2 Kasım sabahı tarihimizin bir dönemi kapanacak…
İleride bunu nasıl bir dönem olarak hatırlayacağız diye sorarsanız, kafamız biraz karışık olacak…
- Kimimiz öfkeyle, kimimiz hüzünle, kimimiz ıstırapla, kimimiz daha az öfkeyle, kimimiz de hiçbir şey olmamış gibi hatırlayacağız…
- Çok iyi şeylerin yapıldığı, ama bu ülkeye en büyük zararların da verildiği bir dönem olacak bu...
Bu dönemin hasarını kapatmak kolay olmayacak…
Enkaza çevrilen adaleti, kutuplaşan duyguları, yıkılan yuvaları, paramparça olan devleti, komşularla harabeye, düşmanlığa dönüşen ilişkileri tamir etmek yıllar alacak gibi görünüyor...
Bu tahribatı…
Sadece
Laikler, modernler değil,
Vicdanlı Müslümanlar da hüsrana uğrayan vicdanlarını, Müslümanlık adına söylenen yalanları, inanç üzerine inşa edilen haksız kazançları...
Ahlaki tahribatı kolay onaramayacak...
******
Bülent Arınç çıktı,
“birilerine olan sevgimi kaybettim, Yezid’den daha fazla cinayet işliyorlar, TRT bana ambargo uyguluyor” dedi.
“Vicdan konuştu” deniyor.
İyi de… Sahte hahamı ekrana çıkaran, sahte cephanelik kazılarını canlı yayınlayan, Sabih Kanadoğlu’nun evinin basıldığını henüz ev basılmadan duyuran, Silivri’de Ergenekon iddianamesini spikerlerine okutan TRT… Hangi vicdanın sesiydi?
Suikast yalanıyla devletin kozmik odası’na girilirken, hukuku guguk haline getirirlerken, yandaş yargı inşa ederlerken, gevrek gevrek gülerek, “kurban olduğum Allah, verdikçe veriyor” diyen kimdi?
Kuzu kuzu geleceksiniz!...
Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan yaptığı bir konuşmada muhalefet parti liderlerine seslenerek…
- Saraya gelmeyeceklermiş!…
- Neden ‘kaçak saray mış’
- Kuzu kuzu geleceksiniz!... diyor..
Burada ince bir siyaset yatıyor…
1 Kasım’da Ak Parti’nin tek başına iktidar olamayacağını gören Cumhurbaşkanı…
1 Kasım’dan sonra benden hükümet kurma görevini alabilmek için ‘kaçak saray’ dediğiniz benim makamıma kuzu kuzu gelip görevi alacaksınız demek istiyor…
Yani böylece bir dönemin kapanacağını ima ediyor…