Geçtiğimiz günlerde Avukat Feyza Altun’un ruh sağlığı ile ilgili olarak yaptığı canlı yayınlar bu alanda yaşanan sıkıntıları yeniden gözler önüne serdi. Yayında çok önemli bilgilendirmelerin ve ihtiyaçların altı çizildi. Bu yayınlarda ortaya bir başka eksiklikte tekrar göz önüne getirildi. Her okulda psikolojik danışman olma zorunluluğu. Önceki dönem milli eğitim bakanımızın konuyla ilgili bir sözü vardı. “Her okula bir rehber öğretmen, psikolojik danışman.”
Mevcut durumda 500 öğrenciye bir psikolojik danışman kadrosu açılmakta. Bu şekliyle de öğrencilerin sosyal ve duygusal takiplerinin yapılması ne yazık ki imkânsız.
Okul ortamındaki güncel sorunlara, yaşananlara dilerseniz bakalım. Pandemi sonrası yaşanan uyum sorunlar, depremler sonrasında yaşanan travmalar ve etkileri, davranışsal bağımlılık sorunları (internet, oyun, sosyal medya, tiktok vb.), zorunlu göçlerin getirdiği uyum sorunları, akran zorbalığı ilk akla gelen temel problemler.
Milli eğitim bakanlığı tüm kademelerde "akran zorbalığı", "siber zorbalık", "psikolojik sağlamlık" gibi konuları içeren yeni farkındalık ve psikoeğitim programlarını uygulamaya geçirmek istiyor. Geçen dönemin özellikle vurgusu buydu.
Bakanlığın Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetlerinin bir başka genel hedefi de “Bağımlılıkla Mücadele”.
Tüm bu hedeflere ulaşılabilmesi için okullarda bulunan psikolojik danışman kadrolarının arttırılmasıdır.
24.Uluslararası Psikolojik danışma ve rehberlik kongresinde çok önemli konular işlendi.
Sağlıklı yaşamayı tehdit eden koşulların oluşmaya başlamasıyla birlikte henüz etkilenmemiş bireye, gruba ya da sisteme yönelik olarak ruh sağlığı sorunlarının oluşmasını önlemek; çocukların sağlıklı ruhsal gelişimini ve beceri kazanmalarını desteklemek ve bireylerin iyi olma hallerini artıracak davranış, bilgi ve tutum kazandırmak yoluyla iyilik hallerini güçlendirilmeye yönelik koruyucu, önleyici ve gelişimsel hizmetleri öncelemektedir.
Bu öncelikten hareket ederek Kovid-19 sonrası Dünya’da eşitsizliklerin dramatik bir şekilde arttığı göz önünde bulundurarak Kongremizin bu yılki teması Erişilebilir Ruh Sağlığı Hizmetlerinde Psikolojik Danışma ve Rehberlik olarak belirlemiş olup Kongre sloganı ise “Ruh Sağlığı Hizmeti Lüks Değil İhtiyaçtır” şeklindedir.
Kongrede gerek ulusal gerekse uluslararası düzeyde katılan değerli uzmanlarla (akademisyen, politika yapıcı, meslek kuruluşları temsilciler vb.) konferans, panel, atölye çalışmaları ve çeşitli platformlar yoluyla ruh sağlığı hizmetlerine erişimin önündeki psikolojik, sosyal, kültürel, mevzuatsal ve yapısal engelleri tartışılmıştır.
Sonuç olarak;
“Ruh Sağlığı Hizmeti Lüks Değil İhtiyaçtır”
“Her okula Psikolojik Danışman”