İşe iade davası, işçinin haksız yere işten çıkarılması durumunda başvurabileceği önemli bir hukuki yoldur. İşçinin iş sözleşmesinin, geçerli bir sebep olmaksızın feshedildiği durumlarda, İş Kanunu'nun 21. maddesi uyarınca işe iade davası açma hakkı doğar. Bu dava, işçilerin işyerlerinde devam etme hakkını savunmalarını sağlar ve işverenin haksız işten çıkarmalarını engellemeyi hedefler.
İşe iade davası açabilmek için belirli şartların yerine getirilmesi gerekir:
İşçi İş Kanunu kapsamında çalışmaları ve iş akdi belirsiz süreli olmalıdır.
Haksız Fesih: İşçi, işten çıkarılmasının geçerli bir sebebe dayanmaması gerekir.
Dava Süresi: İşten çıkarılma tarihinden itibaren en fazla 30 gün içinde dava açılmalıdır.
Çalışma Süresi ve İşyerinin Ölçeği: İşçinin işyerinde en az 6 ay süreyle çalışmış olması ve işyerinde en az 30 işçi çalışıyor olması gereklidir.
İşe iade davası, işçi tarafından açılan ve işvereni savunmaya zorlayan bir yargı sürecidir. İşçi işten çıkarıldıktan sonra, yasal sürece uygun olarak başvuruda bulunmalıdır:
Yukarıda izah edilen şartları karşılıyorsanız iş akdinizin haksız şekilde feshedilmesinden itibaren 30 gün içinde arabuluculuğa başvuruda bulunulması gereklidir. Arabuluculuk sürecinde de anlaşamama olması halinde anlaşamama tutanağının düzenlenmesinden itibaren 2 hafta içinde dava açılması gereklidir. Bu süreler hak düşürücü süre olmasından kaynaklı mahkeme tarafından resen dikkate alınır. Bu nedenle süreler işe iade davasında son derece önemli olduğunu defaatle belirtmek gerekir.
İş dava aşamasına gelmesi halinde işçi yalnızca işe iadesini değil aynı zamanda boşta geçen en fazla 4 aylık ücreti ile işverenin süresi içinde işe başlatmaması halinde 4 aydan 8 aya kadar tazminata hükmedilmesini de talep edebilir.
Türk Medeni Kanunumuza göre iddiayı ileri süren iddiasını ispatlamakla yükümlüdür. Ancak bu kaidenin bazı istisnaları vardır. Bunlardan biri de işe iade davasıdır. İşe iade davalarında davayı işçi açmış olsa dahi yapılan feshin geçerli olduğunu işveren ispatlaması gereklidir. İşçi de mutlaka kendi iddialarını somut bir şekilde ileri sunmaları iddialarına ilişkin deliller ortaya koymalıdır. Herhangi bir belge, tanık her türlü delil ileri sunulabilir.
Yargılama sonucu işçinin işe iadesine karar verilmesi halinde kesinleşen kararın tebliğinden itibaren 10 işgünü içinde işçi işverene başvurmalıdır. Yapılan başvuru sonucu işveren ise işçisini 1 ay içinde işe başlatması gerekmektedir. Aksi halde yani işveren işçisini gerekli süre içerisinde işe başlatmaması halinde işçisine mahkeme kararı ile tespit edilmiş olan boşta geçen süre ve 4 ila 8 aylık ücret kadar tazminat ödemek zorunda kalacaktır.
Şayet işveren tarafından gerekli tazminatlar da ödenmez ise mahkeme ilamını icraya koymak gereklidir. Ancak burada yine özel bir durum mevcuttur. Şöyle ki işe iade davası kararı tespit hükmündedir. Tespit hükmünde olması nedeni ile mahkeme ilamını 4-5 örnek yani ilamlı icra olarak talep edilememektedir. İlamsız icra olarak talep edilebilecektir. Bu da işverene yeniden itiraz etme ve süreci uzatma imkânı tanımaktadır.
Kısaca değinildiği üzere işe iade davalarında süreler son derece önemlidir. Zira sürelerin çoğu hak düşürücü nitelikte olup kaçırılması halinde ağır hak kayıpları yaşanabilir. Bu nedenle bu tür davalarda hukuki yardım almanızı öneririm.