Türkiye'yi uçuracak imza!

İran ile Batılı devletlerarasında Avusturya'nın başkenti Viyana'da gerçekleştirilen nükleer müzakerelerde anlaşma sağlandı. Birleşmiş Milletler'in (BM) beş daimi üyesi ve Almanya (5+1) ile İran arasında 18 gündür süren nükleer müzakereler, her iki tarafında memnuniyetle karşıladığı bir çözümle son buldu. Nükleer anlaşma, dünyadaki son büyük pazarın açılması anlamına geliyor. Anlaşma ile ambargoların kalkacak olması özellikle en yakın komşusu Türkiye'yi memnun edecek. Yeni dönemle birlikte iki ülke arasında hedeflenen 30 milyar dolarlık ticaretin yolu açılacak. Özellikle inşaat, turizm, enerji, bankacılık, petrokimya, telekomünikasyon, ulaştırma ve otomotiv sektörlerinde ülkede büyük fırsatlar bulunuyor. Ticaret hacmi, geçen yıl 13.7 milyar dolar gerçekleşmişti.

ÇOK POTANSİYEL VAR

Türkiye İran'dan doğalgaz ve petrol alıyor. Ambargonun kalkması ve fiyatların düşmesi halinde daha uygun maliyetli alımlar artacak. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, “İran enerji sektörü açısından önemli bir rezervdir. O ülkenin kaynakları, petrol fiyatları açısından son derece önemli. Orada yatırıma dönüşmeyen birçok kalem biliyorum. Yaptırımlarla beraber kısıtlanmıştı. Şimdi onların önü açılmış olacak” dedi. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de, anlaşmanın iki ülke arasındaki ticaret ve yatırımları artıracağını vurguladı. Rusya'nın ardından en büyük doğalgaz rezervi yüzde 17 ile İran'ın elinde bulunuyor. Ancak rezervlerin sadece yüzde 48'lik bölümü işletilebiliyor.

KOMŞU PAZARI AÇILDI

İran, büyük yatırımcıların henüz girmediği bakir bir ekonomi. Barış ortamının İran'a yatırımcı akınına sebep olacağını belirten İstanbul Ticaret Odası Başkanı İbrahim Çağlar, “Türk girişimcisi, İranlı girişimci ile ortak üretim yapacaktır. Kapı komşumuza geçtiğimiz yıl yaptığımız ihracat 4 milyar dolar bile değil. Yılbaşında yürürlüğe giren Tercihli Ticaret Anlaşması ile Türkiye ve İran tarafında 300'e yakın üründe gümrük vergileri aşağıya çekilmişti zaten. Öngörüler gerçekleşirse yaptırımlar 65 gün içinde kalkacak. Rüzgâr iki ülke lehine esiyor” diye konuştu. Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi de, “Bölge ticaretine pozitif katkı sağlayacağına inanıyoruz” dedi.

TANAP'A DOPİNG

İran'dan alınacak gazın TANAP aracılığıyla Türkiye üzerinden Avrupa'ya ulaştırılması da gündemde. Çünkü Rusya ile anlaşmazlık yaşayan Avrupa, yeni doğalgaz kaynakları arıyor. Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Tarkan Kadooğlu, “Artık önemli rezervlere sahip İran petrol ve doğalgazı, Türkiye üzerinden Avrupa'ya aktarılabilir ” değerlendirmesinde bulundu. İstanbul Sanayi Odası Başkanı Erdal Bahçıvan da, “Özel sektörümüz uygulanan ambargolar nedeniyle İran'la ekonomik ilişkilerde tereddüt ve korkular yaşamaktaydı. İşte bu anlaşmayla olumsuz hava geride kalıyor” ifadelerini kullandı.

TURİZME MERHEM

Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği (TUROB) Başkanı Timur Bayındır, bu gelişmenin birçok alanda olduğu gibi turizmde de ilişkilerin normalleştirilmesini de sağlayacağını söyledi. Bayındır, “Bu yıl ilk beş ayda Türkiye'ye gelen turist sayısında yaşanan düşüşe rağmen İran pazarında yüzde 6.3 artış yaşandı. 5 ayda İranlı turist sayısı 656 bin kişi olarak gerçekleşti. Şimdi bunların sayısı hızla artacak” dedi.

KRONOLOJİ

58 yıllık problem

18 günde bitti

1957 - İran'ın nükleer programı 'Barış için Atom' programının bir parçası olarak ABD'nin yardımı ile başlatıldı.

1967 - İlk nükleer araştırma reaktörü faaliyete geçti.

1968 - İran, nükleer silahların yayılmasının önlenmesi anlaşmasına taraf oldu.

1973 - ABD, Fransa, Namibya, Güney Afrika ve Batı Almanya ile yeni anlaşmalar yapıldı.

1974 - Pehlevi İran'ın da nükleer silaha sahip olacağını söyledi. Sonra geri adım attı.

1979 - İran Devrimi'nin ardından tüm nükleer anlaşmalar feshedildi.

1995 - İran nükleer iş birliği için Rusya'ya yöneldi.

1996 - ABD, nükleer silah peşinde olduğunu söylediği İran'a ambargolara başladı

2002 - Rusya ile nükleer iş birliği artırıldı.

2003 - BM denetçileri Tahran'daki incelemelerde zenginleştirilmiş uranyum izine rastladı.

2004 - İran baskılarını artıran Batı ülkeleriyle müzakerelere başladı.

2006 - BM Güvenlik Konseyi'nin yaptırımları başladı.

2010 - BM'nin İran'la ilgili yeni yaptırımları başladı.

2011 - BM yetkilileri, İran'ın gizli uranyum zenginleştirme programı yürüttüğünü açıkladı.

2012 - AB, İran'a ambargo uygulamaya başladı.

2013 - İran, nükleer faaliyetlerini 6 ay süreyle donduran geçici anlaşmaya imza attı.

2014 - 1 Temmuz 2015'e kadar nihai anlaşmaya varılması hedefi konuldu.

2015 - Dün 18 gün süren oturumlar sonucunda müzakereler sonuçlandı.

İran dünya ile entegre olacak

ABD, Rusya, Çin, Fransa, İngiltere ve Almanya'nın İran ile uzlaştığı anlaşma, 1979 yılında gerçekleştirilen devrimin ardından batı ile ilk resmi yakınlaşma olarak kayda geçti. Avrupa Birliği Yüksek Temsilcisi ve UAEK (Uluslararası Atom enerji Ajansı) Başkan Yardımcısı Federica Mogherini ve İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, 2 haftadır süren nükleer müzakerelerin sonucunu düzenledikleri basın toplantısıyla dünyaya duyurdu. Anlaşma kapsamında yaptırımlar, Tahran'ın uzun vadeli olarak nükleer programını sınırlaması karşılığı kaldırılacak. İran, uranyum üretimini 19 bin düzeyinden 6.100 düzeyine düşürecek. Santrifüj üretimini ise 10 tondan 300 kilograma indirecek. BM müfettişleri İran'da belirlenen askeri tesislere kontrol amaçlı girebilecekler. AB bankaları, para transferi için kısıtlamaları kaldırılacak. Tahran daha fazla petrol ihraç edebilecek. İran devletinin en az 100 milyar dolara erişimi sağlanacak. Tahran Borsası yabancı yatırımcılara açılacak. Yüksek Temsilci Mogherini, “Hiç kimse bunun kolay olacağını düşünmedi. Tarihî kararlar da asla kolay olmaz zaten. Ancak müzakerelerdeki tüm kesintilere ve geri dönüşlere, birkaç uzatmaya rağmen, umut ve kararlılık, bütün zor anların üstesinden gelmemizi sağladı. Bizler daima kendi neslimize ve gelecektekilere karşı sorumlu olduğumuzun farkındaydık. Tarafların yapıcı angajmanı, heyetlerin becerisi ve özverili çalışması sayesinde müzakereleri başarıyla sonuçlandırdık” ifadesini kullandı. BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun da; anlaşmanın, liderlerin müzakereciliği ve diyaloğunun bir kanıtı olduğunu vurguladı. Ban, “Bu anlaşma uluslararası problemlerin çözümüne katkıda bulunacak” dedi. Türk Dışişleri Bakanlığı da, “anlaşmanın memnuniyetle karşılandığını” açıkladı.