Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
Aydem
Rıdvan Eşin

Aydın Adına Duyarlılık Buna Denir

SİYASET (AA) - Anadolu Ajansı | 21.03.2015 - 17:09, Güncelleme: 01.12.2020 - 14:49 2918+ kez okundu.
 

Aydın Adına Duyarlılık Buna Denir

Yazarımızın aylar önce köşesinde kaleme aldığı yazısı, bugünlerde Aydın'ın gündeminin konusu oldu.

CHP’nin Aydın milletvekili aday adayı Gazetemiz Köşe Yazarlarından Erdal Demir; 10 Eylül 2015 tarihinde Didim Atatürk Meydanı'nda , 'Aydın’ın Malları Aydında Kalsın Mitingi'nde, günler önce Özlem Çerçioğlu'nun da konuşmacı olarak katılacağı mitinge, Didim’in geçmişteki milletvekili adaylarına rağmen, Erdal Demir tek başına mitinge çıkmış, AKP’nin Aydın il genel meclisinin mallarının (Aydın’lının alın teri olan değerlerini) Aydın’da kalması için katkı koyan konuşmasını yaparak Ak Parti iktidarını ve Aydın milletvekillerini eleştirmişti. Yazarımız takibini bırakmadı her fırsatta gündeme getirdi. Yetmedi Aydın’ın yeraltı enerji kaynaklarını(Termal) dışarıdan gelen para babalarının yağmalamasına, köylünün cazip fiyatlarla satış yapmasına da duyarlı davranmış, topraklarını satmamaları hususunda köylüyü aydınlatmaya çalışmış, enerji termallerinin ruhsata uygun yapılanmamasına karşı çıkmış, bacalardan akan Hidroclor ( porçöz) önüne gelen her canlıyı yok eden zehrin tehlikesinin; toprağı nasıl öldüreceğini, yakında bitki örtüsünün ve meyveciliğin yok olacağını, yanında incir ve zeytinin kalitesinin düşeceğini, Menderes'e akan bu zehir sayesinde insan yaşamının bile tehlikeye gireceğini belirten hususu, köşe yazılarına kadar taşıyarak dikkatleri çekmeye çalışmıştır. Görülen o ki, vekil adayının bu tepkileri ve hassasiyeti Didim’de başladı, yarın Germencik Cumhuriyet Meydanına kadar taşınacak. O meydanda yapılacaksa bir konuşma, vekil adayı Erdal Demir’in bunu en iyi yapan kişi olacağı bilinmelidir. Teşekkürler Erdal Demir Aydın bu duyarlılığını unutmayacaktır. Biz de milletvekili adayı Köşe Yazarımızın koyduğu katkılardan birini yeniden gündeme getirerek onun duyarlılığına da katkıda bulunalım dedik ve geçmişte yazdığı köşe yazısını tekrar yayına koyduk. İşte yazarımızın daha önce yayınlanmış köşe yazısı: Aydın'ın Malları ''Aydınlının Alın teridir'' Aydın ilinin şu an seçilmiş milletvekilleri Sayın Bülent Tezcan, Osman Aydın, Metin Lütfi Baydar, Mehmet Erdem, Semiha Öyüş, Ali Uzunırmak olmak üzere tamamını siyasi parti kategorisinde farklılaştırmadan, Aydın'ın siyasi değerleri olarak kabul ediyorum. Hepsinin de yanımızda değerleri olduğunu kabul ediyorum. Çünkü seçilmişlerin bir irade beyanı olduğunu, bu iradenin ise kayıtsız şartsız milletin olduğunu rıza ile baş tacı yaptığım içindir ki, milletin değerlerine önem veriyorum. Onlarda; inanmak istiyorum ki Aydınlının alın terinin karşılığı olan Aydın'ın mallarına kutsal ve asla vazgeçilmez olduğunu düşünerek sahiplenmeleri gerektiğinin bilinciyle bir tavır ve bu tavrında sahiplenme ile ilgili olmalarını bekliyoruz. Hiç bir şey için geç değildir. Özlem Çerçioğlu, "Topuklu Efe", "Yiğit Kadın" bunlar yazarların, aydınların ve halkın taçlandırdığı isimler. Bir değer var ki yazılıyor çiziliyor. Bundan kimsenin rahatsız olması gerekmiyor. Ne yaptığına bakmak, bu malların Aydın'da kalması için ileri sürdüğü gerekçelere ve inanca dikkat etmek gerekli. Doğru bir mücadelenin içine girmiştir. Bu başarılırsa da Aydın halkının geleceği adına, bölgenin ekonomik yapılanması, sosyal ve refahı adına bir zafer olacaktır. Burada bizleri üzen bu zafer kazanılırsa, karşı tarafın bir saf değil aslında bu davanın içinde taraf olması gereken hükümet anlayışı olmasıdır. Bu talihsiz anlayışın ülkemizi yöneten bir anlayış olması, çifte standart uygulaması, yerel yönetimleri farklılaştırıp, ötekileştirmesi ve ayrıştırmasıdır. Bu çifte standart hükümet tarafından, Aydın büyükşehir iktidarının CHP'nin olmasından kaynaklanan bir anlayıştan öte bir şey olmamasıdır. Buda yaşadığımız ülkenin insanının,hükümetin kendi saflarında olmamasının faturası, ülkesine "yabancılaştırma" eylemidir. Bu dava, çekişme ve hükümetin çifte standart uygulaması. Bakın Aydın'a nelere mal oluyor. -İl genel meclisinin terk ettiği birçok binaları ve arsaları, kıyı malları, tesisleri kendi haline terk edilmiş, yapılan tek şey rantın eşiği ve daha sonra hükümetin yandaşlarının arpalığı olsun diye beklemeye alınmıştır. -Bu mallar kanımca özelleştirme listesine alınıp, bir yıllık kazançlarının bedeli kadar miktarla yandaşlara peşkeş çekilecektir. Bu operasyonun içinde ve ortaklık yapacak birçok ünlü siyasetçi de yer alacaktır. -Bu mallar aktif duruma getirilmediği, yatırımlarla projelendirilip hareket e geçilmediği için, üretim ve tesis haline getirilip istihdam yaratılamıyor. Turizm gelirinden reel kazanç sağlanamıyor. -Turizm bir öz kaynak geliridir. Maliyeti kazancından çok azdır.Güneş bedava, kum ve deniz bedava...''doğa küskün!'' bu rantçılara... -Aydın öğrenci yurdu sıkıntısı çekiyor. Tesis ve işletmecilik alan ve imkan arıyor, kamunun turizmimden faydalanma imkanı, belediyece istihdama çevrilecek, ekonomik katkı Aydın'ı ve insanını rahatlatacak, sosyal barışa katkı koyacak...vs. vs. Şimdi gel de sorma diyor kalem: Değerli milletvekillerimiz tek tek değil de, Aydın'ın öz değerlerisiniz, milletin ve Aydın'ın irade temsilcisisiniz... Neden tek vücut bu sisteme ve hükümetin çifte standart uygulamasına karşı durmuyorsunuz? Siz başarın Aydın'lı hepinizi alkışlasın. Başaramazsanız ne olur biliyor musunuz? Hani Özlem Hanım diyor ya, dönüp bir gün gitseniz bile biz sizi takip ederiz! Yani bu vebalin sorumlusu olursunuz diyor ya, halk da hepinizin bu tarihi sorumluluğunun karşısında ki duruşunuz olan sorumsuzluğun hesabını sorar vekiller... İnanın tarih boyunca soracaktır. Büyükşehir Belediye Başkanımız Özlem Çerçioğlu'nun "Aydın'ın Malları Aydın'da Kalsın" söylemine o zamanki CHP İl Yönetimi sahip çıkmayınca yetkili olmayan birileri sahiplenmeye çalıştı ama... O da ağzını yüzünü bulaştırdı... Bu konuda geç kalınmış sayılmaz... CHP Aydın İl Örgütü "Aydın'ın Malları Aydın'da Kalsın" platformunun oluşturulması için derhal harekete geçmesi gerekir... 17 ilçeden de alacağı parti temsilcileri ve sivil toplum örgütlerini de içine alan partiler üstü bir anlayışla harekete geçmesi gerekir... Böyle bir girişim Aydın'ın Mallarının Aydın'da kalmasına katkı sağlayacaktır... Sayın Valim sizde bir şey var ki unutmayın! İl Genel Meclisi Aydın'ın mallarının BŞB'sine bırakılması yönünde karar almıştı. Aydın Valiliği bu kararı bozdu ve geri gönderdi. Şimdi sizden Aydın halkı bir hizmet ve de unutulmayacak bir karar bekliyor!... Şimdi neler olacak... Sineyi Millet... Bu işi Aydın halkının duyarlı sesi, yükselen sesi çözecek. Siyasiler Özlem hanımın çığlığına tek vücut olarak deste verecek... Aydın halkı bu çığlığa katkı koyacak. Frekans yükselecek. Elit ve duyarlı tepkiler yükselecek. KALINDIĞI YERDEN DEVAM EDİLECEK. AYDININ DEĞERLERİ AYDIN'NIN GELECEĞİ VE HAKKIDIR. HAK VERİLMEZSE ALINIR.
Yazarımızın aylar önce köşesinde kaleme aldığı yazısı, bugünlerde Aydın'ın gündeminin konusu oldu.

CHP’nin Aydın milletvekili aday adayı Gazetemiz Köşe Yazarlarından Erdal Demir; 10 Eylül 2015 tarihinde Didim Atatürk Meydanı'nda , 'Aydın’ın Malları Aydında Kalsın Mitingi'nde, günler önce Özlem Çerçioğlu'nun da konuşmacı olarak katılacağı mitinge, Didim’in geçmişteki milletvekili adaylarına rağmen, Erdal Demir tek başına mitinge çıkmış, AKP’nin Aydın il genel meclisinin mallarının (Aydın’lının alın teri olan değerlerini) Aydın’da kalması için katkı koyan konuşmasını yaparak Ak Parti iktidarını ve Aydın milletvekillerini eleştirmişti.

Yazarımız takibini bırakmadı her fırsatta gündeme getirdi. Yetmedi Aydın’ın yeraltı enerji kaynaklarını(Termal) dışarıdan gelen para babalarının yağmalamasına, köylünün cazip fiyatlarla satış yapmasına da duyarlı davranmış, topraklarını satmamaları hususunda köylüyü aydınlatmaya çalışmış, enerji termallerinin ruhsata uygun yapılanmamasına karşı çıkmış, bacalardan akan Hidroclor ( porçöz) önüne gelen her canlıyı yok eden zehrin tehlikesinin; toprağı nasıl öldüreceğini, yakında bitki örtüsünün ve meyveciliğin yok olacağını, yanında incir ve zeytinin kalitesinin düşeceğini, Menderes'e akan bu zehir sayesinde insan yaşamının bile tehlikeye gireceğini belirten hususu, köşe yazılarına kadar taşıyarak dikkatleri çekmeye çalışmıştır.

Görülen o ki, vekil adayının bu tepkileri ve hassasiyeti Didim’de başladı, yarın Germencik Cumhuriyet Meydanına kadar taşınacak. O meydanda yapılacaksa bir konuşma, vekil adayı Erdal Demir’in bunu en iyi yapan kişi olacağı bilinmelidir. Teşekkürler Erdal Demir Aydın bu duyarlılığını unutmayacaktır. Biz de milletvekili adayı Köşe Yazarımızın koyduğu katkılardan birini yeniden gündeme getirerek onun duyarlılığına da katkıda bulunalım dedik ve geçmişte yazdığı köşe yazısını tekrar yayına koyduk.

İşte yazarımızın daha önce yayınlanmış köşe yazısı:

Aydın'ın Malları ''Aydınlının Alın teridir''

Aydın ilinin şu an seçilmiş milletvekilleri Sayın Bülent Tezcan, Osman Aydın, Metin Lütfi Baydar, Mehmet Erdem, Semiha Öyüş, Ali Uzunırmak olmak üzere tamamını siyasi parti kategorisinde farklılaştırmadan, Aydın'ın siyasi değerleri olarak kabul ediyorum. Hepsinin de yanımızda değerleri olduğunu kabul ediyorum. Çünkü seçilmişlerin bir irade beyanı olduğunu, bu iradenin ise kayıtsız şartsız milletin olduğunu rıza ile baş tacı yaptığım içindir ki, milletin değerlerine önem veriyorum. Onlarda; inanmak istiyorum ki Aydınlının alın terinin karşılığı olan Aydın'ın mallarına kutsal ve asla vazgeçilmez olduğunu düşünerek sahiplenmeleri gerektiğinin bilinciyle bir tavır ve bu tavrında sahiplenme ile ilgili olmalarını bekliyoruz. Hiç bir şey için geç değildir.

Özlem Çerçioğlu, "Topuklu Efe", "Yiğit Kadın" bunlar yazarların, aydınların ve halkın taçlandırdığı isimler. Bir değer var ki yazılıyor çiziliyor.

Bundan kimsenin rahatsız olması gerekmiyor.

Ne yaptığına bakmak, bu malların Aydın'da kalması için ileri sürdüğü gerekçelere ve inanca dikkat etmek gerekli. Doğru bir mücadelenin içine girmiştir.

Bu başarılırsa da Aydın halkının geleceği adına, bölgenin ekonomik yapılanması, sosyal ve refahı adına bir zafer olacaktır. Burada bizleri üzen bu zafer kazanılırsa, karşı tarafın bir saf değil aslında bu davanın içinde taraf olması gereken hükümet anlayışı olmasıdır.

Bu talihsiz anlayışın ülkemizi yöneten bir anlayış olması, çifte standart uygulaması, yerel yönetimleri farklılaştırıp, ötekileştirmesi ve ayrıştırmasıdır.

Bu çifte standart hükümet tarafından, Aydın büyükşehir iktidarının CHP'nin olmasından kaynaklanan bir anlayıştan öte bir şey olmamasıdır.

Buda yaşadığımız ülkenin insanının,hükümetin kendi saflarında olmamasının faturası, ülkesine "yabancılaştırma" eylemidir.

Bu dava, çekişme ve hükümetin çifte standart uygulaması. Bakın Aydın'a nelere mal oluyor.

-İl genel meclisinin terk ettiği birçok binaları ve arsaları, kıyı malları, tesisleri kendi haline terk edilmiş, yapılan tek şey rantın eşiği ve daha sonra hükümetin yandaşlarının arpalığı olsun diye beklemeye alınmıştır.

-Bu mallar kanımca özelleştirme listesine alınıp, bir yıllık kazançlarının bedeli kadar miktarla yandaşlara peşkeş çekilecektir.

Bu operasyonun içinde ve ortaklık yapacak birçok ünlü siyasetçi de yer alacaktır.

-Bu mallar aktif duruma getirilmediği, yatırımlarla projelendirilip hareket e geçilmediği için, üretim ve tesis haline getirilip istihdam yaratılamıyor. Turizm gelirinden reel kazanç sağlanamıyor.

-Turizm bir öz kaynak geliridir. Maliyeti kazancından çok azdır.Güneş bedava, kum ve deniz bedava...''doğa küskün!'' bu rantçılara...

-Aydın öğrenci yurdu sıkıntısı çekiyor. Tesis ve işletmecilik alan ve imkan arıyor, kamunun turizmimden faydalanma imkanı, belediyece istihdama çevrilecek, ekonomik katkı Aydın'ı ve insanını rahatlatacak, sosyal barışa katkı koyacak...vs. vs.

Şimdi gel de sorma diyor kalem: Değerli milletvekillerimiz tek tek değil de, Aydın'ın öz değerlerisiniz, milletin ve Aydın'ın irade temsilcisisiniz...

Neden tek vücut bu sisteme ve hükümetin çifte standart uygulamasına karşı durmuyorsunuz? Siz başarın Aydın'lı hepinizi alkışlasın.

Başaramazsanız ne olur biliyor musunuz?

Hani Özlem Hanım diyor ya, dönüp bir gün gitseniz bile biz sizi takip ederiz!

Yani bu vebalin sorumlusu olursunuz diyor ya, halk da hepinizin bu tarihi sorumluluğunun karşısında ki duruşunuz olan sorumsuzluğun hesabını sorar vekiller...

İnanın tarih boyunca soracaktır.

Büyükşehir Belediye Başkanımız Özlem Çerçioğlu'nun "Aydın'ın Malları Aydın'da Kalsın" söylemine o zamanki CHP İl Yönetimi sahip çıkmayınca yetkili olmayan birileri sahiplenmeye çalıştı ama... O da ağzını yüzünü bulaştırdı...

Bu konuda geç kalınmış sayılmaz...

CHP Aydın İl Örgütü "Aydın'ın Malları Aydın'da Kalsın" platformunun oluşturulması için derhal harekete geçmesi gerekir...

17 ilçeden de alacağı parti temsilcileri ve sivil toplum örgütlerini de içine alan partiler üstü bir anlayışla harekete geçmesi gerekir...

Böyle bir girişim Aydın'ın Mallarının Aydın'da kalmasına katkı sağlayacaktır...

Sayın Valim sizde bir şey var ki unutmayın! İl Genel Meclisi Aydın'ın mallarının BŞB'sine bırakılması yönünde karar almıştı. Aydın Valiliği bu kararı bozdu ve geri gönderdi. Şimdi sizden Aydın halkı bir hizmet ve de unutulmayacak bir karar bekliyor!...

Şimdi neler olacak... Sineyi Millet... Bu işi Aydın halkının duyarlı sesi, yükselen sesi çözecek. Siyasiler Özlem hanımın çığlığına tek vücut olarak deste verecek...

Aydın halkı bu çığlığa katkı koyacak. Frekans yükselecek. Elit ve duyarlı tepkiler yükselecek. KALINDIĞI YERDEN DEVAM EDİLECEK.

AYDININ DEĞERLERİ AYDIN'NIN GELECEĞİ VE HAKKIDIR. HAK VERİLMEZSE ALINIR.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.