BİST’i kritik bir hafta bekliyor

Forex Araştırma Uzmanı Eda Önder’in hazırladığı rapora göre, gelecek hafta Merkez Bankası’nın faiz oranlarında değişim yapması beklenmiyor. Merkez’den gelecek açıklamaların kurda önemli hareketlere neden olacağını ve dikkatle izlenmesini söyleyen Önder, 18 Mart FED toplantısına da dikkat çekiyor ve piyasalarda sert hareketlenme görülebileceğini, özellikle kurun seyrinin Borsa İstanbul üzerinde de etkili olacağını ifade ediyor. İşte ALB Forex’in Borsa İstanbul ve Dünya Piyasaları Gelişmeler/Beklentiler Raporu' KRİTİK HAFTA GELDİ ÇATTI BİST 100 endeksi bu hafta 76.642 – 81.756 seviyeleri arasında işlem gördü.  Endeks haftayı yüzde 4,57 değer kaybederek ve 76.642 seviyesinden tamamladı. Banka Endeksi yüzde 5,04 değer kaybetti. Sanayi Endeksi ise yüzde 4,93 değer kaybetti. AVRUPA CEPHESİNDE YUNANİSTAN YENİDEN BAŞ GÖSTERDİ Avrupa cephesinde hareketli bir hafta geride bırakılırken, haftaya başlarken bilindiği üzere 9 Mart’ta Avrupa Merkez Bankası 1.1 trilyon Euroluk teşvik planı kapsamında tahvil alımlarına başladı. Haftanın gündemine düşen bir konu da, Yunanistan oldu.  Yunanistan’a ilişkin tedirginlikler geçtiğimiz hafta piyasalarda baş gösterirken; hafta içerisinde Yunanistan ve Eurogroup arasındaki toplantısından olumlu bir sonuç çıkmadı. Toplantı sonrası konuşan Eurogroup başkanı Dijsselbloem yaptığı açıklamada ‘’Eğer Yunanistan reformlar konusunda harekete geçmez ise piyasa güvenini kaybeder ve Yunanistan reformları yapana kadar para alamaz’’ dedi. Hafta içerisinde gündemimizde yer eden bir diğer gelişme ise Avrupa Merkez Bankası Mario Draghi konuşması oldu. Draghi’nin konuşmasındaki can alıcı nokta; varlık alımlarının Euro Bölgesi’nde enflasyonunu hedef yöneltmede başarılı olacağını belirtmesi oldu. Avrupa’da hareketli gündemin yanı sıra, veri akışında da Euro Bölgesi’nde sanayi üretim ve Almanya TÜFE verileri takip edildi. Euro Bölgesi’nde Ocak ayı sanayi üretimi aylık bazda beklenti aşağısında kalırken, yıllık bazda ise beklenti üzerinde gerçekleşti. Aynı zamanda Almanya’da enflasyon verileri beklentilere paralel olarak açıklandı. DOLAR GÜÇLÜ DURUŞUNDAN ÖDÜN VERMEDİ ABD tarafında Mart ayının başından bu yana tanık olduğumuz üzere geçtiğimiz hafta da doların haftası oldu. Dolar dünya genelinde değer kazanırken, veri akışı da takibimizdeydi. Veri akışı açısından nispeten sakin haftada;  perakende satışlar, ÜFE ve Michigan tüketici güveni verileri beklentileri karşılayamadı. Bu hafta için merakla beklenen ve öncesinde piyasalarda tedirginliklere neden olan FED’in 18 Mart toplantısı öncesi dolar dünya genelinde güçlü duruşundan ödün vermedi. Bu hafta söz konusu toplantı için gözler “sabırlı” ifadesinin akıbetinde olacak. HAFTA İÇERİSİNDE MERKEZ ‘BEN BURADAYIM’ DEDİ Hafta içerisinde USDTRY paritesinin yeni rekor seviyelerini her geçen gün tazelemesiyle Türk Lirası üzerindeki baskı gittikçe arttı. USDTRY paritesinde görülen rekor seviyeler Borsa İstanbul cephesine satışları getirirken, söz konusu satışların hikayesi oldukça kabarıktı. Dünya genelinde değerlenen doların yanı sıra, haftaya başlarken Ocak ayı sanayi üretimi verileri gündemimize konu oldu. Ocak ayı Sanayi üretimi yıllık bazda yüzde 2,2 azalarak büyüme açısından olumsuz bir görünüm ortaya koydu. Haftanın ilk işlem gününde günün bir diğer önemli gelişmesi Merkez Bankası’ndan geldi.  Merkez Bankası yaptığı açıklamada, bankaların TCMB’den alabilecekleri bir hafta vadeli döviz depolarının faiz oranları 10 Mart 2015 tarihinden itibaren ABD doları için yüzde 7,5’ten yüzde 4,5’e, Euro için yüzde 6,5’ten yüzde 2,5’e indirildiğini açıkladı. Hafta içerisinde Merkez’den bir hamle daha geldi. Merkez Bankası’ndan bankacılık sisteminin döviz ihtiyaçları için likidite sağlanması amacıyla gelen açıklamada; Rezerv opsiyonu katsayılarının değiştirilmesi yoluyla 13 Mart 2015 tarihinde sisteme yaklaşık 1,5 milyar ABD doları (nette 200 milyon dolar) tutarında döviz likiditesi sağlanacağı ifadesi yer aldı. USDTRY paritesinin hızını kesebilmek için yapılan müdahaleler kısmen etkili olurken, piyasaların nefesini tutarak izlediği gelişme ise siyasi kanat, ekonomi yönetimi ve TCMB Başkanı Erdem Başçı arasındaki görüşmeydi. Söz konusu görüşmeye ilişkin kalan notlarda öne çıkanlar; Erdem Başçı’nın sunumunda piyasa faizlerini düşürmenin yolu olarak istikrar ve güven artırıcı adımları, mali disiplini, fiyat istikrarına odaklı para politikası duruşunu göstererek bu yolla enflasyon beklentilerinin ve risk priminin düşeceğine işaret etmesi, Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamada ise zirvede faiz konusundaki hassasiyetin üzerinde durulduğunun belirtilmesi oldu. Yurt genelinde hareketli gündemin yanı sıra, global bazda değerlenen dolar öne çıkarak söz konusu gelişmelere rağmen USDTRY paritesi yeni rekor seviyelerini test etti.