Didim CHP İlçe başkanı ne düşünüyor bilmiyorum.
Bülent Tezcan ve Metin Lütfü Baydar Mümin Kamacı’dan yana tavır aldı, onla ilişkisini kesmediler, onun değerini bildiler diye İlçe başkanı da onlara tavır aldı.
Hüseyin Yıldız CHP İlçe başkanı ile birlikte hareket etmedi diye ilçe başkanı onun seçim çalışmalarına da destek vermedi.
Didim CHP İlçe Başkanı ne umduysa 1 Kasım seçimleri için 1. 2. 3. sıradaki adaylarla bir türlü çalışmak istemedi.
Onların ne kahve çalışmasına, ne mahalle çalışmasına, ne köy çalışmasına katılmadı.
Omuz vermedi.
Tabi ilçe başkanının bu tutumu, Deniz Atabay’ın kendisine talimatıydı.
Düşünün ki Didim Belediyesinde durum, CHP ilçede durum bu.
Ama Didim’de aklı başındaki CHP’li kesimler, partili olmanın sorumluluğunu bildiler.
Nasıl çalışılması ve partilerine nasıl destek verilmesi gerekliyse öyle davrandılar.
CHP Didim’de yine başarısını korudu ve arttırdı.
Akıl almaz bir sürü şeye rağmen CHP’nin başarısını kimse engelleyemedi.
Didim’de bir tuhaf tutumu da Mümin Kamacı’ya ihanet eden, Mümin Kamacı başkanlıktan düştükten sonra çeşitli bahanelerle onun yanından uzaklaşan, nemalanacak yeni kapı arayan zavallılar gösterdi.
Onlar da ne yapacağını bilmiyor.
Belediye başkanının yanında bir sürü kapılanmış, derin devletten kart alıp gelen varken, başka tosuncuklar varken kendilerine orda sıra gelmeyeceğini biliyorlar.
Mümin Kamacı’ya da yüzleri yok.
Gerçi bir yolunu bulup Mümin Kamacı’ya biz ettik sen etme deyivereceklerdir ama nafile.
Olmadı bir kanal bulup Metin Lütfü Baydar’a, Bülent Tezcan’a yanaşıp biz Mümin Kamacı’nın yanındaydık ama yanlış anlaşıldık deyip kapılanacak yer arayışını sürdürecekler.
Kolay gelsin demek lazım.
CHP İlçe Başkanının da, kapı arayıcılarının da düştüğü duruma kimse sevinmesin.
Ben şahsen sevinmiyorum.
Ama acıdığımı söyleyebilirim.
Didim’de siyasetin şimdilik şaştığı doğru ama yapılacak şeyler var önümüzde.
Didim’deki siyaseti seviyeli hal e getirmek ve kim olursa olsun CHP’yi lüzumsuz kişilerden ayıklamak lazım.
Bir çuval inciri korumanın başka da yolu yok…