Didim Adliyesi’ne bir iş için gitmiştim.
Meğer o gün Nehirsan İnşaat’ın sahibi Ahmet Orak’la Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay’ın mahkemesi varmış.
Hazır bu mevzu geçmişken “Süryaniler beni tehdit etti, evime ateş açtılar” şeklindeki Atabay’ın Süryaniler hakkında ki iddiası kimin üstüne kaldı, bir araştırın ne olur.
Küçük dilinizi yutarsınız.
Başkanlık makamı, halka hizmet makamı değil de, şantaj makamı sanki.
olacak şey değil ama anlatmak istediğim bu değil.
Ben ordayken bir de ne göreyim: Bu mevzu dahilinde belediyede çalışan ilgili ilgilisiz kim var kim yok mahkeme salonunda.
Personelin ne işi var burada?
Üstelik mesai saati içinde!
Ahbap olduğum biri fısıldadı kulağıma:
“Süryani iş adamı Ahmet Orak’la Belediye başkanın mahkemesi var, destek için minibüslere doldurulup getirildik.” demez mi!
Cemevi’ni Atabay’a peşkeş çeken, cephe gerisinde PKK’lı, kirli işleri söz konusunu olduğunda belediyeye ile Cemevi’ni yan yana getiren malum kişiden tut da, bazı çevrelere Didim’in geleceğini servis eden, Didim’in canına okuyan kişilere kadar kim derseniz orada.
Belediyenin makam arabalarında gelenlerin dışında bu işlerle ilgisi olmayan ve minibüslere doldurulan belediye personeli falan…
Tabi başta Şaban! Ya da yeni namıyla Didim’in Binali’si…
CHP İlçe Başkanı olarak görev anlayışı bu işleri örgütlemek, gelmeyen olursa onlara göz dağı vermek.
CHP bu hale mi düşecekti?
Hani diyelim başkanı atadılar ve bütün girişimlere rağmen tedbir alınamadı.
Ve böylelikle Didim’in başına böyle talihsiz bir iş geldi.
Hani diyelim onun görev anlayışı, ona oy verenlere karşı bir sorumluluk gerektirmiyor, ahlakı da buna zaten müsait değil. Elbette ki sorumluluk duyduğu halk değil, onu oraya atayan kişi veya kişiler.
Yaptığı işlerden, saman altından yürüttüğü gemilerden de anlaşılan bu zaten…
CHP’nin bu duruma düşmesinden de hoşnut.
Belki istediği de bu.
Ama CHP’li delegeler de seçe seçe sözüm ona başkana, yani atanan şahsa, CHP İlçe Başkanı yerine bir değnek mi seçmeliydi?
Bir kukla mı ya da?
Bay başkan yat diyecek yatacak, kalk diyecek kalkacak…
Talihsizlik bunlarla da sınırlı değil tabii…
Merakım şu:
CHP önümüzdeki belediye seçimlerinde yine bu uzun adamı mı atayacak?
Bunun yerine, CHP’deki gizli odakların çıkarlarına uygun bir başkası atanacaksa oy istemeye CHP’li olmayan ve belediyede oluşturulmuş kirli organizasyonun yürütücüleri Erdal Baylan, Hatice Gencay, Öner çiçek ve onlara CHP adına payandalık eden-meclis üyesi olup parayı da bulunca habibi şaşan Ahmet Yılmaz ve onun gibi kimselerle mi gidilecek?
Yahut bu organizasyona el altından destek çıkan Bankoğulları, Sandalcılar ve Cemevi’ni böyle bir organizasyonun emrinde tutmaya çalışan ve kalıptan kalıba, PKK’dan HDP’ye, HDP’den CHP’ye her telde oynayan Abbas efendilerle ve onun gibi kişilerle mi?
İnsanda yüz olmayınca bu işlerin içinde olmayı, halkın canına, Didim’in geleceğine kastetmeyi beis görmeyenlere çok da diyecek bir şey yok.
Onlar elbette ki işlerini yürütmeye, partide ve Didim’de kendilerinin kirli oyunlarını deşifre edenlere tehdit savurmaya devam edecekler.
Ahlak bu olunca haksız da sayılmazlar.
Fakat bunlara göz yuman CHP İl ve Genel Merkez yöneticilerine ne demeli, onu da açıkçası bilmiyorum…
CHP belediye örgütlülüğü başka yerlerde de böyleyse AKP istediği kadar soysun, istediği gibi şiddet uygulasın, Türkiye’nin geleceğini karartısın kimse ondan iktidarı alamaz.
Bunun da bilinmesi lazım.