Yatırım zirvesi sonuçları
Didim’de gerçekleşen 7. Turizm Yatırım Zirvesinin sonuç raporu kamuoyuyla paylaşıldı. Sektör temsilcileri tarafından 'Dış Politika ve Turizm' ana başlığında panel yapılan zirvenin sonuç raporu yayınlandı. Rapor ilçe ve ülke turizmi ile dış politika-turizm ilişkileri hakkında önemli tespitler içeriyor.
Didim Ticaret Odası'nın ev sahipliği ve Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın destekleriyle Aytaç-Nurullah Kocabıyık Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen 7'nci Turizm Yatırım Zirvesi'nin açılış konuşmalarını CHP Aydın Milletvekili Hüseyin Yıldız, 23 ve 24. Dönem Aydın Milletvekili ve 26. Dönem Ak Parti Aydın 1. Sıra Milletvekili Adayı Mehmet Erdem, Didim Kaymakamı İskender Yönden, Didim Belediye Başkanı A. Deniz Atabay, Aydın İl Kültür ve Turizm Müdürü Nuri Aktakka, ve Didim Ticaret Odası Başkanı Şaban Üstündağ gerçekleştirmişti.
Panel konuşmacıları olarak sonuç raporunu hazırlayan; Turizm Eski Bakanı Bahattin Yücel, CHP'nin Dışişlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Murat Özçelik, Sunnysider Club Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Baraner, TUROB Başkanı Timur Bayındır, Almanya Seyahat Acenteleri Birliği Uluslararası İlişkiler Komisyon Üyesi Hikmet Atilla ve Didim Turizm Derneği Başkanı Ercüment Alakaner, sektör hakkında çözüm ve önerilerini şu şekilde sıraladılar:
7. Didim Turizm Yatırım Zirvesi Sonuç Raporu’nda üç ayrı kategoride tespit edilen önlemler şu şekilde sıralandı:
Didim turizmi hakkında tespitler
Yatırımcının gelmesi için yerinde ve zamanında çalışmalar yapılmalı.
Didim'deki yeni turizm yatırımlarında spor tesisleri de olmalı.
Bölgenin Koruyucu Sağlık yönünden avantajları değerlendirilmeli. Sağlık hizmetlerinin etkin yapılabilmesi için yeni bir hastane inşa edilmeli.
Didim bir plan çerçevesinde gelişmeli. Burası bir turizm kenti ve böyle de kalmalı. Sadece yazlık ev anlayışı ile Didim kaybedilmemeli.
Didim, Antalya örneğindeki gibi sadece kitle turizminin yapıldığı bir bölge olmamalı. Tüm turizm ürünlerinin entegre edildiği bir model geliştirilmeli. Bu karlılık açısından da avantaj sağlar.
Latmos körfezi projesi ile Menderes Nehri ve Bafa Gölündeki doğal yaşam ve çevredeki antik kentlerimiz turizmle entegre edilmeli. Panayır adası projesi de faaliyete geçmeli.
Apollon, Pirene, Milet antik kentlerinin tanınırlığının artması için Unesco'ya yapılan Dünya Kültür Mirası başvuruların gereklilikleri yerine getirilmeli.
Turizm konsept değiştiriyor, çevre ve eğitime önem vermeliyiz. Turizm esnafının Turizm zirvesi ve sektör toplantılarına katılımı arttırmalıyız.
Apollon tapınağı üzerindeki kentsel dokuyla birlikte korunmalı.
Didim Meslek Yüksek Okulunun yer sorunu çözülmeli.
Didim’i Akbük ve Kazıklı üzerinden Bodrum Havalimanına bağlayan ve mesafeyi kısaltacak olan ‘’Turizm Yolu’’ yatırımı gerçekleşmeli
Didim'de ihtiyacımız olan altyapı ve çevre düzenlemeleri yapılmalı. Yeni yatırımlar planlı gerçekleşmeli. Neye ihtiyacımız varsa o yapılmalı.
Ülke turizmi hakkında tespitler
Büyükşehir yasasındaki yetki karmaşası ortadan kaldırılmalı
Turizm Hareketliliğinin yaşandığı İlçe Belediyelerine Devlet desteği arttırılmalı
Turist başına harcama sürekli düşüyor. Turist sayısında 6, turizm gelirinde 12. sıradayız. Kişi başına gelir arttırılmalı.
Otelcilerin bir yasası olmalı.
Kış sezonunda personelin işten çıkarılmaması için sosyal güvenlik teşviki olmalı.
Turizmi kolay bir iş olarak görerek plansız yatırımlarla sektöre girenler Turizme zarar veriyor. Turizm Yatırımları için acele ederek her yere otel doldurma telaşına girilmemeli. Talep oldukça arz yaratılmalı.
Deniz Kum ve Güneş de yavaş yavaş modasını kaybediyor. Ege, diğer zenginlikleri ile bu süreçte öne çıkabilir.
E-vize uygulaması klasik yöntemle birlikte yürütülmeli. Biri için diğerinden vazgeçilmemeli.
Dış politika ve turizm ilişkileri ile ilgili tespitler
Turizm sektöründeki üç ‘S’ denklemine (sea, sun ve sand (deniz, kum, güneş)) Artık yeni bir 'S' daha eklendi. O da security, yani güvenlik. İnsanlar güvenli bulmadıkları destinasyonlara gitmiyorlar.
Dünyada siyasi ve ekonomik bir kargaşa turizmi olumsuz etkiliyor. Çağımıza yakışmayan etnik ve dini çatışmalar yaşanıyor.
Türkiye bu güne kadar turizmi ülke imajına ilişkin bir araç olarak kullandı ve bunda da başarılı oldu. Son yıllarda Türkiye'yi takip eden, sempatiyle bakan insanların algısı değişiyor.
“Turizm çok boyutlu, çok renkli ve çok sesli bir sektör. Turizmi dünya siyasetinden ayrı düşünemeyiz. Bir sürü faktör sizin ürününüze tesir ediyor. Türkiye'deki siyaset ve onun dış politikaya yansıması Turizmi yakından ilgilendiriyor.
Radikal unsurlardan dolayı tatilciler İslam ülkelerine gitmek istemeyebiliyor. Bu imajı düzeltecek çalışmalar yapılmalı.
Ülkemizdeki Çatışmalardan kaynaklanan olumsuzluklar, askeri operasyonlar pazarlarımızı çok ciddi şekilde etkiliyor. Ülkeler, dışişleri bakanlıkları aracılığı ile Türkiye ile ilgili uyarılar yayınlıyor. Türkiye için yapılan seyahat uyarılarına Dışişleri Bakanlığı'nın anında müdahale etmesi gerekiyor. Resmi düzeyde yapılan açıklamalar ve girişimler son derece önemli.
Özgürlükler, demokratikleşme ve adalet mekanizmaları ekonomimizi ve yatırımcıyı doğrudan etkiliyor. Bu koşulları Avrupa standartlarına taşımak gerekiyor.
Yurt dışındaki ataşeliklerin faaliyetlerini geliştirmemiz gerekiyor. Onlar çalışmak istiyorlar ama hareket alanları dar. Turizm ataşeliklerinin daha efektif çalışması için etkinlikleri arttırılmalı ve bürokratik sorunlar giderilmeli. Çalışma alanları, hareket kabiliyetleri arttırılmalı.
Türkiye Suriye'den gelen 2 milyon sığınmacıya ev sahipliği yapıyor. Ama Türkiye ne yazık ki bu yönüyle değil de radikal unsurların koruyucusu ve onları yargılanmaktan kaçan ülke algısı ile anılıyor. Bu algının değişmesi için yapılan barışçıl çalışmaların iyi anlatılması gerekiyor.
UNWTO’nun tespiti en büyük turizm hareketlerinin komşular arasında olacağı yönünde. Komşularımızla münasebetlerimiz bu açıdan çok önemli. Dikkatli hareket etmek gerekiyor.