Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
Aydem
Rıdvan Eşin

Avukatları bile isyan ettirdi

ASAYİŞ 24.06.2019 - 18:34, Güncelleme: 01.12.2020 - 14:50 3330+ kez okundu.
 

Avukatları bile isyan ettirdi

Aydın Barosu Başkanı Av. Gökhan Bozkurt, "Avukatın giremediği binaya adliye, salona ise mahkeme diyemezsiniz" dedi.

AYDIN- Gezi Davası’nın duruşmasına katılmak için Silivri Cezaevi'nde kurulan mahkeme salonuna girmek üzere binaya vardıklarında, mahşer yerini andıran kalabalık nedeniyle içeriye giremediklerini anlatan Aydın Barosu Başkanı Av. Gökhan Bozkurt, “Avukatın giremediği binaya adliye, salona ise mahkeme diyemezsiniz” sözleriyle tepkisini dile getirdi. Sosyal medya facebook hesabından duruşmaya giriş işkencesini ve tespitlerini paylaşan Başkan Bozkurt, “Burada, gişeden ziyaretçi kartı almadan kimseyi, avukatları dahi kapıdan içeriye almıyorlar. Gezi Davası duruşma salonunun dolduğu güvenlik görevlileri tarafından sürekli tekrarlanıyordu. O sırada bir vatandaş bana, ‘Eğer bir sanık yakını iseniz kart alabiliyor ve binaya girebiliyorsunuz, yoksa yasak. İnsan yakını sanık oldu diye sevinecek neredeyse’ dedi acı acı gülümseyerek. Baro Başkanı olduğumuzu söylememize ve zaten kart almak, gişeye ulaşmak mümkün olmadığından, imkansız bulunmasına rağmen bizi dahi almadılar. Yüksek sesle tartışmak zorunda kaldıktan sonra bina kapısından lütfen içeriye alındık. O mahşeri kalabalığın arasında ne ileriye, ne geriye gidemediğimiz anlarda, kalabalığın arasında ellerinde avukat kimliklerini gösterip ‘Duruşma saatlerinin geçtiğini, duruşmalarının başladığını, görevlerini yerine getiremediklerini’ haykıran onlarca avukatı görünce, başkanlar olarak buna müdahale etmeye çalıştık” dedi. “O sırada bizim konuşmalarımızı görüntülü olarak kaydettiğini söyleyen bir hanımefendi, ‘telefonundan bunları sildirdiklerini’ bize aktardı” diye anlatan Aydın Barosu Başkanı Av. Gökhan Bozkurt, şöyle konuştu: “Neden? Çünkü yasakmış. Değil efendiler, çünkü orası mahkeme salonlarının bulunduğu binadır. Duruşma yapılmakta olan bir mahkeme salonu değildir. Bunu hala öğretemedik. Cezaevi anlayışı ile mahkeme salonlarını ve binalarını hapishaneye çevirirseniz olacağı budur. Avukatı da, yurttaşları da, mahkeme binası görünümlü cezaevlerine (şanslı iseler) işkence ederek sokarsınız. Avukatlar duruşmalarını kaçırır, taraflar avukatsız, savunmasız kalır ve siz hala o salonlara mahkeme dersiniz. Yargı Reformu Stratejisi'ne gerek yok bunu düzeltmek için diyeceğim, ama zaten o belgede de buna dair bir cümle yok. Avukatların adeta pasaportuna vize alarak girmek zorunda bırakıldığı ve kapısında zulüm gördüğü binaya adliye, içindeki salonlara ise mahkeme diyemezsiniz. Yeşil pasaportla dahi vize almadan kendi görev yerimiz olan adliyelere giremeyeceksek, alın sizin olsun, geri kalan her şeyiniz. Şimdi duruşma salonuna bizler adeta zorla girmiş olduk. Dışarıda, sayısını bilmediğim kadar meslektaşım kaldı. Geride, kalabalığın arasında kan ter içinde bekliyor ve duruşmalarına geç kalıyorlar. Görevlerini yapmaları devlet eliyle engelleniyor. Önce meslektaşlarımın mahkeme salonlarına girebilmeleri için bu adliye benzeri yerin kapısını avukatlara açın ki samimiyeti görelim, sonra yargı reformu, adalet, hukuk, pasaport falan konuşuruz. Buyurun!”
Aydın Barosu Başkanı Av. Gökhan Bozkurt, "Avukatın giremediği binaya adliye, salona ise mahkeme diyemezsiniz" dedi.

AYDIN- Gezi Davası’nın duruşmasına katılmak için Silivri Cezaevi'nde kurulan mahkeme salonuna girmek üzere binaya vardıklarında, mahşer yerini andıran kalabalık nedeniyle içeriye giremediklerini anlatan Aydın Barosu Başkanı Av. Gökhan Bozkurt, “Avukatın giremediği binaya adliye, salona ise mahkeme diyemezsiniz” sözleriyle tepkisini dile getirdi.

Sosyal medya facebook hesabından duruşmaya giriş işkencesini ve tespitlerini paylaşan Başkan Bozkurt, “Burada, gişeden ziyaretçi kartı almadan kimseyi, avukatları dahi kapıdan içeriye almıyorlar. Gezi Davası duruşma salonunun dolduğu güvenlik görevlileri tarafından sürekli tekrarlanıyordu. O sırada bir vatandaş bana, ‘Eğer bir sanık yakını iseniz kart alabiliyor ve binaya girebiliyorsunuz, yoksa yasak. İnsan yakını sanık oldu diye sevinecek neredeyse’ dedi acı acı gülümseyerek. Baro Başkanı olduğumuzu söylememize ve zaten kart almak, gişeye ulaşmak mümkün olmadığından, imkansız bulunmasına rağmen bizi dahi almadılar. Yüksek sesle tartışmak zorunda kaldıktan sonra bina kapısından lütfen içeriye alındık. O mahşeri kalabalığın arasında ne ileriye, ne geriye gidemediğimiz anlarda, kalabalığın arasında ellerinde avukat kimliklerini gösterip ‘Duruşma saatlerinin geçtiğini, duruşmalarının başladığını, görevlerini yerine getiremediklerini’ haykıran onlarca avukatı görünce, başkanlar olarak buna müdahale etmeye çalıştık” dedi.

“O sırada bizim konuşmalarımızı görüntülü olarak kaydettiğini söyleyen bir hanımefendi, ‘telefonundan bunları sildirdiklerini’ bize aktardı” diye anlatan Aydın Barosu Başkanı Av. Gökhan Bozkurt, şöyle konuştu:

“Neden? Çünkü yasakmış. Değil efendiler, çünkü orası mahkeme salonlarının bulunduğu binadır. Duruşma yapılmakta olan bir mahkeme salonu değildir. Bunu hala öğretemedik. Cezaevi anlayışı ile mahkeme salonlarını ve binalarını hapishaneye çevirirseniz olacağı budur.

Avukatı da, yurttaşları da, mahkeme binası görünümlü cezaevlerine (şanslı iseler) işkence ederek sokarsınız. Avukatlar duruşmalarını kaçırır, taraflar avukatsız, savunmasız kalır ve siz hala o salonlara mahkeme dersiniz. Yargı Reformu Stratejisi'ne gerek yok bunu düzeltmek için diyeceğim, ama zaten o belgede de buna dair bir cümle yok.

Avukatların adeta pasaportuna vize alarak girmek zorunda bırakıldığı ve kapısında zulüm gördüğü binaya adliye, içindeki salonlara ise mahkeme diyemezsiniz. Yeşil pasaportla dahi vize almadan kendi görev yerimiz olan adliyelere giremeyeceksek, alın sizin olsun, geri kalan her şeyiniz. Şimdi duruşma salonuna bizler adeta zorla girmiş olduk.

Dışarıda, sayısını bilmediğim kadar meslektaşım kaldı. Geride, kalabalığın arasında kan ter içinde bekliyor ve duruşmalarına geç kalıyorlar. Görevlerini yapmaları devlet eliyle engelleniyor. Önce meslektaşlarımın mahkeme salonlarına girebilmeleri için bu adliye benzeri yerin kapısını avukatlara açın ki samimiyeti görelim, sonra yargı reformu, adalet, hukuk, pasaport falan konuşuruz. Buyurun!”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.