Cumhuriyet dönemi boyunca bütün olumsuzluklar ve saldırılara karşı fedakârlık yapan Türk halkı bu korona virüsü karşısında yetkililerden fedakârlık bekliyor.
Savaşlarda binlerce şehit verdi, siyasi çatışmalarda yüzlerce gencini kaybetti. Depremlerde yüzlerce ev ve işyerleri yıkıldı. Saldırılarda evleri yandı, yok edilen ormanlar ve doğa katliamları yüzünden sellere maruz kaldı.
Bir sürü ekonomik saldırılara göğüs gerdi, kuş gribi, domuz gribi, kuduz gibi salgın hastalıklar karşısında bir sürü vatan evladını yitirdi ama hiçbir zaman erinmedi, isyan etmedi, 1999 depremini göğüsledi.
Yıkılan işyerlerini, evlerini kendi imkânları ile yeniden yaptı. Deprem vergisi adı altında 1999 yılında iki katı vergi ödedi, deprem vergisi olarak çıkarılan ‘ÖTV’ mutat hale getirildiğinden yıllardır ödüyor ve ödemeye devam etmektedir.
Yüzyılımızın en tehlikeli ve dünyayı kasıp kavuran virüsü karşısında mücadele ve korunmak amacı ile işyerleri kapanan binlerce esnafımız zor durumdadır. Çekleri, senetleri, borçları, işçi sigortaları, işçi maaşları ve banka borçlarını nasıl ödeyeceklerini kara kara düşünmektedirler.
Yıllardır ÖTV, KDV, STOPAJ, BELEDİYE HARCI, RUHSAT HARCI, REKLAM HARCI, GELİR VERGİSİ, EMLAK VERGİSİ, MOTORLU TAŞIT VERGİSİ, TAPU HARCI, İLAN HARCI gibi vergileri ödeyerek devleti ayakta tutmaya çalıştılar.
Bundan dolayı artık görev devlete ve yetkililere düşmektedir, esnafımız vergilerinin ötelenmesini, banka borçlarının ertelenmesini ve destek verilmesini beklemektedirler.
Ayrıca yıllardır hak ve menfaatlerini korumak amacı ile kurulan esnaf odalarına, esnaf derneklerine de görev düşmektedir. Üyelerine sahip çıkarak bu zor günlerinde yanlarında olmak zorundadırlar.
İçinde bulunulan bu zor ortamdan birlik, beraberlik ve dayanışma içinde hiçbir siyasi düşünceye kapılmadan çıkabiliriz. Korona virüsünün etkilerini azaltabiliriz. Dayanışma ve Yardımlaşmaya ihtiyacımız var. Birlikten kuvvet doğar demiş atalarımız…
Haydi hep birlikte güçlü olmaya…