eğitim Yüksekokulu, Sınıf Öğretmenliği bölümünden mezun oldu.
İlk Ataması, Şırnak, Merkez, Yoğurtçular Köyü İlkokuluna yapıldı. O da diğer meslektaşları gibi aldı bavulunu eline, yiğit “Aydın Efesi” edası ile “Bayrağımın dalgalandığı her yere giderim” dedi ve eğitim ordusunun bir neferi olarak, yollara düştü.
12 KASIM 1987 ŞIRNAK YOĞURTÇULAR KÖYÜ
Hemşerimiz Şenol Akar ne yazık ki o kara günde şehit edildi, PKK'nın ilk öğretmen eylemiydi.
Aydın il milli eğitim müdürlüğünün organize ettiği etkinlik kapsamında şehidimizin anne ve babasını ziyaret ettik. Ellerini öptük, saygılarımızı sunduk, bizim için ne kadar değerli olduklarını ifade ettik.
Ziyaret sonrası öğretmenlik mesleğinin ne kadar kutsal ve önemli olduğu gerçeğini yeniden düşünmüş olduk.
GÜNÜMÜZ ÖĞRETMEN OKULLARI NASIL OLMALI
“Uygulamasız vizyon halüsinasyon”dur.
M. Fullan
Uzman eğitimcilerden Servet Özdemir’in dediği gibi; Üniversitelerde dersleri öğretmen adaylarına peş peşe verip sonra bunları okulda uygulayın anlayışı en hafif tabiriyle hayal görmektir. Uygulamanın bizzat içerisinde olmayan üniversite yeni yüzyılın öğretmenini yetiştiremez. Üniversite boyutundan başlayarak yeni bir öğretmen yetiştirme vizyonuna ihtiyacımız var.
Sadece mezuniyet sonrası KPSS ye gireyim atanayım ve sonrasında da 8/5 mesaisi yaparım düşüncesi ne yazık ki gençler arasında çok makbul.
Öğretmenlik motivasyonu olmayan kişilere Pedagojik Formasyon verilmesi, uzaktan, yoğunlaştırılmış yaklaşımlarla niteliği daha da düşürmektedir.
Başta büyük önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm eğitim şehitlerimizi minnetle anıyorum, öğretmenlerimizin günlerini kutluyorum.