16 Nisan da Anayasa paketi için yapılacak olan Referandumunda, vatandaşları gerecek, ayrıştıracak, ötekileştirecek söylemler cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar ve yaranmak isteyen devlet görevlileri tarafından dillendirilmeye başlandı.
15 Temmuz FETÖ Darbe girişimi gecesi Cumhurbaşkanı Hade Fırat’ın telefonundan Türkiye’ye şu mesajı iletti ” bu millet demokratik parlamenter sisteme inanmış bir halktır”
Partili cumhurbaşkanlığı sisteminin Fethullah Gülenin projesi olduğu ortaya çıktı. Gülenle yapılan bir röportajda ; “Başkanlık sisteminin alt yapısı hazırlanmalı, insanımız hazırlanmalıdır. Salahiyetleri genişletilmiş Cumhurbaşkanlığı üzerinde durulursa bir rıhtım, bir sıçrama ayağı, bir rampa sayılabilir. Ancak milletimizin bu gününü ve geleceğini ilgilendiren bu gibi konular geniş platformlarda tartışılmalıdır. Ben şahsen başkanlık sistemine de, salahiyetleri genişletilmiş cumhurbaşkanlığına da sıcak bakıyorum” demiş.
Cumhurbaşkanlığı sistemiyle getirilmek istenen, FETÖ’nün modellediği, takribi kırk yıldır gizliden yürüttüğü bir çalışmanın referandum yoluyla kabulüdür. Ordu yargı ve bürokrasinin tek elde toplanması, dolayısıyla sistemin tekelleşmesidir.
Tüm sistemin, tek kişiye bağlanmasıdır. Her istediğini yapması, devleti istediği gibi şekillendirmesidir.
Örneğin bu sistemde cumhurbaşkanı seçilen her hangi biri; İstediği zaman OHAL ilan edebilir. İstediği Kanun hükmünde kararnameyi çıkarabilir, Türkiye’nin idari yapısını KHK ile değiştirebilir. Özerk bölgeler oluşturabilir.
İstediği kişiyi başkan yardımcısı atayabilir ister bir kişi isterse bin kişiyi bir sınır yok.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev’in birinci yardımcısı, karısı Aliyeva’dır.
'Başkanlık anayasasına ilişkin 'tek adam' eleştirilerine yönelik konuşan Başbakan Yıldırım, "Tek adam diyorlar... Başka ne olacak! Elbet tek olacak” diyor.
“Seçimde mevcut sisteme göre siz hükümeti seçemiyorsunuz, sadece meclisi seçiyorsunuz. Kim bakan olacak kim başbakan olacak buna karar veremiyoruz. Sonra orada abidik gubidik bir takım işler oluyor. Bir bakıyorsunuz hiç aklımıza gelmeyen biri Başbakan olmuş.”
Başbakanın ne demek istediğini anlayan var mı? Kim Bu abidik gubidik başbakanlar? kendini, başbakanlığı ortadan kaldırmak isteyen bir başka başbakan dünyada var mı acaba?
Evet, çıktığını düşünelim ilk yapılacak secimde Cumhurbaşkanı CHP'li olsa, Milletvekili seçimlerinde de AKP 600 milletvekilinden 400 nü çıkarsa Kim iktidar olacak, Hükümeti kim kuracak? 400 Milletvekili olan AKP'mi, CHP'li cumhurbaşkanı mı?
Ülkede yaşananlardan AKP'li vekillerin de rahatsız olduğunu söyleniyor, 'başkan olmak istedi, cumhurbaşkanı olmak istedi, oldu daha ne istiyor' diyorlar. Kendisini eleştirene tahammülü kalmamış bir diktatörlük ile karşı karşıya olduklarını. Halkı açlıkla terbiye etmeye çalışıyorlar. İnsanları köle, koyun sürüsü yapmak istiyorlar, yüz binlerce işsiz ordusuna yenilerini eklediler şeklinde düşünceleri dile getirdikleri söyleniyor.
"Evet" demenin İslam'a da ters düştüğünü söyleyen Kaya, şöyle devam etti:
"İnancımıza göre 'evet' demenin karşılığı Allah'ı inkâr etmektir. Bunu size Kuran-ı Kerim'den iki sure ile açıklayacağım. ‘Allahtan başka kim kendini teklikte dayatıyorsa, tevhide göre bu 'hayır' denilmesi gereken bir zalimdir.’
Sadece Kelime-i Tevhidin La'sını anlatsak neden Hayır demeleri gerektiği konusunda onları ikna edebiliriz. La Arapça'da 'Hayır' demek. Neye 'Hayır?' Yaratan tek bir yaratıcı vardır. Tek bir ilah vardır.
O tek dışında kim ki teklik iddia ediyor, aslında ilahlık iddia ediyordur. Kim ki Allah dışında teklikten bahsediyorsa, o Kuran’ın hakikatine savaş açıyor demektir. İlahlık taslamış demektir. Kuran'a muhalif olmuş demektir, Kuran'da yeri ve karşılığı yoktur. Allahın bile kendine zulmeden kullarına yapmadığını, bu zalimler kendilerinde hak görüyor, Kuran' da böyle bir tekçilik yok, herkesin çeşitlilik içinde özgür olmasından bahsediliyor."
Bu Referandum Bir seçim değildir. Hiçbir siyasi partiye oy verilmeyecek, ”Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi” diye dayatılan değişiklikle milletin egemenlik hakkı tek kişiye devrediliyor, kuvvetler ayrılığı, kuvvetler birliğine dönüşüyor, Meclis sözde var ama işlevsiz ve yetkisiz kılınıyor. Yargı yürütmeye bağlanmış. Bu hali ile demokrasi yerine otoriter rejim getiriliyor.
Çocuklarınız için Ülkenin geleceği için getirilmek istenen değişiklikleri iyi okuyun doğru değerlendirin. Vereceğiniz oy ülkemiz için HAYIRLI olsun