Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
Aydem
Rıdvan Eşin

‘Yurtta Sulh Konseyi artık aydınlığa kavuşturulmalıdır’

SİYASET 16.05.2019 - 17:47, Güncelleme: 01.12.2020 - 14:50 4098+ kez okundu.
 

‘Yurtta Sulh Konseyi artık aydınlığa kavuşturulmalıdır’

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı İzmir Milletvekili Aytun Çıray, 15 Temmuz Hain Darbe girişiminin 'Yurtta Sulh Konseyi'nin aydınlığa kavuşturulması gerektiğini söyledi.

AYDIN- İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı İzmir Milletvekili Aytun Çıray, İYİ Parti’nin 15 Temmuz FETÖ hıyanetinin faili ‘Yurtta Sulh Konseyi’nin siyasi kanadının araştırılması için verdiği Meclis Araştırması Açılması önergesinde, partisi adına yaptığı konuşmada çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. 15 Temmuz FETÖ darbesi önceki bütün darbelerden farklıdır Çıray konuşmasına 15 Temmuz FETÖ Darbesinin önceki bütün darbelerden farklı olduğu tespitiyle başladı. 15 Temmuz’un Boğaziçi Köprüsü’nün akşam erken saatlerde tek yönlü olarak trafiğe kapatılmasıyla başlatıldığına dikkat çeken Çıray, vatandaşlarımızın bu nedenle olayı ilk anda bir darbe ile değil bir terör saldırısıyla şeklinde düşündüklerini vurguladı. Çıray, daha önceki darbelerin sabaha karşı gerçekleştirildiğini belirterek, bunda vatandaşlara silah doğrultmaktan zorunda kalınmayacak olmasının belirleyici olduğunu söyledi. Dinbaz bir yapılanmanın hiçbir ülkede benzeri görülmemiş dehşetengiz teşebbüsü Çıray, önceki darbelerde darbecilerin amaçlarını siyasi iktidarların güya bozdukları siyasi, sosyal dengeleri yeniden tesisiyle sınırladıklarına işaret ederek, 15 Temmuz FETÖ Hıyanet Darbesinin bu şablonun tamamen dışında olduğunun altını şöyle çizdi: “Yargıya ve devletin diğer kurumlarına olduğu gibi, Türk Silahlı Kuvvetlerinin kilit mevkilerine yerleştirilen, sızan dinbaz bir yapılanma, hiçbir ülkede benzerine rastlanmayan türden dehşetengiz bir darbe teşebbüsünü hayata geçirmiştir.” Bedeli 249 şehit, 2301 gazi ve ağır sosyo-psikojik sosyal travma Çıray, bu darbe teşebbüsünün bedelinin ‘249 şehit, 2301 gazi ve bunlara tanıklık etmekten kaynaklanan ağır sosyo-psikolojik sosyal travma’ olduğuna dikkat çekerek, bu hain kalkışmanın yolunun yargının FETÖ tarafından ele geçirilmesi ve TSK’nın gerçek subaylarının Ergenekon, Balyoz vb. FETÖ kumpaslarında tasfiye edilmesi ile açıldığını belirtti. Bütün bunlara rağmen 15 Temmuz gecesi tasfiyeye uğrayan o vatansever ordu ve polis mensuplarının sokağa dökülmesi, TSK ve polisimizin büyük çoğunluğunun kalkışmaya karşı durması ve Yüce Meclisin iradesi sayesinde bu hıyanetin akamete uğratıldığına dikkat çeken Çıray, burada ortaya çıkan fırsatın değerlendirilmediğini vurguladı. Kaçırılan fırsatı hain darbeyi aydınlatmak için kurulan Meclis Araştırma Komisyonu’nun çalışmalarının AKP tarafından engellenmesi olarak tanımlayan Çıray, böyle olmasaydı olayın mahiyetinin, arka planının ve sorumlularının ortaya çıkmış olabileceğini belirtti. Allah’ın lütfu denilerek at izi it izine karıştırıldı Çıray, 15 Temmuz FETÖ Hıyanet Darbesini Araştırma Komisyonu’nun, darbeyi Allah’ın lütfu olarak niteleyip, sözde başkanlık sistemi için katalizör olarak kullanmak isteyenler tarafından battal hale getirildiğini belirtti ve böylece uğursuz teşebbüsün yarı karanlıkta bırakılarak at izinin it izine karıştırıldığını vurguladı. Hiç kimse Genel Başkanımız Meral Akşener’e ‘Yurtta sulh cihanda sulh’ sözüne atıfta bulundu diye dil uzatamaz Komisyonun çalışmalarını hakkıyla tamamlayamamış olmasının büyük sorunlar ortaya çıkardığına işaret eden Çıray, McCarthy benzeri itham ve iftiraları buna örnek olarak gösterdi. “Asıl FETÖ’cüler ‘Metastaz’ adlı kitapta gösterildiği üzere, ortalıkta cirit atarlarken, sonunda iş genel başkanımıza ‘Yurtta Sulh Cihanda Sulh’ sözüne atıfta bulunduğu için seçilmiş İstanbul Belediye Başkanı’nın olmadığı Belediye Meclisi Salonu’nda dil uzatılmasına vardı” diyen Çıray, İYİ Parti adına yaptığı konuşmayı şu cümlelerle noktaladı: “İlgili şahsı ciddiye almıyoruz tabii. Çünkü ahmakça bir kibirle Suriye politikalarını bu sözün inkarı üzerine kuran bakanlarınız varken, bu zavallı müfteriden, başta Atatürk olmak üzere, Osmanlı Paşalarının acı tecrübelerden damıttıkları bir kurtuluş mirası olan “Yurtta sulh cihanda sulh” sözünü anlamasını beklemek, haksızlık olurdu. Artık bu hamasi iftiraların önünü tamamen kapatmak amacıyla verdiğimiz, Yurtta Sulh Konseyi Üyelerini ve gerçekleri aydınlatmak üzere demokrasi ve insanlık adına bu önergemize tüm partilerimizin desteğini bekliyor saygılar sunuyorum.”
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı İzmir Milletvekili Aytun Çıray, 15 Temmuz Hain Darbe girişiminin 'Yurtta Sulh Konseyi'nin aydınlığa kavuşturulması gerektiğini söyledi.

AYDIN- İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı İzmir Milletvekili Aytun Çıray, İYİ Parti’nin 15 Temmuz FETÖ hıyanetinin faili ‘Yurtta Sulh Konseyi’nin siyasi kanadının araştırılması için verdiği Meclis Araştırması Açılması önergesinde, partisi adına yaptığı konuşmada çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

15 Temmuz FETÖ darbesi önceki bütün darbelerden farklıdır

Çıray konuşmasına 15 Temmuz FETÖ Darbesinin önceki bütün darbelerden farklı olduğu tespitiyle başladı. 15 Temmuz’un Boğaziçi Köprüsü’nün akşam erken saatlerde tek yönlü olarak trafiğe kapatılmasıyla başlatıldığına dikkat çeken Çıray, vatandaşlarımızın bu nedenle olayı ilk anda bir darbe ile değil bir terör saldırısıyla şeklinde düşündüklerini vurguladı. Çıray, daha önceki darbelerin sabaha karşı gerçekleştirildiğini belirterek, bunda vatandaşlara silah doğrultmaktan zorunda kalınmayacak olmasının belirleyici olduğunu söyledi.

Dinbaz bir yapılanmanın hiçbir ülkede benzeri görülmemiş dehşetengiz teşebbüsü

Çıray, önceki darbelerde darbecilerin amaçlarını siyasi iktidarların güya bozdukları siyasi, sosyal dengeleri yeniden tesisiyle sınırladıklarına işaret ederek, 15 Temmuz FETÖ Hıyanet Darbesinin bu şablonun tamamen dışında olduğunun altını şöyle çizdi:

“Yargıya ve devletin diğer kurumlarına olduğu gibi, Türk Silahlı Kuvvetlerinin kilit mevkilerine yerleştirilen, sızan dinbaz bir yapılanma, hiçbir ülkede benzerine rastlanmayan türden dehşetengiz bir darbe teşebbüsünü hayata geçirmiştir.”

Bedeli 249 şehit, 2301 gazi ve ağır sosyo-psikojik sosyal travma

Çıray, bu darbe teşebbüsünün bedelinin ‘249 şehit, 2301 gazi ve bunlara tanıklık etmekten kaynaklanan ağır sosyo-psikolojik sosyal travma’ olduğuna dikkat çekerek, bu hain kalkışmanın yolunun yargının FETÖ tarafından ele geçirilmesi ve TSK’nın gerçek subaylarının Ergenekon, Balyoz vb. FETÖ kumpaslarında tasfiye edilmesi ile açıldığını belirtti.

Bütün bunlara rağmen 15 Temmuz gecesi tasfiyeye uğrayan o vatansever ordu ve polis mensuplarının sokağa dökülmesi, TSK ve polisimizin büyük çoğunluğunun kalkışmaya karşı durması ve Yüce Meclisin iradesi sayesinde bu hıyanetin akamete uğratıldığına dikkat çeken Çıray, burada ortaya çıkan fırsatın değerlendirilmediğini vurguladı.

Kaçırılan fırsatı hain darbeyi aydınlatmak için kurulan Meclis Araştırma Komisyonu’nun çalışmalarının AKP tarafından engellenmesi olarak tanımlayan Çıray, böyle olmasaydı olayın mahiyetinin, arka planının ve sorumlularının ortaya çıkmış olabileceğini belirtti.

Allah’ın lütfu denilerek at izi it izine karıştırıldı

Çıray, 15 Temmuz FETÖ Hıyanet Darbesini Araştırma Komisyonu’nun, darbeyi Allah’ın lütfu olarak niteleyip, sözde başkanlık sistemi için katalizör olarak kullanmak isteyenler tarafından battal hale getirildiğini belirtti ve böylece uğursuz teşebbüsün yarı karanlıkta bırakılarak at izinin it izine karıştırıldığını vurguladı.

Hiç kimse Genel Başkanımız Meral Akşener’e ‘Yurtta sulh cihanda sulh’ sözüne atıfta bulundu diye dil uzatamaz

Komisyonun çalışmalarını hakkıyla tamamlayamamış olmasının büyük sorunlar ortaya çıkardığına işaret eden Çıray, McCarthy benzeri itham ve iftiraları buna örnek olarak gösterdi. “Asıl FETÖ’cüler ‘Metastaz’ adlı kitapta gösterildiği üzere, ortalıkta cirit atarlarken, sonunda iş genel başkanımıza ‘Yurtta Sulh Cihanda Sulh’ sözüne atıfta bulunduğu için seçilmiş İstanbul Belediye Başkanı’nın olmadığı Belediye Meclisi Salonu’nda dil uzatılmasına vardı” diyen Çıray, İYİ Parti adına yaptığı konuşmayı şu cümlelerle noktaladı:

“İlgili şahsı ciddiye almıyoruz tabii. Çünkü ahmakça bir kibirle Suriye politikalarını bu sözün inkarı üzerine kuran bakanlarınız varken, bu zavallı müfteriden, başta Atatürk olmak üzere, Osmanlı Paşalarının acı tecrübelerden damıttıkları bir kurtuluş mirası olan “Yurtta sulh cihanda sulh” sözünü anlamasını beklemek, haksızlık olurdu.

Artık bu hamasi iftiraların önünü tamamen kapatmak amacıyla verdiğimiz, Yurtta Sulh Konseyi Üyelerini ve gerçekleri aydınlatmak üzere demokrasi ve insanlık adına bu önergemize tüm partilerimizin desteğini bekliyor saygılar sunuyorum.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.