Son bir yıl içinde terör hızla artmış, Son bir yılda 555 vatandaşımız,538 askerimiz,301 polisimiz,63 korucu şehit olmuş, daha ne kadar can vereceğiz.
Neredeyse her hafta büyük patlamalarla sarsılıyoruz, geçen hafta İstanbul Beşiktaş’ta polislerimize, bu hafta Kayseri de askerlerimize yarın nerede ne olacağı kuşkusuyla yaşıyoruz.
Türkiye'de 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 1.maddesinde; “Cebir ve şiddet kullanarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemlerinden biriyle, Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerini, siyasi, hukuki, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmek, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Devlet otoritesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini veya genel sağlığı bozmak amacıyla bir örgüte mensup kişi veya kişiler tarafından girişilecek her türlü suç teşkil eden eylemlerdir” şeklinde tanımlanmaktadır.
Terör belası, Türkiye için yabancı değildir. Doğu ve Güney Doğu bölgemizde otuz bin insanımızın ölümüne, yüz binlerce insanımızın yaralanmasına sakat kalmasına, binlerce ailenin yerinden, yurdundan, köyünden, kentinden, uzaklaşmasına, ulusal ekonominin milyarlarca dolar kaybına neden olan ayrılıkçı terör yanında,
Ülkemizin aydınlık yüzleri olan güzel insanlara (Uğur Mumcu, Muammer Aksoy, Bahriye Üçok, Çetin Emeç, A. Taner Kışlalı, Necip Hablemitoğlu gibi)ve tesadüfî topluluklara yönelik terörist saldırıları ulusumuz unutmamaktadır.
Son 14 yılda Ülkemizi tek başına AKP hükümetleri yönetmekte ama izlemiş olduğu politikalar sonucu, terör hızla tırmanmakta.
CHP Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke; "Terörü lanetleyip bu topraklarda her türlü teröre karşı birlik içinde özgür bir yaşam idealini var etme kararlığını hep birlikte sergilemek zorundayız. Tam da bugün yas tutmanın, lanetlemenin, öfkelenmenin çok ötesine geçmek zorundayız. Bu saldırı bir kez daha şunu gösterdi; AKP iktidarı terör saldırıları karşısında eli, kolu bağlı şekildedir.
Saldırıyı önlemek yerine sadece seyretmektedir. Hatta teröre yardım ve yataklık yapmaktadır. AKP yetkililerinin ağzından bizzat şu cümleleri hepimiz duyduk, "PKK da IŞİD de terör örgüt değildir. IŞİD iyi ki varsın Allah kurşununu azaltmasın" sözlerini bizzat AKP yetkililerini ağzından duyduk. Teröre onay veren terör ile beslenenler terör ile asla mücadele edemez.”
“Türkiye AKP iktidarının ideolojik saplantıları ile şekillenmiş yanlış politikaları sonucunda bir terör coğrafyasına dönüştürüldü.”
“Türkiye'nin artık bir radikal ve aşırıcı terör sorunu var. Emniyet istihbaratının raporlarında bu gerçeği görüyoruz. Rapora göre IŞİD, 71 ilimizde örgütlenmiş durumda.”
“Bu, AKP'nin Türkiye'ye hediyesidir. Türkiye AKP'nin elleri ile yabancı teröristlerin geçtiği bir ülke haline getirildi. Şimdi de bu teröristlerin hem lojistik hem de eylem alanına dönüştürüldü. Ülkemizi bu terör batağından acilen çıkarmak zorundayız” dedi.
Terörün amacı belli; "Türkiye'de hiçbir yer güvenli değil" mesajı verilmek isteniyor.
"FETÖ, PKK, PYD, DEAŞ ne olursa olsun adı önemli değil, bunların hepsi katildir, bunların hepsi eli kanlı terör örgütüdür ve insanlığın ortak tehdididir, ortak düşmanıdır.
Bütün terör örgütleri Emperyalist ülkelerin kontrolünde ve onların istediği ortamı hazırlamakla görevlendirilmişlerdir.
Emperyalizm Türkiye'yi kendi içine hapsetmek istiyor! ABD PYD'ye destek veriyor, PYD mühimmatları PKK'ya ulaştırıyor.
Başbakan Binali Yıldırım, Kayseri'de sabah saatlerinde yaşanan ve 14 askerin şehit olduğu saldırı sonrası programını bozmadı. Başbakan Yıldırım, Kahramanmaraş'ta toplu açılış ve temel atma töreninde konuştu; Saldırılar hızlı trenle buluşmamızı geciktirir ama engelleyemez,
Kayseri'de cumartesi günü yaşanan ve 14 askerin şehit olduğu saldırı sonrasının ertesi gün, Cumhurbaşkanı Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad Al Sani'de katıldığı törende Emir'in resmi ile Mustafa Kemal Atatürk resminin yan yana asılı olması dikkat çekti.
Herkesimden teröre karşı birlik mesajları verilmiş ve lanetlenmiş, terörü önlemek yok etmekle görevli yetkililer, Yönetenler;
Konuşmak ve sert söylemlerde bulunmak sorunu çömüyor. Önemli olan sizin yaptırım gücünüz. Bu gücünüz varsa ve bu gücü kullanma niyetiniz varsa o zaman durum çok farklı olur. O zaman sizi söylemlerinizin bir anlamı olur ve dikkate alınır. Yoksa konuşmalarınız bir anlam ifade etmez.
Terör bir insanlık suçudur. Nereden gelirse gelsin herkesin kaşı çıkması bir insanlık görevidir. Çünkü hep masum insanlar ölmekte, analar ağlamaktadır.