Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
Aydem
Rıdvan Eşin

‘İyi hekimlik giderek kan kaybediyor’

SAĞLIK 22.02.2017 - 11:45, Güncelleme: 01.12.2020 - 14:49 3433+ kez okundu.
 

‘İyi hekimlik giderek kan kaybediyor’

Aydın Tabip Odası hastalara yeterli muayene süresi talep etti

AYDIN- Aydın Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Hakan Karagözlü, mevcut koşullarda hastalara beş dakikada muayeneye süresi ayrılabildiğini ve bu konuda düzenleme yapılması gerektiğini belirtti. Türkiye'de hekimlik yapmanın her geçen gün zorlaştığını savunan Dr. Hakan Karagözlü, şöyle konuştu: “Biz hekimler, hasta haklarını ve hekimlik değerlerini erozyona uğratan yasal düzenlemeler ve uygulamalarla sıklıkla karşı karşıya geliyoruz. Hekimlik mesleğini uygulamaya çalıştığımız işyerlerimizde yaşadığımız sorunlar her geçen gün daha da artıyor. Her yeni gün bir öncekini aratan uygulamalarla karşılaşıyoruz. İyi hekimlik giderek kan kaybediyor. Nitelikli sağlık hizmeti sunabilmenin koşulları daha fazla tahrip ediliyor. On dört yıldır sürdürülen Sağlıkta Dönüşüm Programı ile sağlıkta poliklinik sayılarından acil başvurularına, ameliyatlardan BT, MR çekimlerine kadar her parametrede rekor artışlar gerçekleşirken bu on dört yıl boyunca hiç artmayan, artmak bir yana daha da azalan bir parametre var: Hastaya ayrılan süre. Biz hekimler binlerce yıllık mesleki deneyimimizle gayet iyi biliyoruz ki; hastalıkların tanısını koyabilmek için bize yol gösteren en önemli araç, muayenenin başlangıcında hastamızla yaptığımız ayrıntılı görüşme sonucu elde ettiğimiz hastanın/hastalığının öyküsü, mevcut ya da geçmiş hastalıkları hakkında edindiğimiz bilgiler, yani anamnezdir. Tıp bilimi ve tıbbi teknoloji yıllar içinde ne kadar gelişmiş olursa olsun, bir hekimin hastasına yeterli süre ayırmadan ve ayrıntılı bir anamnez almadan doğru teşhis koyması ve doğru tedavi uygulaması mümkün değildir. Ve hepimiz biliyoruz ki; hekimlikte “sürat felakettir!” Oysa bugün biz hekimler ister birinci basamak ister ikinci basamakta, ister kamuda ister özelde hekimlik yapıyor olalım, her geçen gün, daha fazla hastayı, daha kısa sürede, doğru düzgün anamnez almaya bile vakit bulamadan muayene ve tedavi etmeye zorlanıyoruz. Buna karşılık politikacılar ‘Biz gerekli düzenlemeleri yaptık ama doktorlar hastalara ilgi göstermiyor, yeterli süre ayırmıyor’ diyorlar. Gerçekte ise telefonla randevu sisteminde hastaya ayrılan süre on dakikayı bile bulmuyor. Randevusuz hastalar da eklenince hasta başına düşen toplam süre beş dakikaya kadar iniyor. Günde yüz, yüz elli hasta bakmaya zorlanan bir hekim hastaya ne kadar zaman ayırabilir ki? Acil servislere başvuru sayısının nüfusundan fazla olduğu bir ülke haline gelen Türkiye'de hekimlerin aşırı iş yükü ve hasta değerlendirmede yeterli süre ayrılamaması hasta güvenliğini tehlikeye atan etkenlerin başında geliyor.” “Sağlıkta Dönüşüm Programı ve izlenen sağlık politikası ile nitelikli bir hekimliğin gerçekleşeceği çalışma koşullarına ulaşmak zorlaşıyor” diyen Karagözlü, şöyle konuştu: “Her şeye rağmen, 14 Mart Tıp Bayramı'na giderken hastalarımızdan ayrıntılı bir görüşmeyle anamnez alabilmemize, Gerekli muayeneleri, tanı ve tedaviye ilişkin bilgilendirmeyi, sağlık eğitimini yapabilmemize, Hizmet verdiğimiz insanlarımızla sağlıklı bir iletişim kurabilmemize, Hasta randevularında hastalara ve bizden hizmet bekleyenlere yeterli süre ayırmamıza olanak sağlayacak düzenlemelerin yapılmasını talep ediyoruz. İyi hekimlik yaparak nitelikli sağlık hizmeti üretmek istiyoruz! Hekimlik ve insanlık değerlerini yükseltecek sağlık politikaları istiyoruz”
Aydın Tabip Odası hastalara yeterli muayene süresi talep etti

AYDIN- Aydın Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Hakan Karagözlü, mevcut koşullarda hastalara beş dakikada muayeneye süresi ayrılabildiğini ve bu konuda düzenleme yapılması gerektiğini belirtti.

Türkiye'de hekimlik yapmanın her geçen gün zorlaştığını savunan Dr. Hakan Karagözlü, şöyle konuştu:

“Biz hekimler, hasta haklarını ve hekimlik değerlerini erozyona uğratan yasal düzenlemeler ve uygulamalarla sıklıkla karşı karşıya geliyoruz. Hekimlik mesleğini uygulamaya çalıştığımız işyerlerimizde yaşadığımız sorunlar her geçen gün daha da artıyor.

Her yeni gün bir öncekini aratan uygulamalarla karşılaşıyoruz. İyi hekimlik giderek kan kaybediyor. Nitelikli sağlık hizmeti sunabilmenin koşulları daha fazla tahrip ediliyor. On dört yıldır sürdürülen Sağlıkta Dönüşüm Programı ile sağlıkta poliklinik sayılarından acil başvurularına, ameliyatlardan BT, MR çekimlerine kadar her parametrede rekor artışlar gerçekleşirken bu on dört yıl boyunca hiç artmayan, artmak bir yana daha da azalan bir parametre var: Hastaya ayrılan süre. Biz hekimler binlerce yıllık mesleki deneyimimizle gayet iyi biliyoruz ki; hastalıkların tanısını koyabilmek için bize yol gösteren en önemli araç, muayenenin başlangıcında hastamızla yaptığımız ayrıntılı görüşme sonucu elde ettiğimiz hastanın/hastalığının öyküsü, mevcut ya da geçmiş hastalıkları hakkında edindiğimiz bilgiler, yani anamnezdir.

Tıp bilimi ve tıbbi teknoloji yıllar içinde ne kadar gelişmiş olursa olsun, bir hekimin hastasına yeterli süre ayırmadan ve ayrıntılı bir anamnez almadan doğru teşhis koyması ve doğru tedavi uygulaması mümkün değildir. Ve hepimiz biliyoruz ki; hekimlikte “sürat felakettir!” Oysa bugün biz hekimler ister birinci basamak ister ikinci basamakta, ister kamuda ister özelde hekimlik yapıyor olalım, her geçen gün, daha fazla hastayı, daha kısa sürede, doğru düzgün anamnez almaya bile vakit bulamadan muayene ve tedavi etmeye zorlanıyoruz.

Buna karşılık politikacılar ‘Biz gerekli düzenlemeleri yaptık ama doktorlar hastalara ilgi göstermiyor, yeterli süre ayırmıyor’ diyorlar. Gerçekte ise telefonla randevu sisteminde hastaya ayrılan süre on dakikayı bile bulmuyor. Randevusuz hastalar da eklenince hasta başına düşen toplam süre beş dakikaya kadar iniyor. Günde yüz, yüz elli hasta bakmaya zorlanan bir hekim hastaya ne kadar zaman ayırabilir ki?

Acil servislere başvuru sayısının nüfusundan fazla olduğu bir ülke haline gelen Türkiye'de hekimlerin aşırı iş yükü ve hasta değerlendirmede yeterli süre ayrılamaması hasta güvenliğini tehlikeye atan etkenlerin başında geliyor.”

“Sağlıkta Dönüşüm Programı ve izlenen sağlık politikası ile nitelikli bir hekimliğin gerçekleşeceği çalışma koşullarına ulaşmak zorlaşıyor” diyen Karagözlü, şöyle konuştu:

“Her şeye rağmen, 14 Mart Tıp Bayramı'na giderken hastalarımızdan ayrıntılı bir görüşmeyle anamnez alabilmemize, Gerekli muayeneleri, tanı ve tedaviye ilişkin bilgilendirmeyi, sağlık eğitimini yapabilmemize, Hizmet verdiğimiz insanlarımızla sağlıklı bir iletişim kurabilmemize, Hasta randevularında hastalara ve bizden hizmet bekleyenlere yeterli süre ayırmamıza olanak sağlayacak düzenlemelerin yapılmasını talep ediyoruz. İyi hekimlik yaparak nitelikli sağlık hizmeti üretmek istiyoruz! Hekimlik ve insanlık değerlerini yükseltecek sağlık politikaları istiyoruz”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.