“Dünya; kötülük yapanlar değil, seyirci kalıp hiçbir şey yapmayanlar yüzünden tehlikeli bir yerdir.”diyor Albert Einstein Özgecan Yirmisinde bir üniversite öğrencisi... Hayallerinin başındaydı daha... Tarsus’ta eve dönmek için bir dolmuşta bindi, Türkiye'yi gözyaşına boğan vahşeti soğukkanlılıkla anlatan Özgecan'ın katil zanlısı Suphi Altındöken ifadesinde, “Özgecan'a önce tecavüz etmek istediğini, bunu yapamayınca da bıçaklayıp, son darbe olarak kafasına levye ile vurup öldürdüğünü anlattı, “Bir anda kendimi kaybettim. Araçta bulunan bıçağımı rastgele sallamaya başladım. Kaç defa sapladığımı hatırlamıyorum. DNA testinde delil bırakmamak için de iki elini bileklerinden kestim, cesedi yaktım." "Cesedi ortadan kaldırmak için üzerine benzin döküp çakmağı çakıp yaktım. Çünkü gömmeye zamanımız yoktu" dedi. Öldürürler, çünkü kadın konuşacaktır. Öldürürler, zira yakalanmayacaklarından emindirler. Özgecan’ı öldüren yaratığın güvendiği tek şey, Türkiye’deki adalet sistemi mi? acaba. Tecavüzcülere, kadınlara uygulanan şiddetteki, Ali İsmail Korkmaz’ı döve döve öldürdükleri kameralarla saptanmışken, neredeyse “takipsizlik” verecek bir adalet sistemi olabilir mi? Toplumumuzda pek çok kadın, genç kız, bu yargı nedeniyle başına gelenleri kimseyle paylaşamıyor. Tacize uğrayan kız çocukları suçlanacakları korkusuyla ailelerine bile anlatamıyorlar Konuşan Özgecan’ın acılı annesi;” asgari ücretle çalıştıklarını, çocuklarını iyi yetiştirmekten başka hayatta bir gayeleri olmadığını anlattı. Songül Aslan “Hedefi psikolog olmaktı, ‘Okuyup seni kurtaracağım anne, yeter ki sen beni okut kurtar’ diyordu hep. Kızım psikolog olma hedefini başaramadı. O canilerin yüzünden bu hedefini başaramadı benim saf, güzel kızım. Bunların cezasını en ağır şekilde çekmelerini istiyorum. Bu nasıl vahşet Allah’ım…” diye konuştu. AKP iktidarında kızlara, kadınlara uygulanan tecavüzün, şiddetin, cinayetlerin artmasında uygulanan politikaların, yetkililerinin, aydın geçinen tetikçilerin yandaş basının payı olabilir mi acaba? Necip fazıl kısa kürek “örtüsüz kadın perdesiz eve benzer, perdesiz evde ya satılıktır, ya da kiralıktır” Nurettin Yıldız: '7 yaşındaki çocuk evlenebilir' Hayrettin Kahraman 'Yolsuzluk hırsızlık değildir' Ömer Tuğrul İnançer: ' Hamile kadının sokakta dolaşması terbiyesizliktir' Yusuf Kaplan: 'Erasmus değil 'Orgasmus' projesi' Abdurrahman Dilipak: “Kırmızı otomobil kullanan kadınlar genellikle üniversiteli kadınlardır. Kırmızı renk otomobil alan kadınlar sert sigara kullanıyorlar, içki kullanıyorlar. Bu kadınlar evlenemiyorlar ya da evliliklerini sürdüremiyorlar. Bu kadınlar kavgacı, çok kaza yapıyorlar ve CHP’ye oy veriyorlar.” Kadının özgürleşmesi karşısında ne yapacağını şaşırmış bir zavallı. İşi CHP’ye bağlamasının nedeni de Cumhuriyet’i kuran parti olması. Yeni Şafak yazarı Cemile Bayraktar Twitter'dan şunları yazdı: "Müslüman ülke, tecavüz... Fırsatçılığına soyunmayın, Amerika'da her iki dakikada bir kadın tecavüze uğruyor. Şimdi çenenizi kapatın Nihat Doğan tweetinde “Siz de mini eteği giyip soyunup laik sistemin ahlaksızlaştırdığı sapıklar tarafından tacize uğrayınca da bas bas bağırmayacaksın” yazdı. Diyanet işleri başkanlığı tecavüzcülerden imam olup olmayacağına dair yöneltilen soruya verilen yanıt” Her Müslüman gibi, imamlık yapan kimsenin de Allah’ın yasak ettiği şeylerden uzak kalması esastır. Ancak dinden çıkmasını gerektirecek bir sözü veya davranışı söz konusu olmadıkça her Müslüman'ın arkasında namaz kılınabilir” “insan” olan herkesin boğazının düğümlendiği, öfkesini acısını paylaşmadan edemediği bir gündü… Annesinin “kızımın cenazesine erkek eli değmesin” feryadı, uzun zaman kulaklarımızda çınlayacak. Herkesin yüreğime bıçak gibi saplanan, annesinin bir başka cümlesi daha oldu: “Kızımın tek hatası dolmuşa binip evine gelmek mi?" “Kızımın tek hatası!” Fatih Portakal "Bir erkeğin daha eli değmesin diye ‪‎Özgecan Aslan'ın naaşı kadınların omzunda taşındı. Bu ayıpta bize bi ömür yeter..." Bu ülkede “Kadın, çocuk, ağaç, “olmayacaksın, yoksa katledilmeye adaysın Obama’nın “mağdur kadınlar için, zihniyetlerin değişmesi için hepinizi destek vermeye çağırıyorum” dediği dakikalarda Dünya liderimiz “Obama’ya sesleniyorum, eyyy Obama nerdesin, biz siyasiler ülkemizde işlenen cinayetlerden sorumluyuz” diyordu.