“Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” Halk egemenlik hakkını beş yılda bir seçimle belirledikleri 550 Millet vekili aracılığıyla kullanır.
Millet vekilleri halkın seçtiği Vekildir. Siyasi partiler seçim bildirgelerinde vaatlerini yapacaklarını halka sunar, halk da bunları uygulaması için vekalet verir.
1 Kasım 2015 genel seçimlerinde hiçbir siyasi partinin programında “anayasayı ve rejimi değiştirme” vaadi yok.
AKP ve MHP’nin anlaşmaya vardığı anayasa değişikliği teklifi TBMM’den geçti. Halk vekillerine vermediği bir yetkiyi vekiller kullandı, şimdi söz sırası TÜRK Halkında,
Anayasa hukukuna göre, kuvvetler ayrılığı olmazsa olmazdır; yasama, yürütme, yargı, yapılmak istenen değişikliğin, içerik ve işleyiş itibariyle gerçek anlamda anayasa olabilmesi için kuvvetler ayrılığı ilkesine aykırı bir durumun ortaya çıkmaması gerekir.
TBMM’den AKP ve MHP millet vekillerinin oylarıyla geçen 18 maddelik Anayasa değişiklik paketine baktığımızda;
Bundan sonra Cumhurbaşkanı, hem “Devletin başı”, hem “yürütmenin başı” ve hem de “bir siyasal partinin başı” olacaktır
Başbakan olmayacak, Bakanları dışarıdan cumhurbaşkanı atayacak TBMM her hangi bir bağları olmayacak, güven oyu yok, denetlenmek yok, gensoru yok,
Yasamanın yürütmeyi denetlemesine son veriliyor. Yasamanın yürütmeyi denetleme yolları olan güvenoyu, gensoru ve Meclis soruşturması Anayasa’dan çıkarılmaktadır.
İdareden sorumlu olması istenen ve kullanılan oyların yüzde 51’iyle seçilen cumhurbaşkanı, bir kişi, milletin 100’ünü temsil eden yasama organı meclisi fesih edebiliyor.
Türkiye Büyük Millet Meclisini, Cumhuriyet’in üst organı olmaktan çıkarıyor. Bir Danışma Meclisi işlevine indiriyor.
HSYK'yı Cumhurbaşkanı belirleyecek, AYM üyelerini Cumhur başkanı belirleyecek, Cumhurbaşkanı ve AKP’li Meclis yüksek yargının tüm üyelerini atayacaktır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi adına, Cumhurbaşkanı, yürütme yetkisine ilişkin konularda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkaracak.
Cumhurbaşkanı “kararname” çıkararak doğrudan yasama yetkisi kullanacaktır. Türk Silahlı Kuvvetleri Başkomutanlığı’nı temsil edecektir. Olağanüstü hal ilan edebilecek, OHAL KHK’leri çıkarabilecektir. Yeni yönetim bölgeleri eyaletler oluştura bilecek.
Dayatmayla yapılmak istenen anayasa değişikliğinin “halk bir kişiyi seçer, o da ülkeyi istediği gibi yönetir” bu da egemenliği halktan alıp bir kişiye verme girişimidir.
Anayasa değişikliği, Türkiye için, devletimizin bekası ve Cumhuriyetimizin kazanımları için son derece hayati önem taşımaktadır.
Tüm yetkilerin tek elde toplandığı, keyfi ve diktacı bir yönetimin oluşturulduğu, hukuka dayalı “laik demokratik rejimin” değiştirilmesinde ısrar eden AKP/MHP dayatmasına,
Sağduyulu AKP, MHP, CHP ve diğer partilere oy vermiş gönül vermiş vatandaşlarımız söz konusu VATAN olunca gereğini yapmak üzere birleşeceklerdir.
Türk Halkı referandum sandığında Hayır diyerek Türkiye Cumhuriyeti’nin sonsuza kadar yaşamasını sağlayacaktır.