Yazar Mehmet Oral, kitabını anlattı
Yazar Mehmet Oral, kitabını anlattı
“Yaşadıklarım İbretlik Anılarım Görüş Ve Düşüncelerim” baskısını gerçekleştirip okuyucunun beğenisine sunan yazar Mehmet Oral ile kitabını konuştuk.
“Yaşadıklarım İbretlik Anılarım Görüş Ve Düşüncelerim” baskısını gerçekleştirip okuyucunun beğenisine sunan yazar Mehmet Oral ile kitabını konuştuk.
AYDIN- Oral, kitabında yaşadıklarını, yaşadıklarından çıkardığı dersleri kaleme aldığını söyledi. Biz sorduk, Oral anlattı. Sorularımız ve yanıtları şöyle:
Merhaba sevgili Mehmet Bey öncelikle kendinizi tanıtır mısınız?
Adım Mehmet Oral, Emekli Maarif Müfettişiyim. Ben, büyük devlet adamı ve büyük asker Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümünden 4 yıl önce doğmuşum. Biz 5 kardeşiz. Babam köyün fakir insanlarından biriydi. Duvar ustası olarak çalıştı, hayatını geçimini bununla temin etti. Ben de evin en büyüğü olarak daha 14 15 yaşlarındayken çalışmak zorunda kaldım. Ailemin geçimini sağlamak için duvarcı ustalarının çamurculuğunu yaptım. 1949 yılı ekim başında Ortaklar Köy Enstitüsü’ne kaydım yapıldı 1956 yılında ilkokul öğretmeni olarak mezun oldum. Gönüllü Hakkari Vilayetini istedim. İki yıl Şemdinli’de ilkokul öğretmenliği yaptım. Öğretmenlik yaparken yükseköğrenimimi tamamladım. İdarecilik eğitimi veren Kamu Yönetim Uzmanı unvanını kazandıran T.C. Ortadoğu Amme İdaresi Enstitüsü’nü bitirdim. Aydın’ın ilk kültür müdürü benim ve ilköğretim müfettişliğinden emekli oldum. Şimdi emeklilik hayatımı bir şeyler karalayarak geçirmeye çalışıyorum.
Bu ikinci kitabınızda neler anlattınız kısaca kitabınızı öğrenebilir miyiz?
Bu kitabımın ilk bölümü çocukluğum, öğrenciliğim ve köyde geçen fakir hayatımı anlatıyor. Okullarda ve girip gördüğüm her sistemin doğru ve yanlışlarını objektif bir biçimde anlattım. Benim gibi mürekkep yalamış, sıradan değil de devamlı okuyan, bilgisini arttıran insanlara hitap ediyorum. Ama maalesef çoğunluk günü yaşıyor. Televizyonlarda hepimizin evine giren, insanları adeta uyumaya iten, uyandırmamaya yönelik dizilerle vakit geçiren insanlar çoğaldı. Okumuşlar okumamışlar diye ayırmıyorum. Maalesef ki okumuşların içinde de böyleleri var. Bizim gibi insanların dünyaya bırakacağı en büyük miras, evlatlarını iyi yetiştirmek ve bir eser bırakmak olmalı. Ben de çocukluktan itibaren yaşadıklarımı, ibretlik anılarımı, görüş ve düşüncelerimi de göz önünde tutarak bir kitap yazmaya çalıştım. Okurlarım kitabı okuduktan sonra kitapla ilgili olumlu veya olumsuz yönlerini bana iletirlerse çok memnun olurum.
Bilgi birikimi olmayan, çok fazla okumamış, önüne gelen herkes çalıntı söz ve düşüncelerle kitaplar çıkarıyor bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?
Ben de kitabımın sonuna doğru birçok yazarın görüşlerinden faydalandım. Ama o bilgileri özümsediğim kanaatindeyim. Yani o bilgileri yaşantıma aksettirmeye çalışan birisiyim. İsmini yazarak fikirlerini öne sürdüğüm yazarlar olduğu gibi belki aralarında ismini zikretmeden, görüşlerini tırnak içinde yazdığım yazarların cümleleri de olabilir. Bilmiyorum bu şekil kaynağını belirtmeden kaçamak yazdığım cümleler oldu mu ama fikir sahibinin adını zikretmeye dikkat etmeye çalıştım.
Gençlerde gördüğünüz artı ve eksiklikler nelerdir gençlere ne gibi tavsiyelerde bulunursunuz?
Şimdiki gençlerin kendi düşünceleri yok çünkü felsefe bilmiyorlar. Şu an sadece torunumla tartışabiliyorum. Yüzde 1’de olsa olumlu gördüğüm gençler var. Çoğalmasını temenni ediyorum. Gençlere şu tavsiyede bulunuyorum: Müslümanlık, Sosyal Demokratlık, Atatürkçülük, Türk Milliyetçiliği Ülkücülüğü, bu kavramları kullanırken veya benimserken fanatiklik gibi değil de gerçekten bu kavramları iyi bilip ona göre özümsemeleridir. Röportaj: Muhammet ÖZDEMİR
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.