Evliya Çelebi’nin “Dağlarından yağ, ovalarından bal akar” diyerek tanımladığı şehrimizden bahsedeceğiz bu sayımızda.
Aydınımızın tarihi M.Ö. 4500 yıllarına uzanmaktadır. Şehrimizle ilgili ilk tarihi bilgilere Hitit kaynaklarında rastlanmaktadır. Bu kaynaklarda ‘Seha’ adında bir ırmaktan bahsedilmektedir. Bu ırmak elbette ki Büyük Menderes ırmağıdır.
Antik Çağ yazarlarından Strabon’a göre Tralleis yani bugünkü Aydın şehri Argoslu ve Trakyalı kavimlerce kurulmuştur. Şehrimizin tarihsel gelişimine bakacak olursak önce Frigyalılar, ardından Lidyalılar, daha sonra Pers ve Roma uygarlıklarının egemenliğinde kalmıştır. Ardından Bizanslılar tarafından ele geçirilen şehir önce Selçuklular ve sonra beylikler döneminde 1282’de Menteşe Bey tarafından alınarak Menteşeoğulları topraklarına katılmıştır. Türkler şehrin adını Güzelhisar olarak değiştirmiştir. Güzelhisar daha sonra Aydınoğulları Beyliği’nce alınmış ve 1426 yılında II. Murat tarafından Osmanlı Devleti’ne katılmıştır. 27 Mayıs 1919’da Yunanlılar tarafından işgal edilen şehrimiz 7 Eylül 1922 yılında düşman işgalinden kurtarılmıştır.
Heredot Aydın için der ki: “Bizim yeryüzünde bildiğimiz en güzel gökyüzünün altı ve en güzel iklimin bulunduğu yer.” Bereketli toprakları, doğası ve ılıman iklimiyle en yaşanası illerimizden biri olan Aydınımızın ekonomisinin temelini tarım, hayvancılık ve turizm oluşturur. Zeytin, incir ve kestane üretiminde Türkiye 1.si olan ilimiz, pamuk ve enginar üretiminde 2. çilek ve bamya üretiminde ise 3.sıradadır. İlimizde 1992 yılında kurulan bir devlet üniversitesi olan Aydın Adnan Menderes Üniversitesi vardır.
Şehrimizin Valisi Yavuz Selim Köşger, Belediye Başkanı ise Özlem Çerçioğlu’dur.
Gelecek sayımızda Aydınımızın tarihi ve kültürel değerlerini tanıtmaya devam edeceğiz.