Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
Le Pain
Zehra Gül
Köşe Yazarı
Zehra Gül
 

NYSA Antik Kenti

Nysa Karia Bölgesi’nin önemli kentleri arasında yer almaktadır. Bölgenin ve Menderes Nehri’nin kuzeyinde, Aydın Dağları’nın güneyindeki korunaklı yamaçta bulunmaktadır. Antik dönemde yoğun olarak kullanılan önemli bir ana yol, Anadolu’nun iç bölgelerinden gelerek Nysa’dan geçmekte ve buradan Karia ve İonia Bölgeleri’nin diğer kentlerine ulaşmaktadır. Dolayısıyla kent önemli ulaşım ve ticaret yolları üzerinde yer almaktadır. Kent Menderes Nehri’nin hemen kuzeyinde, nehrin oluşturduğu bereketli havzada kurulmuştur. Antik kaynaklardan, Hellenistik Dönem’de MÖ 3. yüzyılda kurulduğu öğrenilen Nysa, özellikle Roma Dönemi’nde oldukça gelişmiş bir kent haline gelmiştir. Nysa önemli bir eğitim ve kültür kentidir. Öyle ki, Amasyalı ünlü coğrafyacı Strabon, eğitimini Nysa’da sürdürmüştür. Antik kentte gerçekleştirilen kazı ve araştırma çalışmaları sonucunda, kalıntıları açığa çıkarılan yapıların tamamına yakını Roma ve Geç Roma Dönemi’ne aittir. Kentin kuruluş dönemine ait Hellenistik Dönem yapıları, kentte ağırlıklı olarak görülen Roma ve Geç Roma Dönemi mimarisinin altında kalmıştır. Strabon’un sözünü ettiği yapılardan batı yakadaki Gymnasium, Tiyatro ve Stadion ile doğu yakadaki Agora ve Gerontikon, Geç Hellenistik Dönem orijinli yapılar olmalıdır. Menderes Nysa’sı olarak da adlandırılan kent, özellikle Roma Dönemi’nde eğitim ve kültür açısından oldukça ilerlemiştir. Kentte eğitim amaçlı kullanılan yapılardan biri genç erkeklerin eğitildiği Gymnasium, diğeri ise Efes Celsus Kütüphanesi gibi, Anadolu’nun en iyi korunmuş örneklerinden biri olan Kütüphane’dir. Bu yapıların yanı sıra Tiyatro ve Stadion da, Nysa kentinin gelişmiş kültürünün göstergesi olan yapılardır. Kentin politik, sosyal ve ticari yaşantısına ait bilgiler ise Gerontikon / Yaşlılar Meclisi ve Agora aracılığıyla edinilmektedir. Topografyaya uyumlu bir şekilde inşa edilmiş yapıların çoğu, Roma Dönemi’nin mimari ve mühendislik özelliklerini oldukça çarpıcı bir şekilde yansıtmaktadır. Vadi üzerine inşa edilmiş olan Stadion ile 3 adet köprü ve kenti ikiye ayıran derenin içinden geçtiği Tünel, Roma Dönemi mimarisinin görülmesi gereken örneklerindendir. Kentin 3 km batısında, iki katlı tonozlu yapılardan oluşan nekropol ve daha da batıda yer alan bir kutsal alan bulunmaktadır. Geç Roma ve Bizans Dönemleri’nden  MS 13. yüzyıla kadar, kentte yaşamın devam ettiği, ortaya çıkarılan kalıntılardan anlaşılmaktadır. MS 13. ve 14. yüzyıllarda Aydın Bölgesi’ne Selçuklular ve Anadolu Beylikleri’nden Menteşe ve Aydınoğulları Beylikleri hakim olmuş, 15. yüzyıldan itibaren ise Nysa terkedilerek, güneyindeki günümüz modern yerleşimi olan Sultanhisar’da yaşanmaya başlanmıştır. Tiyatro İyi korunmuş yapılardan biridir. Geç Hellenistik Dönem’de inşa edilmiş olduğu düşünülen tiyatro at nalı planlı bir cavea’ya sahiptir. Yapıya ait sahne binası ve scaenae frons, cavea’dan bağımsız olarak MS 120–140 yılları arasında olasılıkla iki katlı olarak inşa edilmiştir. MS 178 depremiyle yıkılan Hadrian Dönemi sahne binası, MS 180–200 yıllarında yeniden üç katlı olarak inşa edilmiştir. Nysa Tiyatrosu, diğer Anadolu antik tiyatroları gibi Anadolu-Roma tiyatroları karakteristik özelliği taşımaktadır. Scaenae fronsu taşıyan yüksek podyumlar, Perge, Side ve Hierapolis tiyatrolarında olduğu gibi kabartmalarla süslüdür. Scaenae frons’ a ait üç adet Efes Hera’sı tipinde giyimli kadın heykeli, esin perilerinden olan Melpomene ve diğer heykeltıraşlık eserleri Aydın Arkeoloji Müzesi’ndeki Nysa antik kentine ayrılmış salonda sergilenmektedir. Stadion Antik Dönem coğrafyacısı ve tarihçisi Strabon’un da sözünü ettiği gibi bu yapı, Roma Dönemi mimarisinin üstün özelliklerini yansıtmaktadır. Topografyaya uygun olarak inşa edilmiş olması nedeniyle, etkileyici bir alt yapıya sahiptir. Vadinin iki yakasında kısmen korunmuş yapının kuzeybatı köşesindeki oturma sıraları ve altyapısı iyi bir şekilde izlenebilmektedir. Cadde-sokak sistemi Nysa kentinin hippodamik – birbirine paralel ve birbirini dik kesen cadde-sokak sistemini açığa çıkarmaya yönelik çalışmalar 2005 yılından itibaren devam etmektedir. Kütüphane ve Meclis Binası ile bağlantılı caddeler ile kentin doğu-batı yönlü ana caddesi, Cadde 1 açığa çıkarılmıştır. Cadde-sokak sistemine entegre edilmiş üç adet köprü, vadi üzerine kurulmuş bir kent olan Nysa’da, kent içi ulaşımının gereklilikleri sonucunda, kamusal yapıları birbirlerine bağlayan noktalarda inşa edilmiştir. 2014 yılı çalışmalarıyla Cadde1’in doğu kesimi ve Stadion’un kuzeyinden geçen 2 numaralı köprüyle olan bağlantısı açığa çıkarılmıştır. Kütüphane MS 130 yılı civarında inşa edilen bu yapı, kütüphane, toplantı salonu ve mahkeme salonu olarak kullanılmıştır. Ahşap koridorlar aracılığıyla ulaşılan 2 katı ve 16 kitap rafı bulunmaktadır. Bir merdivenle, ikinci kattaki 6 adet arşiv odasına ulaşılmaktadır. Kütüphaneyi yaptıran kişinin lahti, yapının güneyinde gerçekleştirilen kazı çalışmaları sırasında gün yüzüne çıkarılmıştır. Günümüzde Aydın Arkeoloji Müzesi’nde sergilenmektedir. MS 4. yüzyılın sonu veya 5. yüzyılın başında onarım görmüş olan kütüphanenin, 6. yüzyılda kamusal kullanım amacı tamamen son bulmuştur. Gerontikon Gerontikon (Yaşlılar Meclisi) Meclis Binası kentin doğusunda, Agora’nın kuzeybatısında yer almaktadır. Yaklaşık 700 kişilik oturma kapasitesine sahip yapıya, ana cadde üzerindeki propylon’dan geçilerek girilmektedir. MS 2. yüzyılın ortasında Nysalı zengin Sextus Iulius Antoninus Pythodoros tarafından, annesinin vasiyeti üzerine yapı, iki katlı scaenae frons’u, ön avlusu, propylon’u ile birlikte yeniden inşa ettirilmiştir. Strabon’un kentin doğu yakasındaki yapılar arasında saydığı Gerontikon’dan günümüze hiçbir arkeolojik kalıntı ulaşmamış olsa da, MS II. yüzyılda inşa edilmiş olan bu yapı olasılıkla Gerontikon’un bulunduğu alanda yer almıştır. Üstü kapalı olan yapı, kentteki birçok kültürel ve politik toplantılara hizmet etmiştir. Agora Agora, doğu-batı yönünde 113,5 m, kuzey-güney yönünde ise 130 m’lik bir alanı kaplayan geniş bir pazar yeridir. Dört tarafında sütunlu portikolar bulunan ve özellikle doğu stoa’sının  sahip olduğu mimari özellikler nedeniyle, Geç Hellenistik Dönem’e tarihlendirilmiştir. Agora’yı, kuzey ve doğuda çift sıra sütunlu ion düzeninde, güney ve batıda tek sıra sütunlu dor düzenindeki stoa’lar çevrelemektedir. Ayrıca kuzey stoa’nın gerisinde üst örtüsü tonozlu bir dükkân sırası bulunmaktadır.
Ekleme Tarihi: 17 Şubat 2020 - Pazartesi

NYSA Antik Kenti

Nysa Karia Bölgesi’nin önemli kentleri arasında yer almaktadır. Bölgenin ve Menderes Nehri’nin kuzeyinde, Aydın Dağları’nın güneyindeki korunaklı yamaçta bulunmaktadır. Antik dönemde yoğun olarak kullanılan önemli bir ana yol, Anadolu’nun iç bölgelerinden gelerek Nysa’dan geçmekte ve buradan Karia ve İonia Bölgeleri’nin diğer kentlerine ulaşmaktadır. Dolayısıyla kent önemli ulaşım ve ticaret yolları üzerinde yer almaktadır. Kent Menderes Nehri’nin hemen kuzeyinde, nehrin oluşturduğu bereketli havzada kurulmuştur. Antik kaynaklardan, Hellenistik Dönem’de MÖ 3. yüzyılda kurulduğu öğrenilen Nysa, özellikle Roma Dönemi’nde oldukça gelişmiş bir kent haline gelmiştir. Nysa önemli bir eğitim ve kültür kentidir. Öyle ki, Amasyalı ünlü coğrafyacı Strabon, eğitimini Nysa’da sürdürmüştür. Antik kentte gerçekleştirilen kazı ve araştırma çalışmaları sonucunda, kalıntıları açığa çıkarılan yapıların tamamına yakını Roma ve Geç Roma Dönemi’ne aittir. Kentin kuruluş dönemine ait Hellenistik Dönem yapıları, kentte ağırlıklı olarak görülen Roma ve Geç Roma Dönemi mimarisinin altında kalmıştır. Strabon’un sözünü ettiği yapılardan batı yakadaki Gymnasium, Tiyatro ve Stadion ile doğu yakadaki Agora ve Gerontikon, Geç Hellenistik Dönem orijinli yapılar olmalıdır.

Menderes Nysa’sı olarak da adlandırılan kent, özellikle Roma Dönemi’nde eğitim ve kültür açısından oldukça ilerlemiştir. Kentte eğitim amaçlı kullanılan yapılardan biri genç erkeklerin eğitildiği Gymnasium, diğeri ise Efes Celsus Kütüphanesi gibi, Anadolu’nun en iyi korunmuş örneklerinden biri olan Kütüphane’dir. Bu yapıların yanı sıra Tiyatro ve Stadion da, Nysa kentinin gelişmiş kültürünün göstergesi olan yapılardır. Kentin politik, sosyal ve ticari yaşantısına ait bilgiler ise Gerontikon / Yaşlılar Meclisi ve Agora aracılığıyla edinilmektedir. Topografyaya uyumlu bir şekilde inşa edilmiş yapıların çoğu, Roma Dönemi’nin mimari ve mühendislik özelliklerini oldukça çarpıcı bir şekilde yansıtmaktadır. Vadi üzerine inşa edilmiş olan Stadion ile 3 adet köprü ve kenti ikiye ayıran derenin içinden geçtiği Tünel, Roma Dönemi mimarisinin görülmesi gereken örneklerindendir. Kentin 3 km batısında, iki katlı tonozlu yapılardan oluşan nekropol ve daha da batıda yer alan bir kutsal alan bulunmaktadır. Geç Roma ve Bizans Dönemleri’nden  MS 13. yüzyıla kadar, kentte yaşamın devam ettiği, ortaya çıkarılan kalıntılardan anlaşılmaktadır. MS 13. ve 14. yüzyıllarda Aydın Bölgesi’ne Selçuklular ve Anadolu Beylikleri’nden Menteşe ve Aydınoğulları Beylikleri hakim olmuş, 15. yüzyıldan itibaren ise Nysa terkedilerek, güneyindeki günümüz modern yerleşimi olan Sultanhisar’da yaşanmaya başlanmıştır.

Tiyatro

İyi korunmuş yapılardan biridir. Geç Hellenistik Dönem’de inşa edilmiş olduğu düşünülen tiyatro at nalı planlı bir cavea’ya sahiptir. Yapıya ait sahne binası ve scaenae frons, cavea’dan bağımsız olarak MS 120–140 yılları arasında olasılıkla iki katlı olarak inşa edilmiştir. MS 178 depremiyle yıkılan Hadrian Dönemi sahne binası, MS 180–200 yıllarında yeniden üç katlı olarak inşa edilmiştir. Nysa Tiyatrosu, diğer Anadolu antik tiyatroları gibi Anadolu-Roma tiyatroları karakteristik özelliği taşımaktadır. Scaenae fronsu taşıyan yüksek podyumlar, Perge, Side ve Hierapolis tiyatrolarında olduğu gibi kabartmalarla süslüdür. Scaenae frons’ a ait üç adet Efes Hera’sı tipinde giyimli kadın heykeli, esin perilerinden olan Melpomene ve diğer heykeltıraşlık eserleri Aydın Arkeoloji Müzesi’ndeki Nysa antik kentine ayrılmış salonda sergilenmektedir.

Stadion

Antik Dönem coğrafyacısı ve tarihçisi Strabon’un da sözünü ettiği gibi bu yapı, Roma Dönemi mimarisinin üstün özelliklerini yansıtmaktadır. Topografyaya uygun olarak inşa edilmiş olması nedeniyle, etkileyici bir alt yapıya sahiptir. Vadinin iki yakasında kısmen korunmuş yapının kuzeybatı köşesindeki oturma sıraları ve altyapısı iyi bir şekilde izlenebilmektedir.

Cadde-sokak sistemi

Nysa kentinin hippodamik – birbirine paralel ve birbirini dik kesen cadde-sokak sistemini açığa çıkarmaya yönelik çalışmalar 2005 yılından itibaren devam etmektedir. Kütüphane ve Meclis Binası ile bağlantılı caddeler ile kentin doğu-batı yönlü ana caddesi, Cadde 1 açığa çıkarılmıştır. Cadde-sokak sistemine entegre edilmiş üç adet köprü, vadi üzerine kurulmuş bir kent olan Nysa’da, kent içi ulaşımının gereklilikleri sonucunda, kamusal yapıları birbirlerine bağlayan noktalarda inşa edilmiştir. 2014 yılı çalışmalarıyla Cadde1’in doğu kesimi ve Stadion’un kuzeyinden geçen 2 numaralı köprüyle olan bağlantısı açığa çıkarılmıştır.

Kütüphane

MS 130 yılı civarında inşa edilen bu yapı, kütüphane, toplantı salonu ve mahkeme salonu olarak kullanılmıştır. Ahşap koridorlar aracılığıyla ulaşılan 2 katı ve 16 kitap rafı bulunmaktadır. Bir merdivenle, ikinci kattaki 6 adet arşiv odasına ulaşılmaktadır. Kütüphaneyi yaptıran kişinin lahti, yapının güneyinde gerçekleştirilen kazı çalışmaları sırasında gün yüzüne çıkarılmıştır. Günümüzde Aydın Arkeoloji Müzesi’nde sergilenmektedir. MS 4. yüzyılın sonu veya 5. yüzyılın başında onarım görmüş olan kütüphanenin, 6. yüzyılda kamusal kullanım amacı tamamen son bulmuştur.

Gerontikon

Gerontikon (Yaşlılar Meclisi) Meclis Binası kentin doğusunda, Agora’nın kuzeybatısında yer almaktadır. Yaklaşık 700 kişilik oturma kapasitesine sahip yapıya, ana cadde üzerindeki propylon’dan geçilerek girilmektedir. MS 2. yüzyılın ortasında Nysalı zengin Sextus Iulius Antoninus Pythodoros tarafından, annesinin vasiyeti üzerine yapı, iki katlı scaenae frons’u, ön avlusu, propylon’u ile birlikte yeniden inşa ettirilmiştir. Strabon’un kentin doğu yakasındaki yapılar arasında saydığı Gerontikon’dan günümüze hiçbir arkeolojik kalıntı ulaşmamış olsa da, MS II. yüzyılda inşa edilmiş olan bu yapı olasılıkla Gerontikon’un bulunduğu alanda yer almıştır. Üstü kapalı olan yapı, kentteki birçok kültürel ve politik toplantılara hizmet etmiştir.

Agora

Agora, doğu-batı yönünde 113,5 m, kuzey-güney yönünde ise 130 m’lik bir alanı kaplayan geniş bir pazar yeridir. Dört tarafında sütunlu portikolar bulunan ve özellikle doğu stoa’sının  sahip olduğu mimari özellikler nedeniyle, Geç Hellenistik Dönem’e tarihlendirilmiştir. Agora’yı, kuzey ve doğuda çift sıra sütunlu ion düzeninde, güney ve batıda tek sıra sütunlu dor düzenindeki stoa’lar çevrelemektedir. Ayrıca kuzey stoa’nın gerisinde üst örtüsü tonozlu bir dükkân sırası bulunmaktadır.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (1)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
av.alirizatoprak
(30.11.2022 16:55 - #72268)
Elinize kaleminize sağlık
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.