Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
Aydem
Rıdvan Eşin

Muharrem ayı, sevgi barış çağrısıyla sona erdi

GÜNCEL 21.10.2016 - 21:52, Güncelleme: 01.12.2020 - 14:49 2125+ kez okundu.
 

Muharrem ayı, sevgi barış çağrısıyla sona erdi

Söke Cemevi Derneği Başkanı Şevki Kaya, Muharrem Matem Ayı'nın bitmesi nedeniyle düzenlenen Lokma ve Aşure Günü'nde ilgiyle dinlenen bir konuşma yaptı.

AYDIN- Muharrem Matem Ayı’nın Lokma ve Aşure Günü dolayısıyla bir konuşma yapan Söke Cemevi Derneği Başkanı Şevki Kaya, oldukça anlamlı ve sevgi, barış çağrısı ağırlıklı sözleriyle gündem yarattı. Başkanın konuşması Cemevi alanında bulunan binlerce canlar ve Sünni kardeşler tarafından heyecanla dinlendi ve alkışlandı. Söke Cemevi Derneği Başkanı Şevki Kaya’nın ilgiyle dinlenen konuşması şöyle: “Muharrem Matem ayı, her sene, Aleviler, Muaviye’nin oğlu, Emevi zihniyetinin mimarı Yezid tarafından, Kerbela’da şehit edilen Hz Hüseyin ve Mahzun paklar adına tutulan oruçtur. Aslında kin ve nefret söylemlerini andığımız, şiddetin ve ölümlerin, katliamların yok sayılması, kardeşlik ve insan sevgisi adına yeniden bu tür zalimliklerin yapılmaması, her nazarda insanı hakta, hakkı insanda gördüğümüz, cana, zulüm yapılmaması, ölüm olmaması anlamını taşımaktadır. Biz Aleviler zaten Pire ikrar vererek nefsimizi terbiye etmişizdir. Alevîlerde, Hüseyin'in Kerbelâ'daki acısı başta olmak üzere Oniki İmamların acılarını anmak ve anlamak için Muharrem Matemi tutulur. Muharrem Mateminin amacı: Bu türlü acıların bir daha yaşanmaması için gerekli olan insanlık değerlerini ve Alevî öğretisini özümsemektir. Matem süresince bıçağa ve kesici aletlere el sürülmez, kurban kesilmez ve et yenmez. Matem boyunca hiçbir canlıya eziyet edilmez. Kimsenin kalbini kırmamak, dili ile kimseyi incitmemek, kimse hakkında dedikodu yapmamak Matem Oruç’unun temel ilkesidir. Sağlığı yerinde olanlar oruç tutarlar. Matemden amaç, kendine eziyet yapmak değil, kötülük ve katliamların bir daha olmaması adına anmak ve unutmamaktır. Kerbela katliamında hasta olması nedeniyle İmam Zeynel Abidin'in kurtulması ve Ali'nin soyunun devam etmesi nedeniyle de Allah'a şükredilir. Biz Aleviler için Yası Matem ayı; Maraş’ta aynı, Sivas’ta aynı, Çorum’da aynı, Malatya’da aynı, Gazi’de aynı, dünyanın neresinde olursa olsun, insana, güçlünün güçsüze yaptığı zulüm ve ölümler için tutulan yas ayıdır. Bu anlamda suyun içilmediği, etin yenilmediği, suyun vücuda değdirilmediği bu ayı Muharrem Matem ayı olarak biliriz. Cem evlerinde ibadet eder, oruçlarımızı tutar, Son günden sonra, Aşure çorbası ile lokmalarımızı yer, kurbanlarımızı lokma adına yapar dağıtır ve bitiririz. Bu nedenle Muharrem matemi, aşure geleneği ile biter. 12 gün orucun ardından Aşure Günü yapılır. 12 değişik malzemeden oluşan aşure yenilir ve dağıtılır. Kurbanların birçok anlamda kesildiği inanç dünyasında, biz Aleviler kurbanlarımızı Ehli Beyit adına keseriz. Ehli Beyt’in bugüne kadar taşıdığı gerçek anlamdaki İslamiyet’i bilen biz Aleviler; akıl ve mantığın önde olmadığı dini değil, insan unsurunun önemsendiği, aklın, mantığın ve bilimin önde olduğu inancımızla, binlerce yıl, ibadetlerimizi, Kırklar Cemi ile günümüze dek sürdürmeyi, Aleviliği özünde yaşamayı, Hz Alinin getirdiği iç hukuka bağlı kalarak, Oniki İmamlar’la sürdürdüğümüz ve günümüze dek ulaşan Erkan, bizleri “Bir olmaya, iri olmaya ve diri olamaya” taşımıştır. Tam da bundan bahsederken, bugün Türkiye’nin içerisinden geçtiği köktenci dinciliğin felaketinden hem Alevilerin, hem de Türkiye’nin kurtulması için buradan sesleniyoruz! Bu ve bu gibi felaketlerin üstesinden gelmek için bir olmalıyız. Kendimizi değil, bizi konuşmalıyız. Yani, “Bir olmalıyız, iri olmalıyız ve diri olmalıyız” adına hareket etmeli, konuşmalı ve barışı sağlamalıyız. Bu felsefe Hacı Bektaş Veli ve Ehli Beyt’in vazgeçilmez düsturudur. Dünyadaki sevgi ve barış bağı ancak bununa mümkündür. Alt ve üst kimliklerin olmadığı, Halkların kardeşliğinin hasıl ve asıl olduğu gerçeğiyle, hiçbir inancın zorlanmadığı, tek din ve kültür baskısı ile korkutulmadığı bir geleceğin oluşması için Yası Matem ayının kin ve nefret söylemlerinin bittiği ay olmasını, Hak Muhammed Ali’den niyaz ediyor, Hak için hak olmak, hiç olmak adına insanı kamil olmayı insanlık adına Hak’tan eda etmesini diliyorum. Bu arada canlara ve kardeşlerimize söyleyecek bir kaç sözüm var, onu söylemek istiyorum: Bu bölgede inanç hizmetlerimizde ve örgütlenmemizde, bugünlere ulaşmamızda büyük önderliği olan Cafer Kotan’ı burada ailenin Hakka yürüyenleri dahil rahmetle anıyoruz. Nurlar ve ışıklar içinde yatsınlar. Devri daim olsunlar. Ailenin çok değerli ferdi ve iş adamı olan Bülent Kotan, her gittiğimizde kapısını bizlere açık tuttu, yardımlarını esirgemedi. Cem Evimize kalıcı yardımlarından dolayı, bu kurbana verdiği destek ve yardımlarından dolayı, kendisinin yol ve inanç konusundaki duruşundan dolayı, Hak Muhammed Ali Katında hayırlara vesile olmasını diliyor, Hak yardımlarını kabul etsin, kendisini hak esirgesin, Ali baş Hızır yar ve yardımcısı olsun diyoruz. Cem Evine canı koyarak gelen tüm canlara, bir lokma da olsa ekmeklerinden koparıp katkı koyan siz canlara, kurum ve kuruluşlara Hak Erenler katında kabul olması dileğimle niyaz ediyorum. Hak Muhammed Ali kabul etsin, yar ve yardımcınız olsun.”
Söke Cemevi Derneği Başkanı Şevki Kaya, Muharrem Matem Ayı'nın bitmesi nedeniyle düzenlenen Lokma ve Aşure Günü'nde ilgiyle dinlenen bir konuşma yaptı.

AYDIN- Muharrem Matem Ayı’nın Lokma ve Aşure Günü dolayısıyla bir konuşma yapan Söke Cemevi Derneği Başkanı Şevki Kaya, oldukça anlamlı ve sevgi, barış çağrısı ağırlıklı sözleriyle gündem yarattı. Başkanın konuşması Cemevi alanında bulunan binlerce canlar ve Sünni kardeşler tarafından heyecanla dinlendi ve alkışlandı.

Söke Cemevi Derneği Başkanı Şevki Kaya’nın ilgiyle dinlenen konuşması şöyle:

“Muharrem Matem ayı, her sene, Aleviler, Muaviye’nin oğlu, Emevi zihniyetinin mimarı Yezid tarafından, Kerbela’da şehit edilen Hz Hüseyin ve Mahzun paklar adına tutulan oruçtur.

Aslında kin ve nefret söylemlerini andığımız, şiddetin ve ölümlerin, katliamların yok sayılması, kardeşlik ve insan sevgisi adına yeniden bu tür zalimliklerin yapılmaması, her nazarda insanı hakta, hakkı insanda gördüğümüz, cana, zulüm yapılmaması, ölüm olmaması anlamını taşımaktadır. Biz Aleviler zaten Pire ikrar vererek nefsimizi terbiye etmişizdir.

Alevîlerde, Hüseyin'in Kerbelâ'daki acısı başta olmak üzere Oniki İmamların acılarını anmak ve anlamak için Muharrem Matemi tutulur. Muharrem Mateminin amacı: Bu türlü acıların bir daha yaşanmaması için gerekli olan insanlık değerlerini ve Alevî öğretisini özümsemektir.

Matem süresince bıçağa ve kesici aletlere el sürülmez, kurban kesilmez ve et yenmez. Matem boyunca hiçbir canlıya eziyet edilmez. Kimsenin kalbini kırmamak, dili ile kimseyi incitmemek, kimse hakkında dedikodu yapmamak Matem Oruç’unun temel ilkesidir.

Sağlığı yerinde olanlar oruç tutarlar. Matemden amaç, kendine eziyet yapmak değil, kötülük ve katliamların bir daha olmaması adına anmak ve unutmamaktır. Kerbela katliamında hasta olması nedeniyle İmam Zeynel Abidin'in kurtulması ve Ali'nin soyunun devam etmesi nedeniyle de Allah'a şükredilir.

Biz Aleviler için Yası Matem ayı; Maraş’ta aynı, Sivas’ta aynı, Çorum’da aynı, Malatya’da aynı, Gazi’de aynı, dünyanın neresinde olursa olsun, insana, güçlünün güçsüze yaptığı zulüm ve ölümler için tutulan yas ayıdır.

Bu anlamda suyun içilmediği, etin yenilmediği, suyun vücuda değdirilmediği bu ayı Muharrem Matem ayı olarak biliriz. Cem evlerinde ibadet eder, oruçlarımızı tutar, Son günden sonra, Aşure çorbası ile lokmalarımızı yer, kurbanlarımızı lokma adına yapar dağıtır ve bitiririz.

Bu nedenle Muharrem matemi, aşure geleneği ile biter. 12 gün orucun ardından Aşure Günü yapılır. 12 değişik malzemeden oluşan aşure yenilir ve dağıtılır.

Kurbanların birçok anlamda kesildiği inanç dünyasında, biz Aleviler kurbanlarımızı Ehli Beyit adına keseriz. Ehli Beyt’in bugüne kadar taşıdığı gerçek anlamdaki İslamiyet’i bilen biz Aleviler; akıl ve mantığın önde olmadığı dini değil, insan unsurunun önemsendiği, aklın, mantığın ve bilimin önde olduğu inancımızla, binlerce yıl, ibadetlerimizi, Kırklar Cemi ile günümüze dek sürdürmeyi, Aleviliği özünde yaşamayı, Hz Alinin getirdiği iç hukuka bağlı kalarak, Oniki İmamlar’la sürdürdüğümüz ve günümüze dek ulaşan Erkan, bizleri “Bir olmaya, iri olmaya ve diri olamaya” taşımıştır.

Tam da bundan bahsederken, bugün Türkiye’nin içerisinden geçtiği köktenci dinciliğin felaketinden hem Alevilerin, hem de Türkiye’nin kurtulması için buradan sesleniyoruz! Bu ve bu gibi felaketlerin üstesinden gelmek için bir olmalıyız. Kendimizi değil, bizi konuşmalıyız. Yani, “Bir olmalıyız, iri olmalıyız ve diri olmalıyız” adına hareket etmeli, konuşmalı ve barışı sağlamalıyız.

Bu felsefe Hacı Bektaş Veli ve Ehli Beyt’in vazgeçilmez düsturudur. Dünyadaki sevgi ve barış bağı ancak bununa mümkündür. Alt ve üst kimliklerin olmadığı, Halkların kardeşliğinin hasıl ve asıl olduğu gerçeğiyle, hiçbir inancın zorlanmadığı, tek din ve kültür baskısı ile korkutulmadığı bir geleceğin oluşması için Yası Matem ayının kin ve nefret söylemlerinin bittiği ay olmasını, Hak Muhammed Ali’den niyaz ediyor, Hak için hak olmak, hiç olmak adına insanı kamil olmayı insanlık adına Hak’tan eda etmesini diliyorum.

Bu arada canlara ve kardeşlerimize söyleyecek bir kaç sözüm var, onu söylemek istiyorum:

Bu bölgede inanç hizmetlerimizde ve örgütlenmemizde, bugünlere ulaşmamızda büyük önderliği olan Cafer Kotan’ı burada ailenin Hakka yürüyenleri dahil rahmetle anıyoruz. Nurlar ve ışıklar içinde yatsınlar. Devri daim olsunlar.

Ailenin çok değerli ferdi ve iş adamı olan Bülent Kotan, her gittiğimizde kapısını bizlere açık tuttu, yardımlarını esirgemedi. Cem Evimize kalıcı yardımlarından dolayı, bu kurbana verdiği destek ve yardımlarından dolayı, kendisinin yol ve inanç konusundaki duruşundan dolayı, Hak Muhammed Ali Katında hayırlara vesile olmasını diliyor, Hak yardımlarını kabul etsin, kendisini hak esirgesin, Ali baş Hızır yar ve yardımcısı olsun diyoruz.

Cem Evine canı koyarak gelen tüm canlara, bir lokma da olsa ekmeklerinden koparıp katkı koyan siz canlara, kurum ve kuruluşlara Hak Erenler katında kabul olması dileğimle niyaz ediyorum.

Hak Muhammed Ali kabul etsin, yar ve yardımcınız olsun.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.