Hasan Dinçer
Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
Mustafa Savaş
Rıdvan Eşin

Tüm Emekliler Sendikası, seçim tavrını açıkladı

GÜNCEL 23.05.2018 - 15:40, Güncelleme: 01.12.2020 - 14:50 3563+ kez okundu.
 

Tüm Emekliler Sendikası, seçim tavrını açıkladı

Tüm Emekliler Sendikası Genel Başkanı Salman Hürkardeş, “16 yıldır iktidar olan AKP, ülkeyi darbe dönemlerinden farkı olmayan antidemokratik uygulamalarla yönetmeye çalışmaktadır” dedi.

AYDIN- Seçimlere giderken emeklilerin durumu ve tavrıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Tüm Emekliler Sendikası Genel Başkanı Salman Hürkardeş, “15 Temmuz darbesi gerekçesiyle ilan edilen OHAL iki yılı da geride bırakmıştır. Çıkarılan KHK’lerle ve sudan gerekçelerle binlerce kişi görevinden alınarak mağdur edilmiştir. Basın kuruluşları baskıyla yandaşlara sattırılmış, yüzlerce gazeteci, aydın ve öğretim görevlileri hapislere atılmış, şiddet ve korku salarak toplum sindirilmeye çalışılmaktadır” diye konuştu. Hürkardeş, yapılan Anayasa değişikliğiyle tek adam diktatörlüğü ilan edildiğini, Meclisin devre dışı bırakıldığını, Bakanlıkların adeta sekreteryaya dönüştürüldüğünü, yargının iktidar partisinin yörüngesine getirildiğini, hukuk sisteminin tamamen değiştirildiğini, kişiye göre karar veren bir organ haline getirildiğini, Üniversitelerin en son bölme uygulamalarıyla işlevsiz, bilim üretemez duruma getirildiğini, İşçi ve emekçi kesimlere kaşıkla verilen sadaka zamların ilk aydan itibaren kepçeyle geri alındığını ifade ederek, açıklamasını şöyle sürdürdü: “İş kazaları (16 yılda 21.000 kişi yaşamını yitirdi)na yönelik duyarsızlıklar devam etmekte ( Soma’da katledilen 301 madencinin davası bitmedi sorumluları belli değil). Kamu mallarının yandaşlara peşkeş çekilmesi devam etmekte (en son satılan şeker fabrikaları)dir. Cemaat vakıflarında çocukları istismar edenlerin elini, kolunu sallayarak sokaklarda gezdiği, günde ortalama bir kadının öldürüldüğü ve suçluların himaye gördüğü, kimsenin can güvenliğinin olmadığı güvencesiz bir ortamda yaşamaktayız. Ülkedeki bu olumsuzluklara rağmen dış politikada da bütün komşularla kavgalı duruma getirilmiş bir politika ve sonuç olarak Irak ve Suriye’de iflas eden bir dış politika, Emperyalist ABD ve işbirlikçilerinin İsrail’le beraber 14 Mayıs’ta silahsız Filistinlilere ateş etme sonucu 60 kişiden fazla insanın ölümüyle devam eden çatışmalara karşı dünya ülkelerinden ve özellikle İslam ülkelerinden, Ülkemiz de dahil olmak üzere ciddi bir yaptırımın yapılmaması, yaşadığımız kaos ortamının kısa bir özetidir. Bu nedenle diyoruz ki ABD ve İsrail’le yapılan tüm ticari ve askeri anlaşmalar derhal feshedilmelidir.” 2018 yılı bütçesi hazırlanırken, 66 milyar liralık açığın yüzde 86’nın vergiden ve toplanan vergilerin de yüzde 60’nın dolaylı vergilerden oluştuğunu belirttiklerini dile getiren Genel Başkan Hürkardeş, “Ayrıca bütçe kalemlerinde; Cumhurbaşkanlığı, Milli Savunma, İçişleri, Jandarma, Emniyet, MİT ve Diyanet’in bütçeleri ortalama yüzde 27 artış yaparken, Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlığı ortalama bütçeleri yüzde 11 oranında arttırılmıştır. Bu tablo da gösteriyor ki, 2018 yılının yüzde 30-40 zam yılı olacağı ve Irak ve Suriye’deki askeri harekatlar da savaş yılı olacağının göstergesiydi” dedi. Hürkardeş, açıklamasını şöyle sonlandırdı: “Seçimlere yönelik rüşvet niteliğinde emeklilere verilen bin liraya kimse kanmayacaktır. Zaten verilen zamların daha fazlası geri alınmış durumdadır. Sağlık(şehir hastaneleri), Ulaşım(yol ve köprüler) garanti kapsamında yandaş firmalara verilmiş ve geçmediğimiz yolların, yatmadığımız hastanelerin parası bizlerden alınmaktadır. Nisan 2018 itibariyle Türk İş’in araştırmasına göre; Açlık sınırı bin 680 lira, yoksulluk sınırı 5 bin 473 lira. Bir kişinin İhtiyaçları 2 bin 73.00 liradır. Emekliler ve emekçi kesime verilen yüzde 3.5-4 oranındaki zamlar yılın ilk aylarında erimiş ve aldıkları maaşları pastadan alınan pay da gittikçe küçülmüştür. Ortalama bin-2 bin lira maaş alan emeklilerin sayısı açlık sınırının altında kalan miktarı son fiyat artışlarıyla günden güne artmış ve 7 milyonu geçmiştir. OHAL koşularında alınan bu baskın seçimin amacının Topluma baskı yaparak, korku salmak, sindirmek ve bir kez daha iktidarı ele geçirmek olduğunu artık herkes bilmektedir. Seçimlerde Devletin bütün olanakları kullanılırken ve bir Cumhurbaşkanı adayı hapiste tutulurken adaletli bir seçim yapılacağından hiç kimse bahsedemez ve kimseyi de inandıramazlar. EMEKLİLER BU SEÇİMDE KİME OY VERECEK Yukarıda çizilen Ülkemiz siyasi tablosuna göre emekliler olarak: -Seçim beyannamelerinde; emeklilere sendikal hakları yasal güvenceye alacak, emeklileri taraf kabul edecek ve yüzdelik zam değil, Toplu sözleşme yapacak partileri, -Savaşa değil, emekliye, emekçiye insanca yaşayabilmesi için bütçeden pay ayıran, yurtta ve dünyada barışı savunanlara, -Kimseyi ötekileştirmeyen, adalet, barış ve demokrasiyi savunan, temel tüketim mallarından vergi alınmamasını, dolaylı vergilerin azaltılmasını savunan, -Sağlıkta kesintilerin kaldırılmasını, parasız Sağlık ve Eğitimi savunan, -Gelirde ve paylaşımda adaletin sağlanmasını savunan, -Tek adam değil demokratik, çoğulcu parlamenter sistemi ve kuvvetler ayrılığına, laik, özgür, eşit yurttaşlık hakkını savunan ve bu iddialarında samimi olan yapı ve blok’un desteklenmesini uygun buluyoruz. Anayasa referandumunda, adalet yürüyüşünde ve Gezi’de olduğu gibi ‘HAYIR’ cephesini ama’sız, Fakat’sız güçlendirerek sistemden hükümetten, tek adam diktatoryasından şikayetçi olan tüm katmanların güçbirliğiyle bu ablukanın aşılacağına inancımız tamdır. Bu nedenle başta emekli örgütleri olmak üzere tüm Emek ve Demokrasi güçleriyle bulunduğumuz yerellerde işbirliği yaparak mevcut ablukayı hep beraber kaldıracağız.”
Tüm Emekliler Sendikası Genel Başkanı Salman Hürkardeş, “16 yıldır iktidar olan AKP, ülkeyi darbe dönemlerinden farkı olmayan antidemokratik uygulamalarla yönetmeye çalışmaktadır” dedi.

AYDIN- Seçimlere giderken emeklilerin durumu ve tavrıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Tüm Emekliler Sendikası Genel Başkanı Salman Hürkardeş, “15 Temmuz darbesi gerekçesiyle ilan edilen OHAL iki yılı da geride bırakmıştır. Çıkarılan KHK’lerle ve sudan gerekçelerle binlerce kişi görevinden alınarak mağdur edilmiştir. Basın kuruluşları baskıyla yandaşlara sattırılmış, yüzlerce gazeteci, aydın ve öğretim görevlileri hapislere atılmış, şiddet ve korku salarak toplum sindirilmeye çalışılmaktadır” diye konuştu.

Hürkardeş, yapılan Anayasa değişikliğiyle tek adam diktatörlüğü ilan edildiğini, Meclisin devre dışı bırakıldığını, Bakanlıkların adeta sekreteryaya dönüştürüldüğünü, yargının iktidar partisinin yörüngesine getirildiğini, hukuk sisteminin tamamen değiştirildiğini, kişiye göre karar veren bir organ haline getirildiğini, Üniversitelerin en son bölme uygulamalarıyla işlevsiz, bilim üretemez duruma getirildiğini, İşçi ve emekçi kesimlere kaşıkla verilen sadaka zamların ilk aydan itibaren kepçeyle geri alındığını ifade ederek, açıklamasını şöyle sürdürdü:

“İş kazaları (16 yılda 21.000 kişi yaşamını yitirdi)na yönelik duyarsızlıklar devam etmekte ( Soma’da katledilen 301 madencinin davası bitmedi sorumluları belli değil). Kamu mallarının yandaşlara peşkeş çekilmesi devam etmekte (en son satılan şeker fabrikaları)dir.

Cemaat vakıflarında çocukları istismar edenlerin elini, kolunu sallayarak sokaklarda gezdiği, günde ortalama bir kadının öldürüldüğü ve suçluların himaye gördüğü, kimsenin can güvenliğinin olmadığı güvencesiz bir ortamda yaşamaktayız.

Ülkedeki bu olumsuzluklara rağmen dış politikada da bütün komşularla kavgalı duruma getirilmiş bir politika ve sonuç olarak Irak ve Suriye’de iflas eden bir dış politika,

Emperyalist ABD ve işbirlikçilerinin İsrail’le beraber 14 Mayıs’ta silahsız Filistinlilere ateş etme sonucu 60 kişiden fazla insanın ölümüyle devam eden çatışmalara karşı dünya ülkelerinden ve özellikle İslam ülkelerinden, Ülkemiz de dahil olmak üzere ciddi bir yaptırımın yapılmaması, yaşadığımız kaos ortamının kısa bir özetidir. Bu nedenle diyoruz ki ABD ve İsrail’le yapılan tüm ticari ve askeri anlaşmalar derhal feshedilmelidir.”

2018 yılı bütçesi hazırlanırken, 66 milyar liralık açığın yüzde 86’nın vergiden ve toplanan vergilerin de yüzde 60’nın dolaylı vergilerden oluştuğunu belirttiklerini dile getiren Genel Başkan Hürkardeş, “Ayrıca bütçe kalemlerinde; Cumhurbaşkanlığı, Milli Savunma, İçişleri, Jandarma, Emniyet, MİT ve Diyanet’in bütçeleri ortalama yüzde 27 artış yaparken, Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlığı ortalama bütçeleri yüzde 11 oranında arttırılmıştır. Bu tablo da gösteriyor ki, 2018 yılının yüzde 30-40 zam yılı olacağı ve Irak ve Suriye’deki askeri harekatlar da savaş yılı olacağının göstergesiydi” dedi. Hürkardeş, açıklamasını şöyle sonlandırdı:

“Seçimlere yönelik rüşvet niteliğinde emeklilere verilen bin liraya kimse kanmayacaktır. Zaten verilen zamların daha fazlası geri alınmış durumdadır.

Sağlık(şehir hastaneleri), Ulaşım(yol ve köprüler) garanti kapsamında yandaş firmalara verilmiş ve geçmediğimiz yolların, yatmadığımız hastanelerin parası bizlerden alınmaktadır.

Nisan 2018 itibariyle Türk İş’in araştırmasına göre;

Açlık sınırı bin 680 lira, yoksulluk sınırı 5 bin 473 lira. Bir kişinin İhtiyaçları 2 bin 73.00 liradır.

Emekliler ve emekçi kesime verilen yüzde 3.5-4 oranındaki zamlar yılın ilk aylarında erimiş ve aldıkları maaşları pastadan alınan pay da gittikçe küçülmüştür. Ortalama bin-2 bin lira maaş alan emeklilerin sayısı açlık sınırının altında kalan miktarı son fiyat artışlarıyla günden güne artmış ve 7 milyonu geçmiştir.

OHAL koşularında alınan bu baskın seçimin amacının Topluma baskı yaparak, korku salmak, sindirmek ve bir kez daha iktidarı ele geçirmek olduğunu artık herkes bilmektedir. Seçimlerde Devletin bütün olanakları kullanılırken ve bir Cumhurbaşkanı adayı hapiste tutulurken adaletli bir seçim yapılacağından hiç kimse bahsedemez ve kimseyi de inandıramazlar.

EMEKLİLER BU SEÇİMDE KİME OY VERECEK

Yukarıda çizilen Ülkemiz siyasi tablosuna göre emekliler olarak:

-Seçim beyannamelerinde; emeklilere sendikal hakları yasal güvenceye alacak, emeklileri taraf kabul edecek ve yüzdelik zam değil, Toplu sözleşme yapacak partileri,

-Savaşa değil, emekliye, emekçiye insanca yaşayabilmesi için bütçeden pay ayıran, yurtta ve dünyada barışı savunanlara,

-Kimseyi ötekileştirmeyen, adalet, barış ve demokrasiyi savunan, temel tüketim mallarından vergi alınmamasını, dolaylı vergilerin azaltılmasını savunan,

-Sağlıkta kesintilerin kaldırılmasını, parasız Sağlık ve Eğitimi savunan,

-Gelirde ve paylaşımda adaletin sağlanmasını savunan,

-Tek adam değil demokratik, çoğulcu parlamenter sistemi ve kuvvetler ayrılığına, laik, özgür, eşit yurttaşlık hakkını savunan ve bu iddialarında samimi olan yapı ve blok’un desteklenmesini uygun buluyoruz.

Anayasa referandumunda, adalet yürüyüşünde ve Gezi’de olduğu gibi ‘HAYIR’ cephesini ama’sız, Fakat’sız güçlendirerek sistemden hükümetten, tek adam diktatoryasından şikayetçi olan tüm katmanların güçbirliğiyle bu ablukanın aşılacağına inancımız tamdır. Bu nedenle başta emekli örgütleri olmak üzere tüm Emek ve Demokrasi güçleriyle bulunduğumuz yerellerde işbirliği yaparak mevcut ablukayı hep beraber kaldıracağız.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.