Bir yıl boyunca akrep ve yelkovanla koşturarak geçirenler unutmamalıdırlar ki bu koşuşturmaca da aşklar, sevgiler hayata dair ne varsa hepsi yarım kalır. Yaşamımızdaki vazgeçilmezlerimize daha bir sıkı sarılalım bu sene. Güzel de olsa kötüde olsa tüm günler sahiplenilmelidir yeni yılda. Sevgimize şart koymayalım, kendimize koyduğumuz sevgiyi karşımızdakine de verelim. Gölgemize kelepçelenmeyelim, bilinçaltımızın, ruhumuzun sürgüsünü açalım ve daha sağlam yürüyelim beklentilerimize. Beynimize ve gönlümüze koyduğumuz yasakları terk edelim bu yeni yılda.
Hayatı aslında bizlere nerelerde hata yaptığımızı çok güzel özetliyor; “Çocukluktan sıkılıp büyümek için acele ediyorlar, bir bakıyorsun büyümüşler ama yine çocuk olmanın özlemini duyuyorlar. Yarınla ilgili endişelenmekten şimdiyi unutuyorlar. Sonra da ne şimdiyi ne yarını yaşayabiliyorlar Para kazanmak için sağlıklarını kaybediyorlar, sonra sağlıklarını kazanmak için paralarını kaybediyorlar. Hatalar deneyimdir diyorlar ama aynı hataları yapmaya devam ediyorlar. Deneyim iyi bir öğretmendir diye düşünüyorlar ama ders almıyorlar. Hayatlarını kazanmak için eğitim alıyorlar ama yaşam ustası olmayı beceremiyorlar. Bu nedenle de, hiç ölmeyecekmiş gibi yaşıyorlar, hiç yaşamamış gibi ölüyorlar."
Fark etmeden çevirdiğimiz takvim yapraklarıyla
Ulaşabiliyor musunuz “ne kadarı benim hayatım”
Ne kadarı benim oynadıklarımın? Sorularının cevabına.
Doludizgin akıp giden kumların her bir zerresine
Asıl olan sevgiyi koyabildiniz mi kum saatinde.
Çünkü bir tek sevgi var elimizde; bunca yıldan damıtılıp gelen
Yine bir tek o kalacak, yaşanacak yıllarından geriye.
Bir tek sevgi olacak bunca telaştan artakalan, ötesi yalan.
Son olarak Mevlana’nın dediği gibi; Can konağını aramadaysan, cansın; bir lokma ekmek arıyorsan ekmeksin, bir damla su arıyorsan susun, zulmün peşindeysen zalimsin, aşkı arıyorsan aşıksın. Gönlün neye kapılmışsa O’sun sen…
2016 yılında aradıklarınızı bulmanız dileği ile
Nice Mutlu Yıllara…