Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği Aydın Şubesi LGS sonrası yapılması gerekenlerin altını çizdi Yaklaşık bir milyon öğrencinin sınava girdiği LGS’de uzun bir maratonun sonuna gelindi. Duygu durum değişikliklerinin çok sık yaşandığı sınav sürecinde çocuklarımız 2 Haziran sabahı farklı bir gün’e keyifle merhaba diyebilmeli. Bunun içinde özellikle ailelere büyük sorumluluk düşmekte. Öncelikle sınav üzerine yapılan konuşmaları sonlandırmak gereklidir. Tercihler üzerine konuşmak, yüksek puanlı okulların altını devamlı çizmek sınav süresince yaşadıkları kaygının ne yazık ki devamını getirecektir. Sınava giren öğrencilerin yaş dönemlerinin bir özelliği hedeflerini yüksek tutmalarıdır. İlk aşamada kulağa hoş gelen bu söylem aslında sonraki adımlarda sorun teşkil edebilmektedir. Bu yüzden öğrencinin performansı ile sınavın genel içeriği, kontenjanları arasında yakın bir ilişki kurmak gereklidir. Bilindiği gibi sınavla öğrenci alan kurumların yeniden düzenlenmesi ile ülke genelinde bulunan fen lisesi ve Anadolu Lisesi sayısı ciddi oranda azaldı. 310 fen lisesi 266 Anadolu Lisesi tercih kılavuzunda yer alıyor. Bu pencereden baktığımızda öğrenciler zorlu bir yarışın içindeler. Bu yüzden sadece LGS üzerine gelecek tasarımı yapmak ileride hayal kırıklıkları yaratabilir. Sınava değil çocuğunuza odaklanın. Sınav döneminde çok yapmak isteyip de yapamadıklarını hayata geçirsinler. Seçme özgürlüğünü, hata yapma özgürlüğünü yaşasınlar. Spor, sanat, gezi etkinliklerine dahil olsunlar Test kitaplarını kenara koyup ilgi duydukları alanda kitaplar okusunlar. Kitap okuyan çocuklar her zaman avantajlıdır. Yaz tatilini çocuklar kendileri planlasınlar. Bu süre içinde hayatı tanımak ve sosyalleşmek için adımlar atılması gerekli. Kendi ilgi ve ihtiyaçları doğrultusunda derinlik kazandırabilirsek asıl eğitim başlamış olur. Tercih dönemi öncesinde ve sonrasında mutlaka okul psikolojik danışmanları ile bilgi alışverişinde bulunulması sağlıklı bir süreç açısından çok önemlidir. HAYAT SINAVLARDAN İBARET DEĞİL Çocukların sosyal alanda gelişmemesi,  LGS sonucu ne kadar iyi olursa olsun onun hayat başarısına hizmet etmez. Sınav döneminde bir çok aile sınav konsantrasyonunu bozmamak adına çocuklarının her dediğini yaptı ya da çok fazla sorumluluk gerektiren iş vermedi. Artık sorumluluk verme zamanı. Kendi işlerini kendileri planlayabilmeli çocuklar. Böylelikle sınav mücadelesini değil asıl olan yaşam mücadelesini öğrenecekler, psikolojik dayanıklılıkları artacak. Sonuçlar ne olursa olsun onu sevdiğinizi ve sevmeye devam edeceğinizi belirtin, samimi olun. Onu koşulsuz kabul edin. Sınavlar geçicidir ama sonuçları doğru okuyamazsanız çocuğunuz ile ilişkilerinizi kalıcı olarak etkileyebilir. Süleyman ÇOKAY / Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği Aydın Şube Başkanı