Rıdvan Eşin
Esnaf Odaları Bidliği
Aydem
Rıdvan Eşin

Atabay: Mücadeleye devam edeceğim

SİYASET 05.10.2018 - 16:19, Güncelleme: 01.12.2020 - 14:50 2674+ kez okundu.
 

Atabay: Mücadeleye devam edeceğim

Didim Belediye Başkanı A. Deniz Atabay, haciz iddiaları ve süreci partililerine anlattı Başkan Atabay, “Kaçak yapıya kaçak kat çıktılar, pantomim burada kopuyor. Çirkin işler oluyor. Mücadeleye devam edeceğim” dedi.

AYDIN- Didim Belediyesi’nin bir inşaat firmasının projesi için önce ruhsat verip sonra iptal etmesinin ardından yaşanan hukuki süreç ve gelinen son noktayla ilgili olarak Didim Belediye Başkanı A. Deniz Atabay ilçe binasında basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısına CHP Didim İlçe Başkanı Nurettin Koçak, Belediye Başkanı A. Deniz Atabay, Başkan Yardımcıları Ahmet Yılmaz ve Salih Bankoğlu, CHP’li bazı belediye meclis üyeleri, ilçe yöneticileri ile çok sayıda partili ile belediye çalışanları katıldı. Toplantı öncesinde firma ile belediye arasındaki hukuki süreç ile yapılan işlemler, partililere hazırlanan notlarla dağıtıldı. CHP İlçe Başkanı Nurettin Koçak, kamuoyunda ve medyada son dedikodularla ve gelinen süreçte partililerin ve Didimlilerin konuyla ilgili net bilgi sahip olunması amacıyla açıklamanın düzenlendiğini belirtti. Didim Belediye Başkanı A. Deniz Atabay, konuşmasında sürecin 5 yıldır devam ettiğini kaydederek, konuyla ilgili bilgileri paylaşmak zorunda kaldığını ifade etti. Atabay, “Bu iş belki sokaklarda konuşuluyor. Ama bu iş 5 yıldır devam ediyor. Ben ağlamayı seven insan değilim; mücadele etmeyi seven, sorun çıkınca legal yoldan çözmeye kalkışan insanım. Yeri geldi yardım isterim, yardım da ederim. Artık sizden partim için yardım istemeye geldim. Bu yapı, siyaseti ticarete, ticareti siyasete evrilmeye çalışan yapı. Bunu bilin. Bu konu beni aştı. 5 yıldır mücadele ediyorum” dedi. Belediye ile firma arasındaki konunun geçmişine değinen Atabay, “Konu, 2014 yerel seçimlerine iki ay kala, gayri meşru, kanunlara ve vicdanlara uymayan, bir şekilde bir imar planı tadilatı ve bu plan tadilatına istinaden verilen bir ruhsatla başlamış konudur. Birilerine menfaat temin etmek için yapılmış bir siyasi kararın ve hareketin neticesinde, 3 katlı ya da 4 katlı olacak bir yere 11 ve 12 katlı binalar dikilmiştir. Bu binalar, Didim’in kalbi olan yerde. Biz buraya gözümüz gibi bakacağız. Benim 5 yıldır mücadelem budur. Bu tamamen sizlerin ve kamu adına yapılan mücadeledir. Dava açtılar, ruhsatlarını iptal ettik, plan tadilatını iptal ettik. Rapor hazırlatarak o ruhsatı iptal ettik. Bir şekilde bizle anlaşmak istediler. Sadece su basmanı yapılmış durumdaydı. Geçmiş dönemin hesaplarından dolayı yerel basına da yansımıştı. Bina bitince iskanı biz verecektik. Ama biz o suça ortak olacaktık. Dava süreçleri yaşandı. Bu süngü, bu çuvala sığmaz dediler. Danıştay kararı bozdu ve eksiklikler giderildi ve kararın düzeltilmesini istedik. Belediyenin lehine Aydın 2. İdare Mahkemesi’nin kararını onadı ve yıkımı onadı. Kararın gelmesini bekledik” diye konuştu. Süreç içerisinde bir çok tehdit olayıyla karşılaştığını ve kızının dahi kaçırılmaya çalışıldığını dile getiren Başkan Atabay, “Süreç içerisinde pişmiş tavuğun başına gelmemiştir, başımıza gelenler. Siyasi ve bürokrat ekibini yıldırmak için ellerinden geleni yaptılar. Rüşvet teklif ettiler olmadı, araya adam koydular, TV programları yaptılar. Olayı tüm Türkiye’ye duyurdular. Benim evimin kurşunlanmasına kadar gelen bir tehdit zinciri altında yaşandı. İki kızım var, İstanbul’da üniversite okuyor. Biri kaçırılmaya yeltenildi. 3 çocuğum var. Ama dedim ki, ya bu görevi bırakacağım, kendi başıma ne geliyorsa bunu yapacağım. Aldığım kararla bugün karşınızdayım. Olayın yıkım ihalesi yapıldı. O firmaları korkuttular. 3. ihalede birisi ihaleyi aldı, sözleşmeyi yaptık, yer teslimi yaptık. Firma makinelerini almaya gitti, 4 gün sonra imar affı çıktı. Maalesef o bina imar affına girdi. Şimdi bir kamu görevlisi olarak ne düşünürsünüz! 4 yıldır ahlak ve hukuk içerisinde mücadele ediyorsunuz, fakat 80 bin insanın hakkını devlet alıyor veriyor. ‘Ben devletim korunacak, kollanacak insanları ben seçerim’ diyor. Eyvallah, şeriatın kestiği parmak acımaz. İşlem devam ediyor. Ben Didim halkını bunu dillendirmeyeyim dedim, insanların günlük yaşamı zaten sıkıntılı. Neticede bugünlere geldik. Bunu paylaşma gereği duydum. Çirkin işler yapılıyor” sözleriyle tepki gösterdi. Kaçak yapım sürecinde 15 ayrı kuruma yazıyla durumu bildirmelerine rağmen işlem yapılmadığını hatırlatan Başkan Atabay, “Belediye bir kamu kurumudur. Devlet, kendisinden olmayana üvey evlat muamelesi yapar mı? İşin siyasi tarafına girmeyeceğim. Bu işin siyasi dışındaki kısmını anlatmak istedim. Bu mücadele devam edecek. Bu ahlak ve fikir yapısı daha bir çok pisliği yapacaktır. Önümüzdeki süreçte bunlara devam edeceklerdir. Partimize zarar vermek için yapacaklar. Ortada bir tazminat meselesi vardır. Eğer bina yıkılırsa sen o parayı ödeyeceksin. 2 aylık çalışma için ödeyeceksin. O bina için devletin 15 kurumuna yazı yazıp gelin kaçak bina yapılıyor dediğimizde kimse gelip bakmadı. Biz her işlem için tutanak tuttuk. Bizden 1,5 milyon alacağı olan firmanın 3 milyondan fazla belediyeye cezası var” dedi. Firmanın kaçak olarak yaptıkları binanın bazı kısımlarına eklenti olarak kaçak yapılar eklediğini ve bunu tespit ettiklerini belirten Atabay, bununla ilgili kendisine yeni tekliflerin geldiğini açıklayarak, şöyle konuştu: “Şimdi pandomim nereden kopuyor: Bunlar geçen hafta kaçak binaya kaçak eklenti yapıyor. Biz de bunu tespit ettik. Biz buna ceza kestik, 1 milyon 400 bin kusur TL ceza kestik. Yarın Bakanlık gelip bunu denetlendiğinde bu bina hakikaten 31 Aralık 2017’ye kadar mı, sonra mı yapıldı dediğinde biz de cevabımızı vereceğiz. Bütün iş buradan çıkıyor. Bana yaptıkları son teklif, ‘Onu iptal et; biz de açtığımız tüm davaları, onu bunu, aradaki husumeti her şeyi bitirelim’. Dedim ki, benden soldan devam edin Allah yolunuzu açık etsin. Biz bu parayı öderdik. Belediye bir kurum. Tüm bunları ben susturabilirdim. Ben bu borcu kabul ediyorum; cezayı 4 takside böldür iş biterdi. Şimdi bana diyorlar ki sen Didim halkının parasını borçlandırıp nasıl çarçur edersin? Bir kere bunu ben yapmadım. Bu ruhsattan kaynaklı. Gittiler imar affına başvurdular. Aftan yararlandılar. Ben niye bu parayı ödeyeyim? Onların ağzıyla sevdiği Didim’i, ben yüreğimle seviyorum. Konu bundan ibaret!”
Didim Belediye Başkanı A. Deniz Atabay, haciz iddiaları ve süreci partililerine anlattı Başkan Atabay, “Kaçak yapıya kaçak kat çıktılar, pantomim burada kopuyor. Çirkin işler oluyor. Mücadeleye devam edeceğim” dedi.

AYDIN- Didim Belediyesi’nin bir inşaat firmasının projesi için önce ruhsat verip sonra iptal etmesinin ardından yaşanan hukuki süreç ve gelinen son noktayla ilgili olarak Didim Belediye Başkanı A. Deniz Atabay ilçe binasında basın toplantısı düzenledi.

Basın toplantısına CHP Didim İlçe Başkanı Nurettin Koçak, Belediye Başkanı A. Deniz Atabay, Başkan Yardımcıları Ahmet Yılmaz ve Salih Bankoğlu, CHP’li bazı belediye meclis üyeleri, ilçe yöneticileri ile çok sayıda partili ile belediye çalışanları katıldı. Toplantı öncesinde firma ile belediye arasındaki hukuki süreç ile yapılan işlemler, partililere hazırlanan notlarla dağıtıldı.

CHP İlçe Başkanı Nurettin Koçak, kamuoyunda ve medyada son dedikodularla ve gelinen süreçte partililerin ve Didimlilerin konuyla ilgili net bilgi sahip olunması amacıyla açıklamanın düzenlendiğini belirtti.

Didim Belediye Başkanı A. Deniz Atabay, konuşmasında sürecin 5 yıldır devam ettiğini kaydederek, konuyla ilgili bilgileri paylaşmak zorunda kaldığını ifade etti. Atabay, “Bu iş belki sokaklarda konuşuluyor. Ama bu iş 5 yıldır devam ediyor. Ben ağlamayı seven insan değilim; mücadele etmeyi seven, sorun çıkınca legal yoldan çözmeye kalkışan insanım. Yeri geldi yardım isterim, yardım da ederim. Artık sizden partim için yardım istemeye geldim. Bu yapı, siyaseti ticarete, ticareti siyasete evrilmeye çalışan yapı. Bunu bilin. Bu konu beni aştı. 5 yıldır mücadele ediyorum” dedi.

Belediye ile firma arasındaki konunun geçmişine değinen Atabay, “Konu, 2014 yerel seçimlerine iki ay kala, gayri meşru, kanunlara ve vicdanlara uymayan, bir şekilde bir imar planı tadilatı ve bu plan tadilatına istinaden verilen bir ruhsatla başlamış konudur. Birilerine menfaat temin etmek için yapılmış bir siyasi kararın ve hareketin neticesinde, 3 katlı ya da 4 katlı olacak bir yere 11 ve 12 katlı binalar dikilmiştir. Bu binalar, Didim’in kalbi olan yerde. Biz buraya gözümüz gibi bakacağız. Benim 5 yıldır mücadelem budur. Bu tamamen sizlerin ve kamu adına yapılan mücadeledir. Dava açtılar, ruhsatlarını iptal ettik, plan tadilatını iptal ettik. Rapor hazırlatarak o ruhsatı iptal ettik. Bir şekilde bizle anlaşmak istediler. Sadece su basmanı yapılmış durumdaydı. Geçmiş dönemin hesaplarından dolayı yerel basına da yansımıştı. Bina bitince iskanı biz verecektik. Ama biz o suça ortak olacaktık. Dava süreçleri yaşandı. Bu süngü, bu çuvala sığmaz dediler. Danıştay kararı bozdu ve eksiklikler giderildi ve kararın düzeltilmesini istedik. Belediyenin lehine Aydın 2. İdare Mahkemesi’nin kararını onadı ve yıkımı onadı. Kararın gelmesini bekledik” diye konuştu.

Süreç içerisinde bir çok tehdit olayıyla karşılaştığını ve kızının dahi kaçırılmaya çalışıldığını dile getiren Başkan Atabay, “Süreç içerisinde pişmiş tavuğun başına gelmemiştir, başımıza gelenler. Siyasi ve bürokrat ekibini yıldırmak için ellerinden geleni yaptılar. Rüşvet teklif ettiler olmadı, araya adam koydular, TV programları yaptılar. Olayı tüm Türkiye’ye duyurdular. Benim evimin kurşunlanmasına kadar gelen bir tehdit zinciri altında yaşandı. İki kızım var, İstanbul’da üniversite okuyor. Biri kaçırılmaya yeltenildi. 3 çocuğum var. Ama dedim ki, ya bu görevi bırakacağım, kendi başıma ne geliyorsa bunu yapacağım. Aldığım kararla bugün karşınızdayım. Olayın yıkım ihalesi yapıldı. O firmaları korkuttular. 3. ihalede birisi ihaleyi aldı, sözleşmeyi yaptık, yer teslimi yaptık. Firma makinelerini almaya gitti, 4 gün sonra imar affı çıktı. Maalesef o bina imar affına girdi. Şimdi bir kamu görevlisi olarak ne düşünürsünüz! 4 yıldır ahlak ve hukuk içerisinde mücadele ediyorsunuz, fakat 80 bin insanın hakkını devlet alıyor veriyor. ‘Ben devletim korunacak, kollanacak insanları ben seçerim’ diyor. Eyvallah, şeriatın kestiği parmak acımaz. İşlem devam ediyor. Ben Didim halkını bunu dillendirmeyeyim dedim, insanların günlük yaşamı zaten sıkıntılı. Neticede bugünlere geldik. Bunu paylaşma gereği duydum. Çirkin işler yapılıyor” sözleriyle tepki gösterdi.

Kaçak yapım sürecinde 15 ayrı kuruma yazıyla durumu bildirmelerine rağmen işlem yapılmadığını hatırlatan Başkan Atabay, “Belediye bir kamu kurumudur. Devlet, kendisinden olmayana üvey evlat muamelesi yapar mı? İşin siyasi tarafına girmeyeceğim. Bu işin siyasi dışındaki kısmını anlatmak istedim. Bu mücadele devam edecek. Bu ahlak ve fikir yapısı daha bir çok pisliği yapacaktır. Önümüzdeki süreçte bunlara devam edeceklerdir. Partimize zarar vermek için yapacaklar. Ortada bir tazminat meselesi vardır. Eğer bina yıkılırsa sen o parayı ödeyeceksin. 2 aylık çalışma için ödeyeceksin. O bina için devletin 15 kurumuna yazı yazıp gelin kaçak bina yapılıyor dediğimizde kimse gelip bakmadı. Biz her işlem için tutanak tuttuk. Bizden 1,5 milyon alacağı olan firmanın 3 milyondan fazla belediyeye cezası var” dedi.

Firmanın kaçak olarak yaptıkları binanın bazı kısımlarına eklenti olarak kaçak yapılar eklediğini ve bunu tespit ettiklerini belirten Atabay, bununla ilgili kendisine yeni tekliflerin geldiğini açıklayarak, şöyle konuştu:

“Şimdi pandomim nereden kopuyor: Bunlar geçen hafta kaçak binaya kaçak eklenti yapıyor. Biz de bunu tespit ettik. Biz buna ceza kestik, 1 milyon 400 bin kusur TL ceza kestik. Yarın Bakanlık gelip bunu denetlendiğinde bu bina hakikaten 31 Aralık 2017’ye kadar mı, sonra mı yapıldı dediğinde biz de cevabımızı vereceğiz. Bütün iş buradan çıkıyor. Bana yaptıkları son teklif, ‘Onu iptal et; biz de açtığımız tüm davaları, onu bunu, aradaki husumeti her şeyi bitirelim’. Dedim ki, benden soldan devam edin Allah yolunuzu açık etsin. Biz bu parayı öderdik. Belediye bir kurum. Tüm bunları ben susturabilirdim. Ben bu borcu kabul ediyorum; cezayı 4 takside böldür iş biterdi. Şimdi bana diyorlar ki sen Didim halkının parasını borçlandırıp nasıl çarçur edersin? Bir kere bunu ben yapmadım. Bu ruhsattan kaynaklı. Gittiler imar affına başvurdular. Aftan yararlandılar. Ben niye bu parayı ödeyeyim? Onların ağzıyla sevdiği Didim’i, ben yüreğimle seviyorum. Konu bundan ibaret!”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve aydinyeniufuk.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.