Bu yetkilerle melek seçseniz diktatör olur

AYDIN- Etkinliklerin ilk konuğu Aydın Barosu Başkanı Gökhan Bozkurt oldu. ADD dernek binasında gerçekleştirilen toplantıya ADD Aydın Şube Başkanı Günver Güneş, ÇYDD Aydın Şube Başkanı Nurten Atalay, Aydın Tabip Odası Eski Başkanı Metin Aydın, dernek üyeleri ve vatandaşlar katıldı. Günver Güneş, konferans girişinde yaptığı konuşmada Anayasa’ya aykırı olarak yapılmak istenen antidemokratik Anayasa değişikliğinin, tüm yetkilerin bir kişide ve denetim dışı olarak toplandığı “diktatöryal”, “ceberrut” ve “keyfi” bir yönetim yaratması yanında ülkenin bölünmesine yol açabilecek hükümler taşımakta olduğunu söyledi.. Başkan Güneş, “Vatanımızın bütünlüğü ve milletimizin birliğinden yana olan tüm halkımıza sesleniyoruz: ‘Cumhurbaşkanlığı sistemi’ adı altında pazarlanan rejim değişikliği, Atatürk Cumhuriyeti’ni parçalayacaktır! Atatürkçü Düşünce Derneği, Türkiye Cumhuriyeti’ni ve Türk Milleti’ni paramparça edecek olan bu başkanlık tuzağına karşı; Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu iradesinden aldığı güçle tüm demokratik yolları kullanarak bu gidişi durdurmak için gerçekleri Türk Milleti’ne anlatmakta kararlıdır! Başta siyasi partilerimiz olmak üzere, tüm demokratik kitle örgütlerine çağrımız şudur; artık mesele bir siyasal parti meselesi değil memleket meselesidir! Gelin aramızdaki tüm ayrılıkları bir kenara bırakarak başkanlık sistemi adı altında önümüze tekrar konulmak istenen tuzak anayasayı yırtıp atalım!” diye konuştu Baro Başkanı Gökhan Bozkurt ise, Türkiye'nin içine girdiği referandum sürecine değindi. Aydın Barosu Başkanı Gökhan Bozkurt, şunları söyledi: "Atanmış kamu görevlileri, halkı etki altında bırakabilecek konumdayken, içine tehdit cümleleri koyarak, hiç bir bilimsel dayanağı olmayan açıklamalar yapması doğal oluyor da, savunmayı temsil eden bir hukuk kurumunun başkanı olarak benim, ülkeyi hiç iyi bir yere sürüklemeyen metin hakkında konuşmam mı anormal? Bu çok komik! Bu metni anlamak için anayasa profesörü olmaya da gerek yok. Biraz okuma yazma bilen herkes parlamenter demokratik sistemden neler götürüldüğünü görecektir. 'Daha güçlü bir meclis için evet' diye kullanılan sloganları neye dayanarak kullandıklarını soruyoruz, cevap gelmiyor. Mecliste güvenoyu ve gensorunun kaldırılmaya çalışıldığını söylüyoruz. Referandumdan evet çıkarsa, milletin alın teri olan bütçenin nasıl kullanılacağını sorgulamak gibi hakkı olmayacak. Cumhurbaşkanının ağzından çıkabilecek tek kelimelik 'feshettim' tehdidi altında olunacak. Bu değişiklik geçerse, Türk Milleti sadece Cumhurbaşkanı'nı seçecek, gerisini de Cumhurbaşkanı seçecek. En ufak derneklerin seçimlerinde bile denetleme kurulu ayrıca seçiliyor. Denetimi olmayan Cumhurbaşkanı, istediğini istediği gibi atayarak, istediğini bakan yapar istemediğini bakanlıktan alır, daha da ötesi bakanlıkları kapatıp yerine yenilerini açabilir. Seçmenler hükümeti seçmiyor, seçmenler bir kişiyi seçiyor o da herkesi seçiyor. Mantıklı ve nezaket sınırları dahilinde bir şey söyleyen herkese saygım büyük, ancak altı boş sloganlar gerçeği değiştirmiyor." 'Günümüz Türkiye'sinde referandum için demokratik bir zemin yok' Türk milletinin önüne konan sandıkta hayır oyu kullanacaklara hain damgası vurulmasını kabul etmediklerini dile getiren Başkan Bozkurt, "Hayır diyenlere hain damgası vurulacaksa o sandık neden konuldu? Toplumun önüne demokratik yollarla yapılacak iddiasıyla koyduğunuz iki seçenek koyacaksınız ama seçeneklerden birisi vebalı olacak öyle mi? Dünyada böyle bir referandum görülmüş değil. Hayır diyenlere linç kampanyası başlatılmış durumda. Hayır diyeceğini açıklayanlara 'FETÖ’cü müsün, PKK’lı mısın?' deniyor. 2010 referandumunda kampanya başlatan da bir futbolcu idi ama şimdi FETÖ'den zanlı bir kaçak oldu. O zaman da uyarılarımızı yaptık, şimdi de yapıyoruz. Yine o dönemde oluşan yargının nasıl bir yargı olduğu 15 Temmuz'da ortaya çıktı. 3 bin 500'e yakın ş yargı mensubu şimdi atıldı veya tutuklandı. O referandumda hayır deseydik bunlar yargı içine sızamayacaktı.'dedi. 'Bu yetkiler verilerek insan değil melek seçseniz, diktatör olur' Cumhurbaşkanı olarak seçilecek kişinin kim olduğunun hiç bir önemli olmadığını vurgulayan Bozkurt, "Türk milletinin bu değişikliğine evet diyeceğine inanmasam da velev ki geçtiğini varsayalım. Bu yetkiler verilerek, o makama insan değil melek seçseniz, bu kadar yetkiyle o insan diktatör olur. Ona da yazık etmiş olursunuz. Yasama yürütme yargı tek elde toplanması mantıklı mı? Metindeki 'bağımsız yargı' ifadesine 'tarafsız' kelimesini eklemekle her şey bitmiyor. Önemli olan içeriğinde ne olduğu. Anayasayı uygularsanız yargı bağımsız olur. Hukukun üstünlüğünü tesis ederseniz yargı bağımsız olur. Anayasa toplum sözleşmesidir. Bu gerginlik ortamından toplumsal uzlaşma çıkmaz. Herkese sesleniyorum. Herkes üzerinde ne kadar baskı hissederse hsin kimse korkunun esiri olma hakkına sahip değildir. Mesele sen, ben, siz, biz meselesi değil, mesele ülke meselesidir. Doğru bildiğini söylemekten çekinmemek her onurlu insanın görevidir" ifadelerini kullandı. Toplantı sonunda ADD Aydın Şube Başkanı Günver Güneş, yoğun mesaisi içinde kendilerine bilgilendirme için zaman ayıran Baro Başkanı Gökhan Bozkurt’a derneği ve bütün katılımcılar adına teşekkür etmesinin ardından bir Atatürk tablosu hediye etti.