Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
Aydem
Rıdvan Eşin

Sezgin, iktidarı eleştirdi

SİYASET 16.10.2020 - 17:30, Güncelleme: 01.12.2020 - 14:50 3145+ kez okundu.
 

Sezgin, iktidarı eleştirdi

"Berberoğlu kararıyla yerel mahkeme Anayasa Mahkemesini vesayet altına almıştır"

"İktidar, yandaşı olmayan her kurumu imha etmeye çalışıyor" "Süt üreticileri, girdi maliyetlerine gelen zamların altında eziliyor" İYİ Parti Aydın Milletvekili Aydın Adnan Sezgin, TBMM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada Anayasa Mahkemesi'nin Enis Berberoğlu ile ilgili kararını yok sayan yerel mahkemeyi ağır dille eleştirdi. Sezgin ayrıca, iktidarın yandaşı olmayan her kurum ve kuruluşu imha etmeye çalıştığını belirterek, "yetmiş yıla yakın süredir var olan Tabipler Birliği'ne yönelik, en kaba şekilde, mütecaviz bir tutum sergileniyor. Tabipler Birliği ağır isnatlara tabi tutuluyor, kanıtsız suçlamalara muhatap kılınıyor." ifadelerini kullandı. Çiğ süt alım fiyatlarının bir yıla yakın bir süredir artırılmamasını da gündeme getiren Aydın Milletvekili Sezgin, "Süt üreticilerine asgari düzeyde destek olabilmek için ya çiğ süt alım fiyatları artırılmalı ya da maliyet artışları telafi edilmelidir" şeklinde konuştu. Aydın Adnan Sezgin'in konuşması şöyle: "Yerel mahkemenin Enis Berberoğlu kararı, hukuk tarihimiz içinde evrensel hukuk bakımından da büyük bir ayıptır. Mevcut tek adam rejimi yetmiyor, totaliter düzene doğru her gün yeni bir adım atılıyor. Anayasa Mahkemesinin yetkileri hakkında çağ dışı ve mülevves tartışmayı takiben, yerel mahkeme vasıtasıyla Anayasa Mahkemesi ve hukuk devleti daha da örseleniyor, etkisi aşındırılıyor. Yerel mahkemenin Anayasa Mahkemesine had bildirmesi ne demek? Kısacası, yerel mahkemenin Anayasa Mahkemesini vesayet altına alması demek oluyor. Bunlar da yetmiyor, kurumlar arasında hem gülünç hem acıklı gerginlikler körükleniyor. Evet, tek adam rejimi daha da hoyrat olma yolunda ilerlerken önünde ne varsa yıkmak istiyor, Türkiye'yi kaosa sürüklüyor. Böylesine bir rejimin ne ülkemizde ne de dünyada itibarı korunabilir. Bu meyanda Sayın Berberoğlu'nu içten duygularla selamlıyorum. Değerli arkadaşlar, görüştüğümüz kanun teklifinin 6'ncı maddesiyle yapılması planlanan düzenleme, tıp fakültesi kurmak isteyen vakıf üniversitelerine asgari 200 yataklı hastane yapmaları şartını getirmektedir. Düzenlemeyi olumlu ama yetersiz karşılıyoruz. Geçmişte açılıp da bu şartları taşımayan tıp fakülteleriyle ilgili herhangi bir düzenleme yapılmamış olması önemli bir sorun olarak ortada bırakılmıştır. Ayrıca, konuyla ilgili ülkemizdeki tek meslek örgütü olan Türk Tabipleri Birliğinden görüş alınmamış olması da vahim bir eksikliktir. İktidar, yandaşı olmayan her kurum ve kuruluşu imha etmeye çalıştığı gibi, yetmiş yıla yakın süredir var olan bu yapıya, en kaba şekilde, mütecaviz bir tutum sergiliyor. Tabipler Birliği ağır isnatlara tabi tutuluyor, kanıtsız suçlamalara muhatap kılınıyor. Oysa hekimlerimiz ve pandemi sürecinde toplum sağlığını ön planda tutarak büyük bir özveriyle hayatlarını riske atan tüm sağlık çalışanları en yüksek saygıyı hak etmektedirler. Onları temsil eden kuruluşlar da saygıya layıktır. Evvelsi gün seçim bölgem Aydın'da, Aydın Tabip Odası Başkanı Doktor Esat Ülkü'yü coronavirüs nedeniyle maalesef kaybettik. Aylardır coronavirüsle mücadelede kaybettiğimiz tüm sağlık emekçilerimizi buradan bir kere daha rahmet ve şükranla anıyorum. Değerli arkadaşlar, başka bir meseleye de değineceğim: Süt üretimindeki girdi maliyetlerinin son dönemde hızlı bir şekilde artması nedeniyle çiğ süt üreticileri büyük sıkıntılar yaşamaktadır. Çiğ sütün litre fiyatı 15 Kasım 2019'dan bu yana brüt 2 lira 30 kuruşa sabitlenmiştir. Oysa bu tarihten itibaren yem fiyatları ve tüm girdi maliyetleri fevkalade yükselmiştir. Girdi maliyetlerindeki ciddi artışlara rağmen geçen hafta gerçekleştirilen Ulusal Süt Konseyi toplantısında çiğ süt alım fiyatında artış yapılmaması kararı alınmıştır. Çiğ süt üreticileri çok zor durumdadır. Arjantin ve Uruguay gibi meraya dayalı ucuz maliyetli üretim yapan ülkelerden sonra en ucuz çiğ süt fiyatı Türkiye'dedir. Süt üreticilerine asgari düzeyde destek olabilmek için ya çiğ süt alım fiyatları artırılmalı ya da maliyet artışları telafi edilmelidir. Aksi takdirde üreticilerimizin, üretimi sona erdirerek hayvanları kesime göndermesi riski çok ciddi bir tehdit olarak hayvancılık sektörümüzün ve ekonomimizin önünde durmaktadır."
"Berberoğlu kararıyla yerel mahkeme Anayasa Mahkemesini vesayet altına almıştır"

"İktidar, yandaşı olmayan her kurumu imha etmeye çalışıyor"

"Süt üreticileri, girdi maliyetlerine gelen zamların altında eziliyor"

İYİ Parti Aydın Milletvekili Aydın Adnan Sezgin, TBMM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada Anayasa Mahkemesi'nin Enis Berberoğlu ile ilgili kararını yok sayan yerel mahkemeyi ağır dille eleştirdi.

Sezgin ayrıca, iktidarın yandaşı olmayan her kurum ve kuruluşu imha etmeye çalıştığını belirterek, "yetmiş yıla yakın süredir var olan Tabipler Birliği'ne yönelik, en kaba şekilde, mütecaviz bir tutum sergileniyor. Tabipler Birliği ağır isnatlara tabi tutuluyor, kanıtsız suçlamalara muhatap kılınıyor." ifadelerini kullandı.

Çiğ süt alım fiyatlarının bir yıla yakın bir süredir artırılmamasını da gündeme getiren Aydın Milletvekili Sezgin, "Süt üreticilerine asgari düzeyde destek olabilmek için ya çiğ süt alım fiyatları artırılmalı ya da maliyet artışları telafi edilmelidir" şeklinde konuştu.

Aydın Adnan Sezgin'in konuşması şöyle:

"Yerel mahkemenin Enis Berberoğlu kararı, hukuk tarihimiz içinde evrensel hukuk bakımından da büyük bir ayıptır. Mevcut tek adam rejimi yetmiyor, totaliter düzene doğru her gün yeni bir adım atılıyor.

Anayasa Mahkemesinin yetkileri hakkında çağ dışı ve mülevves tartışmayı takiben, yerel mahkeme vasıtasıyla Anayasa Mahkemesi ve hukuk devleti daha da örseleniyor, etkisi aşındırılıyor.

Yerel mahkemenin Anayasa Mahkemesine had bildirmesi ne demek? Kısacası, yerel mahkemenin Anayasa Mahkemesini vesayet altına alması demek oluyor. Bunlar da yetmiyor, kurumlar arasında hem gülünç hem acıklı gerginlikler körükleniyor. Evet, tek adam rejimi daha da hoyrat olma yolunda ilerlerken önünde ne varsa yıkmak istiyor, Türkiye'yi kaosa sürüklüyor. Böylesine bir rejimin ne ülkemizde ne de dünyada itibarı korunabilir. Bu meyanda Sayın Berberoğlu'nu içten duygularla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, görüştüğümüz kanun teklifinin 6'ncı maddesiyle yapılması planlanan düzenleme, tıp fakültesi kurmak isteyen vakıf üniversitelerine asgari 200 yataklı hastane yapmaları şartını getirmektedir. Düzenlemeyi olumlu ama yetersiz karşılıyoruz.

Geçmişte açılıp da bu şartları taşımayan tıp fakülteleriyle ilgili herhangi bir düzenleme yapılmamış olması önemli bir sorun olarak ortada bırakılmıştır. Ayrıca, konuyla ilgili ülkemizdeki tek meslek örgütü olan Türk Tabipleri Birliğinden görüş alınmamış olması da vahim bir eksikliktir.

İktidar, yandaşı olmayan her kurum ve kuruluşu imha etmeye çalıştığı gibi, yetmiş yıla yakın süredir var olan bu yapıya, en kaba şekilde, mütecaviz bir tutum sergiliyor. Tabipler Birliği ağır isnatlara tabi tutuluyor, kanıtsız suçlamalara muhatap kılınıyor. Oysa hekimlerimiz ve pandemi sürecinde toplum sağlığını ön planda tutarak büyük bir özveriyle hayatlarını riske atan tüm sağlık çalışanları en yüksek saygıyı hak etmektedirler. Onları temsil eden kuruluşlar da saygıya layıktır.

Evvelsi gün seçim bölgem Aydın'da, Aydın Tabip Odası Başkanı Doktor Esat Ülkü'yü coronavirüs nedeniyle maalesef kaybettik. Aylardır coronavirüsle mücadelede kaybettiğimiz tüm sağlık emekçilerimizi buradan bir kere daha rahmet ve şükranla anıyorum.

Değerli arkadaşlar, başka bir meseleye de değineceğim: Süt üretimindeki girdi maliyetlerinin son dönemde hızlı bir şekilde artması nedeniyle çiğ süt üreticileri büyük sıkıntılar yaşamaktadır. Çiğ sütün litre fiyatı 15 Kasım 2019'dan bu yana brüt 2 lira 30 kuruşa sabitlenmiştir. Oysa bu tarihten itibaren yem fiyatları ve tüm girdi maliyetleri fevkalade yükselmiştir. Girdi maliyetlerindeki ciddi artışlara rağmen geçen hafta gerçekleştirilen Ulusal Süt Konseyi toplantısında çiğ süt alım fiyatında artış yapılmaması kararı alınmıştır.

Çiğ süt üreticileri çok zor durumdadır. Arjantin ve Uruguay gibi meraya dayalı ucuz maliyetli üretim yapan ülkelerden sonra en ucuz çiğ süt fiyatı Türkiye'dedir. Süt üreticilerine asgari düzeyde destek olabilmek için ya çiğ süt alım fiyatları artırılmalı ya da maliyet artışları telafi edilmelidir. Aksi takdirde üreticilerimizin, üretimi sona erdirerek hayvanları kesime göndermesi riski çok ciddi bir tehdit olarak hayvancılık sektörümüzün ve ekonomimizin önünde durmaktadır."

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.