Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
Le Pain
Süleyman Çokay
Köşe Yazarı
Süleyman Çokay
 

Zihinsel Düzenleme Tekniği

Toplumda yaygın inançlardan bir tanesi kötümserlikle gerçekçiliğin aynı şey olduğu yolumdadır. Gelecekteki olaylarla ilgili olarak kötümser yaklaşımlarda bulunan birçok kişi, değerlendirmelerinin gerçekçi olduğunu savunurlar. Gerekçe olarak da geçmişte yaptıkları benzer değerlendirmelerin nasıl gerçekleştiğini gösterirler. Bu yaklaşım falcıların yaklaşımına çok benzemektedir. Çok sayıda tahminde bulunulunca, bunlardan bazılarının gerçekleşmesi doğaldır. Genel değerlendirme sırasında da gerçekleşmeyenleri atlar, gerçekleşenleri hatırlatırsınız olur biter! Gerçekçilik adına kötümser tahminlerde bulunanların yaptıkları da bundan farklı değildir. Gelecekle ilgili sürekli olumsuz tahminlerde bulunan birinin tahminlerinden bazılarının gerçekleşmesi kaçınılmazdır. Bu hiçbir zaman kötümserliğin gerçekçilik olduğu anlamına gelmez. Kötümserliği gerçekçilik olarak kabul eden yaklaşımın uzantısı iyimserliği Polyannacılık olarak germektedir. Oysa kötümserlik, iyimserlik ve gerçekçilik birbirinden bütünüyle farklı yaklaşımlardır. Kötümserlik kötümserliktir, iyimserlik iyimserliktir ve gerçekçilik bunların dışında, kendine özgü kriterlerle değerlendirilmesi gereken bir yaklaşım biçimidir. Nedir gerçekçilik? Şimdi gelin birlikte gerçekçiliğe giden akılcı bir analiz ölçütlerini teker teker inceleyelim ve Zihinsel Düzenleme Tekniği’ni hayatımıza getirmek için ilk adımı atalım: Zihinsel Düzenleme Tekniği iyimserlik veya kötümserlikle ilgili olmaksızın akılcı olan ve akılcı olmayan düşünce biçimlerini ve yaklaşımları birbirinden ayıracak ölçütler getirir. Bu ölçütler aracılığıyla problemin akılcı ve gerçekçi bir çözümünün yapılması mümkün olur. Herhangi bir durumun veya olayın gerçekçi bir çözümlemesi için gerekli olan ölçütler şunlardır: 1- Düşünce veya yaklaşım biçiminiz objektif gerçeklere dayanmalıdır. Ölçütlerine ve değerlerine güvendiğiniz 3-5 kişilik bir zihinsel jüri kurun. Bu jüride bulunanların o durumu ve olayı nasıl algılayacaklarını ve değerlendireceklerini düşünün. Onların yaklaşımları da sizinki gibi mi olurdu? Yoksa olay daha farklı yorumlara da imkân verebilir mi? Bu soruların cevaplarına göre olayı (durumu) ve dolayısıyla olayın yol açtığı tepkiyi abartıp abartmadığınız, yaklaşım ve yorum biçiminizin gerçekçi olup olmadığı konusunda fikir sahibi olabilirsiniz. Örneğin, “Bu sınavı başaramayacağım” düşüncesi, eğer sınava ciddi bir gayretle hazırlanıyorsanız gerçekçi değildir. Yarın diğer maddelere geçiş yapacağız.
Ekleme Tarihi: 06 Kasım 2015 - Cuma

Zihinsel Düzenleme Tekniği

Toplumda yaygın inançlardan bir tanesi kötümserlikle gerçekçiliğin aynı şey olduğu yolumdadır. Gelecekteki olaylarla ilgili olarak kötümser yaklaşımlarda bulunan birçok kişi, değerlendirmelerinin gerçekçi olduğunu savunurlar. Gerekçe olarak da geçmişte yaptıkları benzer değerlendirmelerin nasıl gerçekleştiğini gösterirler.

Bu yaklaşım falcıların yaklaşımına çok benzemektedir. Çok sayıda tahminde bulunulunca, bunlardan bazılarının gerçekleşmesi doğaldır. Genel değerlendirme sırasında da gerçekleşmeyenleri atlar, gerçekleşenleri hatırlatırsınız olur biter!

Gerçekçilik adına kötümser tahminlerde bulunanların yaptıkları da bundan farklı değildir. Gelecekle ilgili sürekli olumsuz tahminlerde bulunan birinin tahminlerinden bazılarının gerçekleşmesi kaçınılmazdır. Bu hiçbir zaman kötümserliğin gerçekçilik olduğu anlamına gelmez.

Kötümserliği gerçekçilik olarak kabul eden yaklaşımın uzantısı iyimserliği Polyannacılık olarak germektedir. Oysa kötümserlik, iyimserlik ve gerçekçilik birbirinden bütünüyle farklı yaklaşımlardır.

Kötümserlik kötümserliktir, iyimserlik iyimserliktir ve gerçekçilik bunların dışında, kendine özgü kriterlerle değerlendirilmesi gereken bir yaklaşım biçimidir.

Nedir gerçekçilik? Şimdi gelin birlikte gerçekçiliğe giden akılcı bir analiz ölçütlerini teker teker inceleyelim ve Zihinsel Düzenleme Tekniği’ni hayatımıza getirmek için ilk adımı atalım:

Zihinsel Düzenleme Tekniği iyimserlik veya kötümserlikle ilgili olmaksızın akılcı olan ve akılcı olmayan düşünce biçimlerini ve yaklaşımları birbirinden ayıracak ölçütler getirir. Bu ölçütler aracılığıyla problemin akılcı ve gerçekçi bir çözümünün yapılması mümkün olur.

Herhangi bir durumun veya olayın gerçekçi bir çözümlemesi için gerekli olan ölçütler şunlardır:

1- Düşünce veya yaklaşım biçiminiz objektif gerçeklere dayanmalıdır.

Ölçütlerine ve değerlerine güvendiğiniz 3-5 kişilik bir zihinsel jüri kurun. Bu jüride bulunanların o durumu ve olayı nasıl algılayacaklarını ve değerlendireceklerini düşünün.

Onların yaklaşımları da sizinki gibi mi olurdu? Yoksa olay daha farklı yorumlara da imkân verebilir mi?

Bu soruların cevaplarına göre olayı (durumu) ve dolayısıyla olayın yol açtığı tepkiyi abartıp abartmadığınız, yaklaşım ve yorum biçiminizin gerçekçi olup olmadığı konusunda fikir sahibi olabilirsiniz.

Örneğin, “Bu sınavı başaramayacağım” düşüncesi, eğer sınava ciddi bir gayretle hazırlanıyorsanız gerçekçi değildir.

Yarın diğer maddelere geçiş yapacağız.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.