Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
Aydem
Rıdvan Eşin

'Dünya örnek alıyor'

TEKNOLOJİ 18.03.2015 - 14:12, Güncelleme: 01.12.2020 - 14:49 2934+ kez okundu.
 

'Dünya örnek alıyor'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin sağlık sisteminin tüm dünya tarafından örnek alındığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Güven Sağlık Kampüsü ve ’Göğüs Göğüse Kalp Kalbe Çanakkale Sergisi’nin açılış töreninde yaptığı konuşmada, "Buradaki törenin ardından yine Güvenlik Sağlık Grubu tarafından hazırlanan ’Göğüs Göğüse Kalp Kalbe Çanakkale Sergisi’nin açılışını gerçekleştireceğiz. Çanakkkale Zaferi’nin 100. yıl dönümü vesilesiyle açılan bu serginin Çanakkale şehitlerimize, orada hizmet veren doktorlarımıza, hemşirelerimize diğer sağlık personelimize, gönüllülerimize, gösterdikleri vefa için ve gösterdikleri vefa için Güven Eğitim ve Sağlık Vakfımıza huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Sıhhiyecilerimiz Çanakkale Savaşı’nın görünmeyen kahramanlarıdır. Çanakkale, kendi öz oğlu yaralı olarak önüne getirildiğinde dahi durumu çok ağır olduğu için onu bir kenara bırakıp kurtarılma ihtimali daha yüksek olan diğer askerle ilgilenen Doktor Tarık Nusret’lerin destanıdır. Bu doktorumuz bir süre sonra hayata gözlerini yumarak şehit olan oğlunun cenazesini ancak ilerleyen saatlerde yaralıların arkası kesilince kucağına alıp acısını yaşayabilmiştir. Biz böyle bir ecdadın torunlarıyız. Çanakkale Zaferi, gözlerinin nuru evlatlarını gerektiğinde vatan uğrunda şehit olsunlar diye kafalarına kına yakarak askere gönderen Yozgat Sorgunlu Hatice anaların, onları kendi öz evladından önce kurtarmak için canını dişine takan Tarık Nusret’lerin sayesinde kazanılmıştır. Çanakkale Zaferi, işte bu ruhun, fedakarlığın, serdengeçtiliğin ifadesidir. Bugün açılışını yapacağımız sergiyi Çanakkale’deki sağlık personelimize şükranımızın, minnetimizin, teşekkürümüzün bir ifadesi olarak görüyorum. Serginin hazırlanmasında emeği geçenleri de ayrıca kutluyorum" ifadelerini kullandı. "DİLEYEN DİLEDİĞİ HASTANEDE TEDAVİ OLUYOR" "2002 yılında ülkeyi yönetme sorumluluğunu üstlendiğimizde Türkiye’yi dört temel taş üzerinde yükseltme sözü vermiştik" diyen Erdoğan, "Bunları da sağlık, eğitim, adalet ve emniyet diye ifade etmiştik. Geriye dönüp baktığımda sağlığın en büyük başarıları elde ettiğimiz alanların başında geldiğini görüyorum. Hatırlarsanız Türkiye’de sağlık hizmetleri çok dağınıktı. Hatta hatta devletin kendi kurumlarının bile kendine ait hastanelerinin olduğu dönemdi bu. Denizyollarının, PTT’nin kendisine ait hastaneleri vardı, değişik kurumların kendilerine ait hastaneleri vardı ve biz ortaya çıktık dedik ki ’Bunların hepsini bütünleştireceğiz’ ve tek çatı altında toplamak suretiyle bu vatanın evlatları istediği hastaneden gidip hizmeti alabilecek. Bunu bu hale getirdik, artık köylüsü, şehirlisi, memuru, artık hiçbir ayrım olmadan istediği hastaneden gidip bu hizmetleri alabiliyor yani ayrımcılığın bu alanda sona erdiği dönemi yaşıyoruz. Sadece kamuda değil, özel sektörde de aynı şekilde sağlık alanında bu ön açılması olduktan sınıra çok büyük ilerlemeler yaşandığına şahit oluyoruz. Dünkü Türkiye’de hastaneler bu noktada o bölünmüşlüğün acısını yaşarken şimdi artık dünyaya hizmet verir hale geldi. Artık Avrupa’dan buraya tedavi, ameliyat için gelen hastalar var. Avusturya’dan, Hollanda’dan, İskandinav ülkelerinden yoğun bir şekilde ülkemize yoğun bir şekilde hastalar gelmeye başladı. İnanıyorum bu çok kısa bir süre sonra bu çok daha ileri bir noktaya gelecek. Ülkemizde tedavi parasını ödeyemediği için hastanelerde rehin kalan, eşin dostun senet imzalamasıyla ancak evine dönebilen vatandaşlarımızı biliyoruz. Birilerinin rehin kaldığı dönemi biliyoruz. Bir memurun, bir işçinin, bir emeklinin hastaneye gidebilmesi hayal bile edilemeyecek kadar uzak bir ihtimaldi. Biz, bu köhne sistemi baştan sona değiştirdik. Vatandaşlarımız bakımından kamu ve özel hastane ayrımını kaldırdık. Dileyenin dilediği hastaneye gideceği bir sistemi kurduk" şeklinde konuştu. "HASTANEDE KUYRUĞA GİRDİĞİM GÜNLERİ HATIRLIYORUM" Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Mevcut hastanelerimizi baştan aşağı yeniledik. 2 bin 500 yeni sağlık tesisini ülkemize kazandırdık. Sağlık çalışanlarının sayısını 178 binden 780 bine çıkartarak bu alandaki eksikleri de büyük ölçüde telafi ettik. Aile hekimliği uygulamasını başlattık. 21 bin hekimimizi bu sisteme dahil ettik. Şimdi toplum sağlığı merkeziyle neredeyse mahalle düzeyinde hastalarımızın takibini yapacak bir sistem kuruyoruz. Evde sağlık hizmeti yaygınlaşarak devam ediyor, olur ya hastaneye gelemeyebilir. İşte, doktor onun evine gitmek suretiyle evinde ona gerekli olan hizmeti veriyor. Avrupa’nın en büyük medikal kurtarma ekibini oluşturduk. Ülkemizin her köşesinde hizmet veren ve sayıları 2 bin 155’e ulaşan 112 acil sağlık istasyonumuzla, ambulanslarımızla, uçak ve helikopter ambulanslarımızla bu alanda çok önemli bir yere geldik. Denizde ambulanslarımızla çok önemli bir yere geldik. Şimdi iki tanesi de Ankara’da olmak üzere ülkemizin büyük şehirlerinin bir kısmında şehir hastaneleri kuruyoruz. Gerek Etlik gerekse Bilkent’te kurmakta olduğumuz şehir hastaneleri Başkentimizin çok önemli sıkıntısını gidermiş olacak, çok modern ve içine girildiğinde caddede veya sokakta sedyeyle dolaşan hasta görmeyeceğiz. O dönemler tarih olacak. Bilirim, çocukluğumda Çapa Tıp Fakültesi’nde bir bloktan diğer bloğa dışarıda sedyeler üzerinde taşınan hastalar bilirim. Bugünleri hep yaşadık. Sabahın erken saatinde sadece bir numara alabilmek için Okmeydanı SSK Hastanesi’nden kuyruğa girdiğim günleri hatırlıyorum. Aynı şekilde babam denizci olduğu için Tophane’de yine hastanede sabah erken saatte gidip numara aldığımız günleri hatırlıyorum. Biz buralardan şimdi buralara geldik. Şimdi, numarayı bizzat elektronik noktada veren ve bu şekilde hastasını tedaviye alan bir sisteme geçmiş bulunuyoruz." "AMERİKALILAR ’NASIL YAPTINIZ’ DİYE SORDU" Sağlık eğitiminde uzmanlaşmayı teşvik ederek artık daha derinlemesine bir hizmet standardının hedeflendiğine dikkati çeken Erdoğan, "Genel sağlık sigortası ile ağlık hizmetlerinin finansmanı konusunda adeta bir devrim yaptık. Her vatandaşımız ya ailesi ya kendisi doğrudan genel sağlık sigortası sistemine dahil oluyor. Primini kendi ödeyebiliyorsa kendi ödüyor, ödeyemiyorsa devlet onun adına kademeli olarak bu primi yatırıyor ama hiç kimse sistemin dışında kalmıyor. Amerika’da Başkan Obama buna benzer sistemi getirmek için çok uğraştı ama ancak kısmen başarabildi. Bir cuma namazına Sultanahmet’te kıldım, namazdan çıkıyoruz, turistler beni görünce el kol hareketi yaptılar, ben de yaklaştım yanlarına meğerse benim o hafta Amerika’ya gideceğimi biliyorlar. Bana dediler ki ’Siz bu sağlık reformunu nasıl yaptınız?’, ben kendilerine anlattım falan, ’Bunu Sayın Obama’ya da anlatın’ dediler. Obama ile görüşmemizde bunları da görüştük. Oradaki olumsuz refleks Sayın Obama’nın işini çok zorlaştırdı ve kısmen halledebildi, tamamıyla halledemedi. Şimdi Avrupa’dan ve dünyanın pek çok yerinden sağlık sistemi, sağlık hizmetlerimizi incelemek için ülkemizi ziyaret ediyorlar. Bizi örnek alarak kendi ülkelerinde benzer sistemi kurmaya çalışıyorlar. Eksikliklerimiz yok mu, var ama bu eksikler de değişmesi kolay bir zemine oturdu. Artık iyi gidiyoruz, zemini bulduk, yakaladık ve bu işi başaracağız" şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin sağlık sisteminin tüm dünya tarafından örnek alındığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Güven Sağlık Kampüsü ve ’Göğüs Göğüse Kalp Kalbe Çanakkale Sergisi’nin açılış töreninde yaptığı konuşmada, "Buradaki törenin ardından yine Güvenlik Sağlık Grubu tarafından hazırlanan ’Göğüs Göğüse Kalp Kalbe Çanakkale Sergisi’nin açılışını gerçekleştireceğiz. Çanakkkale Zaferi’nin 100. yıl dönümü vesilesiyle açılan bu serginin Çanakkale şehitlerimize, orada hizmet veren doktorlarımıza, hemşirelerimize diğer sağlık personelimize, gönüllülerimize, gösterdikleri vefa için ve gösterdikleri vefa için Güven Eğitim ve Sağlık Vakfımıza huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Sıhhiyecilerimiz Çanakkale Savaşı’nın görünmeyen kahramanlarıdır. Çanakkale, kendi öz oğlu yaralı olarak önüne getirildiğinde dahi durumu çok ağır olduğu için onu bir kenara bırakıp kurtarılma ihtimali daha yüksek olan diğer askerle ilgilenen Doktor Tarık Nusret’lerin destanıdır. Bu doktorumuz bir süre sonra hayata gözlerini yumarak şehit olan oğlunun cenazesini ancak ilerleyen saatlerde yaralıların arkası kesilince kucağına alıp acısını yaşayabilmiştir. Biz böyle bir ecdadın torunlarıyız. Çanakkale Zaferi, gözlerinin nuru evlatlarını gerektiğinde vatan uğrunda şehit olsunlar diye kafalarına kına yakarak askere gönderen Yozgat Sorgunlu Hatice anaların, onları kendi öz evladından önce kurtarmak için canını dişine takan Tarık Nusret’lerin sayesinde kazanılmıştır. Çanakkale Zaferi, işte bu ruhun, fedakarlığın, serdengeçtiliğin ifadesidir. Bugün açılışını yapacağımız sergiyi Çanakkale’deki sağlık personelimize şükranımızın, minnetimizin, teşekkürümüzün bir ifadesi olarak görüyorum. Serginin hazırlanmasında emeği geçenleri de ayrıca kutluyorum" ifadelerini kullandı.

"DİLEYEN DİLEDİĞİ HASTANEDE TEDAVİ OLUYOR"

"2002 yılında ülkeyi yönetme sorumluluğunu üstlendiğimizde Türkiye’yi dört temel taş üzerinde yükseltme sözü vermiştik" diyen Erdoğan, "Bunları da sağlık, eğitim, adalet ve emniyet diye ifade etmiştik. Geriye dönüp baktığımda sağlığın en büyük başarıları elde ettiğimiz alanların başında geldiğini görüyorum. Hatırlarsanız Türkiye’de sağlık hizmetleri çok dağınıktı. Hatta hatta devletin kendi kurumlarının bile kendine ait hastanelerinin olduğu dönemdi bu. Denizyollarının, PTT’nin kendisine ait hastaneleri vardı, değişik kurumların kendilerine ait hastaneleri vardı ve biz ortaya çıktık dedik ki ’Bunların hepsini bütünleştireceğiz’ ve tek çatı altında toplamak suretiyle bu vatanın evlatları istediği hastaneden gidip hizmeti alabilecek. Bunu bu hale getirdik, artık köylüsü, şehirlisi, memuru, artık hiçbir ayrım olmadan istediği hastaneden gidip bu hizmetleri alabiliyor yani ayrımcılığın bu alanda sona erdiği dönemi yaşıyoruz. Sadece kamuda değil, özel sektörde de aynı şekilde sağlık alanında bu ön açılması olduktan sınıra çok büyük ilerlemeler yaşandığına şahit oluyoruz. Dünkü Türkiye’de hastaneler bu noktada o bölünmüşlüğün acısını yaşarken şimdi artık dünyaya hizmet verir hale geldi. Artık Avrupa’dan buraya tedavi, ameliyat için gelen hastalar var. Avusturya’dan, Hollanda’dan, İskandinav ülkelerinden yoğun bir şekilde ülkemize yoğun bir şekilde hastalar gelmeye başladı. İnanıyorum bu çok kısa bir süre sonra bu çok daha ileri bir noktaya gelecek. Ülkemizde tedavi parasını ödeyemediği için hastanelerde rehin kalan, eşin dostun senet imzalamasıyla ancak evine dönebilen vatandaşlarımızı biliyoruz. Birilerinin rehin kaldığı dönemi biliyoruz. Bir memurun, bir işçinin, bir emeklinin hastaneye gidebilmesi hayal bile edilemeyecek kadar uzak bir ihtimaldi. Biz, bu köhne sistemi baştan sona değiştirdik. Vatandaşlarımız bakımından kamu ve özel hastane ayrımını kaldırdık. Dileyenin dilediği hastaneye gideceği bir sistemi kurduk" şeklinde konuştu.

"HASTANEDE KUYRUĞA GİRDİĞİM GÜNLERİ HATIRLIYORUM"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Mevcut hastanelerimizi baştan aşağı yeniledik. 2 bin 500 yeni sağlık tesisini ülkemize kazandırdık. Sağlık çalışanlarının sayısını 178 binden 780 bine çıkartarak bu alandaki eksikleri de büyük ölçüde telafi ettik. Aile hekimliği uygulamasını başlattık. 21 bin hekimimizi bu sisteme dahil ettik. Şimdi toplum sağlığı merkeziyle neredeyse mahalle düzeyinde hastalarımızın takibini yapacak bir sistem kuruyoruz. Evde sağlık hizmeti yaygınlaşarak devam ediyor, olur ya hastaneye gelemeyebilir. İşte, doktor onun evine gitmek suretiyle evinde ona gerekli olan hizmeti veriyor. Avrupa’nın en büyük medikal kurtarma ekibini oluşturduk. Ülkemizin her köşesinde hizmet veren ve sayıları 2 bin 155’e ulaşan 112 acil sağlık istasyonumuzla, ambulanslarımızla, uçak ve helikopter ambulanslarımızla bu alanda çok önemli bir yere geldik. Denizde ambulanslarımızla çok önemli bir yere geldik. Şimdi iki tanesi de Ankara’da olmak üzere ülkemizin büyük şehirlerinin bir kısmında şehir hastaneleri kuruyoruz. Gerek Etlik gerekse Bilkent’te kurmakta olduğumuz şehir hastaneleri Başkentimizin çok önemli sıkıntısını gidermiş olacak, çok modern ve içine girildiğinde caddede veya sokakta sedyeyle dolaşan hasta görmeyeceğiz. O dönemler tarih olacak. Bilirim, çocukluğumda Çapa Tıp Fakültesi’nde bir bloktan diğer bloğa dışarıda sedyeler üzerinde taşınan hastalar bilirim. Bugünleri hep yaşadık. Sabahın erken saatinde sadece bir numara alabilmek için Okmeydanı SSK Hastanesi’nden kuyruğa girdiğim günleri hatırlıyorum. Aynı şekilde babam denizci olduğu için Tophane’de yine hastanede sabah erken saatte gidip numara aldığımız günleri hatırlıyorum. Biz buralardan şimdi buralara geldik. Şimdi, numarayı bizzat elektronik noktada veren ve bu şekilde hastasını tedaviye alan bir sisteme geçmiş bulunuyoruz."

"AMERİKALILAR ’NASIL YAPTINIZ’ DİYE SORDU"

Sağlık eğitiminde uzmanlaşmayı teşvik ederek artık daha derinlemesine bir hizmet standardının hedeflendiğine dikkati çeken Erdoğan, "Genel sağlık sigortası ile ağlık hizmetlerinin finansmanı konusunda adeta bir devrim yaptık. Her vatandaşımız ya ailesi ya kendisi doğrudan genel sağlık sigortası sistemine dahil oluyor. Primini kendi ödeyebiliyorsa kendi ödüyor, ödeyemiyorsa devlet onun adına kademeli olarak bu primi yatırıyor ama hiç kimse sistemin dışında kalmıyor. Amerika’da Başkan Obama buna benzer sistemi getirmek için çok uğraştı ama ancak kısmen başarabildi. Bir cuma namazına Sultanahmet’te kıldım, namazdan çıkıyoruz, turistler beni görünce el kol hareketi yaptılar, ben de yaklaştım yanlarına meğerse benim o hafta Amerika’ya gideceğimi biliyorlar. Bana dediler ki ’Siz bu sağlık reformunu nasıl yaptınız?’, ben kendilerine anlattım falan, ’Bunu Sayın Obama’ya da anlatın’ dediler. Obama ile görüşmemizde bunları da görüştük. Oradaki olumsuz refleks Sayın Obama’nın işini çok zorlaştırdı ve kısmen halledebildi, tamamıyla halledemedi. Şimdi Avrupa’dan ve dünyanın pek çok yerinden sağlık sistemi, sağlık hizmetlerimizi incelemek için ülkemizi ziyaret ediyorlar. Bizi örnek alarak kendi ülkelerinde benzer sistemi kurmaya çalışıyorlar. Eksikliklerimiz yok mu, var ama bu eksikler de değişmesi kolay bir zemine oturdu. Artık iyi gidiyoruz, zemini bulduk, yakaladık ve bu işi başaracağız" şeklinde konuştu.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.